Arapça:
وَإِن تُطِعْ أَكْثَرَ مَن فِي الْأَرْضِ يُضِلُّوكَ عَن سَبِيلِ اللَّهِ ۚ إِن يَتَّبِعُونَ إِلَّا الظَّنَّ وَإِنْ هُمْ إِلَّا يَخْرُصُونَ
Çeviriyazı:
vein tüṭi` ekŝera men fi-l'arḍi yüḍillûke `an sebîli-llâh. iy yettebi`ûne ille-żżanne vein hüm illâ yaḫruṣûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Eğer yeryüzündekilerin çoğunluğuna uyarsan seni Allah yolundan saptırırlar. Çünkü onlar sadece "zann"a uyarlar ve saçmalarlar.
Diyanet İşleri:
Yeryüzündekilerin çoğunluğuna itaat edersen seni Allah yolundan saptırırlar. Onlar ancak zanna uyarlar, sadece tahminde bulunurlar.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Yeryüzünde bulunanların çoğuna uyarsan seni Allah yolundan saptırır; çünkü onlar, ancak zanna kapılırlar ve onlar, ancak yalan söylerler.
Şaban Piriş:
Eğer yeryüzündeki insanların çoğuna uyarsan, seni Allah’ın yolundan saptırırlar. Onlar zandan başka bir şeye uymazlar ve onlar sadece yalan uydururlar.
Edip Yüksel:
Yeryüzündekilerin çoğuna uyarsan seni ALLAH'ın yolundan saptırırlar. Onlar ancak zanna uyuyorlar ve onlar sadece tahminde bulunup saçmalıyorlar
Ali Bulaç:
Yeryüzünde olanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Allah'ın yolundan şaşırtıp-saptırırlar. Onlar ancak zanna uyarlar ve onlar ancak 'zan ve tahminle yalan söylerler.'
Suat Yıldırım:
Eğer dünyada bulunan insanların çoğuna uyarsan, seni Allah'ın yolundan saptırırlar.Onlar sırf zanna uyarlar ve kafadan atarlar. [12,103; 37,71]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve eğer yerde bulunanların çoğuna itaat eder isen seni Allah Teâlâ´nın yolundan saptırırlar. Onlar sırf zandan başka birşeye tâbi olmazlar ve onlar yalan yanlış söyler dururlar.
Yaşar Nuri Öztürk:
Yeryüzündeki insanların çoğunluğuna uyarsan seni Allah yolundan saptırırlar. Sadece sanıya uyarlar onlar ve sadece saçmalarlar.
Bekir Sadak:
Uzerine Allah´in adinin anilmadigi kesilmis hayvanlari yemeyin, bunu yapmak Allah´in yolundan cikmaktir. Dogrusu seytanlar sizinle tartismalari icin dostlarina fisildarlar, eger onlara itaat ederseniz suphesiz siz musrik olursunuz. *
İbni Kesir:
Eğer sen, yeryüzünde bulunanların çoğunluğuna uyarsan
Adem Uğur:
Yeryüzünde bulunanların çoğuna uyacak olursan, seni Allah´ın yolundan saptırırlar. Onlar zandan başka bir şeye tâbi olmaz, yalandan başka söz de söylemezler.
İskender Ali Mihr:
Ve yeryüzünde bulunanların çoğuna itaat edersen, seni Allah´ın yolundan saptırırlar. Onlar, ancak zanna tâbî olurlar. Ve onlar, ancak yalan uydururlar.
Celal Yıldırım:
Yeryüzündekilerin çoğuna uyarsan, seni Allah yolundan saptırırlar
Tefhim ul Kuran:
Yeryüzünde olanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Allah´ın yolundan şaşırtıp saptırırlar. Onlar ancak zanna uyarlar ve onlar ancak ´zan ve tahminle yalan söylerler.´
Fransızca:
Et si tu Obéis à la majorité de ceux qui sont sur la terre, ils t'égareront du sentier d'Allah : ils ne suivent que la conjecture et ne font que fabriquer des mensonges.
İspanyolca:
Si obedecieras a la mayoría de los que están en la tierra, te extraviarían del camino de Alá. No siguen sino conjeturas, no formulan sino hipótesis.
İtalyanca:
Se obbedisci alla maggior parte di quelli che sono sulla terra ti allontaneranno dal sentiero di Allah: seguono [solo] congetture e non fanno che mentire.
Almanca:
Und wenn du auf die meisten derjenigen, die auf Erden sind, hören würdest, würden sie dich vom Wege ALLAHs verleiten. Sie folgen nur der Spekulation und sie verbreiten gewiß nur Lügen!
Çince:
如果你顺从大地上的大多数人,那末,他们会使你叛离主道。他们只凭猜测,他们尽说谎话。
Hollandaca:
Maar indien gij het grootste deel gelooft van hen, die op de aarde zijn, zullen zij u van Gods weg afleiden; zij volgen slechts een onzeker gevoelen en spreken niets dan leugen.
