
veylüy yevmeiẕil lilmükeẕẕibîn.
Türkçe:
Vay haline o gün, yalanlayanların.
İngilizce:
Ah woe, that Day, to the Rejecters of Truth!
Fransızca:
Malheur, ce jour-là, à ceux qui criaient au mensonge.
Almanca:
Niedergang ist an diesem Tag für die Ableugnenden bestimmt!
Rusça:
Горе в тот день обвиняющим во лжи!
Arapça:
وَيْلٌ يَوْمَئِذٍ لِّلْمُكَذِّبِينَ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Vay haline o gün yalanlayanların!
Diyanet Vakfı:
O gün, (hakikatleri) yalan sayanların vay haline!

febieyyi ḥadîŝim ba`dehû yü'minûn.
Türkçe:
Artık bundan sonra hangi hadise/söze iman edecekler?
İngilizce:
Then what Message, after that, will they believe in?
Fransızca:
Après cela, en quelle parole croiront-ils donc ?
Almanca:
An welches Wort nach ihm (dem Quran) werden sie denn den Iman verinnerlichen?!
Rusça:
В какой же рассказ после этого вы уверуете?
Arapça:
فَبِأَيِّ حَدِيثٍ بَعْدَهُ يُؤْمِنُونَ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Artık bundan (Kur'an'dan) sonra hangi söze inanacaklar?
Diyanet Vakfı:
Onlar artık bundan (Kur'an'dan) sonra hangi söze inanacaklar.
Sayfalar