Rusça:
Если ты станешь повиноваться большинству тех, кто на земле, они собьют тебя с пути Аллаха. Они лишь следуют предположениям и только лишь измышляют.
Somalice:
Haddaad Maqashid waxa Dhulka ku Sugan Badankooda waxay kaa Dhumin Jidka Eebe, mana Raacayaan waxaan Malo ahayn waana Beenaalayaal.
Swahilice:
Na ukiwat'ii wengi katika hawa waliomo duniani watakupoteza na Njia ya Mwenyezi Mungu. Hawa hawafuati ila dhana tu, na hawakuwa ila ni wenye kusema uwongo tu.
Uygurca:
ئەگەر سەن يەر يۈزىدىكى كۆپچىلىك كىشىلەر (يەنى كۇففارلار) گە ئىتائەت قىلساڭ، ئۇلار سېنى اﷲ نىڭ يولىدىن ئازدۇرىدۇ، ئۇلار پەقەت گۇمانغىلا ئەگىشىدۇ، ئۇلار پەقەت يالغاننىلا سۆزلەيدۇ
Japonca:
あなたがもし地上の多くの者に従うならば,かれらはアッラーの道からあなたを迷わすであろう。かれらは只臆測に任せて,虚言をこととするに過ぎない。
Arapça (Ürdün):
«وإن تطع أكثر من في الأرض» أي الكفار «يضلوك عن سبيل الله» دينه «إن» ما «يتبعون إلا الظنَّ» في مجادلتهم لك في أمر الميتة إذ قالوا ما قتل الله أحق أن تأكلوه مما قتلتم «وإن» ما «هو إلا يخرصون» يكذبون في ذلك.
Hintçe:
और (ऐ रसूल) दुनिया में तो बहुतेरे लोग ऐसे हैं कि तुम उनके कहने पर चलो तो तुमको ख़ुदा की राह से बहका दें ये लोग तो सिर्फ अपने ख्यालात की पैरवी करते हैं और ये लोग तो बस अटकल पच्चू बातें किया करते हैं
Tayca:
และหากเจ้าเชื่อฟังสั่นมากของผู้คนในแผ่นดินแล้ว พวกเขาก็จะทำให้เจ้าหลงทางจากทางของอัลลอฮ์ไป พวกเขาจะไม่ปฏิบัติตามนอกจากการนึกคิดเอา เอง และพวกเขามิได้ตั้งอยู่บนสิ่งใดนอกจากพวกเขาจะคาดคะเนเอาเท่านั้น
İbranice:
אם תישמע לרוב אלה שבארץ, הם ידיחו אותך מן השביל של אלוהים כי הם הולכים אחרי דמיון שווא, ואין הם אלא משקרים
Hırvatça:
Ako bi se ti pokoravao većini onih koji žive na Zemlji, oni bi te od Allahova puta odvratili; oni se samo za pretpostavkama povode, i oni samo laži izmišljaju.
Rumence:
Dacă vei da ascultare celor mulţi aflători pe pământ, te vor rătăci de la Calea lui Dumnezeu. Ei nu urmează decât născociri şi se mulţumesc cu năluciri.
Transliteration:
Wain tutiAA akthara man fee alardi yudillooka AAan sabeeli Allahi in yattabiAAoona illa alththanna wain hum illa yakhrusoona
Türkçe:
Yeryüzündeki insanların çoğunluğuna uyarsan seni Allah yolundan saptırırlar. Sadece sanıya uyarlar onlar ve sadece saçmalarlar.
Sahih International:
And if you obey most of those upon the earth, they will mislead you from the way of Allah. They follow not except assumption, and they are not but falsifying.
İngilizce:
Wert thou to follow the common run of those on earth, they will lead thee away from the way of Allah. They follow nothing but conjecture: they do nothing but lie.
Azerbaycanca:
Əgər yer üzündə olanların çoxuna itaət etsən, onlar səni Allahın yolundan azdırarlar. Onlar ancaq zənnə uyar və ancaq yalan danışarlar!
Süleyman Ateş:
Yeryüzünde bulunan(insan)ların çoğuna uysan, seni Allah'ın yolundan saptırırlar. Onlar sadece zannediyorlar ve onlar sadece saçmalıyorlar.
Diyanet Vakfı:
Yeryüzünde bulunanların çoğuna uyacak olursan, seni Allah'ın yolundan saptırırlar. Onlar zandan başka bir şeye tabi olmaz, yalandan başka söz de söylemezler.
Erhan Aktaş:
Eğer yeryüzündekilerin çoğunluğuna(1) uyarsan, seni Allah’ın yolundan saptırırlar. Onlar ancak zanna uyarlar ve onlar yalnız var sayıyorlar.
Kral Fahd:
Yeryüzünde bulunanların çoğuna uyacak olursan, seni Allah’ın yolundan saptırırlar. Onlar zandan başka bir şeye tâbi olmaz, yalandan başka söz de söylemezler.
Hasan Basri Çantay:
Eğer yer (yüzün) de bulunan (insan) ların çoğuna uyarsan seni Allah yolundan sapdırırlar. Onlar tereddüdden gayri bir şey´e uymazlar, onlar yalan söyler (adam) lardan başka da (bir şey) değildirler.
Muhammed Esed:
Şimdi, eğer yeryüzünde (yaşamakta) olanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Allahın yolundan saptırırlar: onlar ancak (başkalarının) zanlarına tabi olurlar ve kendileri hiçbir şey yapmayıp sadece tahmin yürütürler.
Gültekin Onan:
Yeryüzünde olanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Tanrı´nın yolundan şaşırtıp saptırırlar. Onlar ancak zanna uyarlar ve onlar ancak ´zan ve tahminle yalan söylerler´.
Ali Fikri Yavuz:
Eğer yeryüzündeki insanların ekserisine (ki onlar cahil ve kâfirlerdir) uyarsan, seni, onlar Allah yolundan saptırırlar. Onlar, ancak zan ardında yürürler (babalarının gittiği yolu hak zannederler) ve sadece yalan uydururlar.
Portekizce:
Se obedeceres á maioria dos seres da terra, eles desviar-te-ão da senda de Deus, porque não professam mais do que aconjectura e não fazem mais do que inventar mentiras.
İsveççe:
Om du vill göra flertalet av jordens invånare till viljes, kommer de att leda dig bort från Guds väg. De går bara efter lösa antaganden och förmodar [än det ena, än det andra].
Farsça:
اگر از بیشتر مردم روی زمین پیروی کنی [و آرا و خواسته هایشان را گردن نهی] تو را از راه خدا گمراه می کنند؛ آنان فقط از گمان و پندار [که پایه علمی و منطقی ندارد] پیروی می کنند، و تنها به حدس و تخمین تکیه می زنند.
Kürtçe:
وە ئەگەر تۆ گوێڕایەڵی زۆربەی ئەوانە بیت لەسەر زەویدان لەڕێگەی خوا گومڕات دەکەن ئەوان ھەر شوێنی گومان کەوتوون وە ھەمیشە درۆ و گۆترەکاری دەکەن
Özbekçe:
Ва агар ер юзидагиларнинг кўпларига итоат қилсанг, сени Аллоҳнинг йўлидан адаштирадилар. Улар гумондан бошқага эргашмаслар. Улар тахмин қиларлар, холос.
Malayca:
Dan jika engkau menurut kebanyakan orang yang ada di muka bumi, nescaya mereka akan menyesatkanmu dari jalan Allah; tiadalah yang mereka turut melainkan sangkaan semata-mata, dan mereka tidak lain hanyalah berdusta.
Arnavutça:
nëse i përulesh shumicës së njerëzve që gjenden në tokë; ata do të të shmangin nga rruga e Zotit. Ata ndjekin vetëm hamendjet. Ata vetëm gënjejnë.
Bulgarca:
И ако се подчиниш на повечето от тези, които са на земята, ще те отклонят от пътя на Аллах. Те следват единствено догадката и само предполагат.
Sırpça:
Ако би се ти покоравао већини оних који живе на Земљи, они би те од Аллаховог пута одвратили; они се само поводе за претпоставкама, и само лажи измишљају.
Çekçe:
Uposlechneš-li většinu těch, kdož na zemi žijí, pak tě svedou z cesty Boží, vždyť oni následují jen domněnky své a pouze předpokládají.
Urduca:
اور اے محمدؐ! اگر تم اُن لوگوں کی اکثریت کے کہنے پر چلو جو زمین میں بستے ہیں تو وہ تمہیں اللہ کے راستہ سے بھٹکا دیں گے وہ تو محض گمان پر چلتے اور قیاس آرائیاں کرتے ہیں
Tacikçe:
Агар аз бисёриҳое, ки дар ин сарзаминанд, пайравӣ кунӣ, туро аз роҳи Худо гумроҳ созанд. Зеро фақат аз паи гумон мераванд ва фақат ба дурӯғ сухан мегӯянд.
Tatarca:
Ий Мухәммәд г-м һәм аның өммәте, әгәр җир өстендәге кешеләрнең күбрәгенә иярсәң, я аларга итагать итсәң ул чагында алар сине Аллаһ юлыннан адаштырырлар, чөнки күпчелек хакка иярми, бәлки сукыр занга, үлчәүсез фикергә иярә һәм алар һичкем түгелләр, фәкать хакны ялганлаучылар.
Endonezyaca:
Dan jika kamu menuruti kebanyakan orang-orang yang di muka bumi ini, niscaya mereka akan menyesatkanmu dari jalan Allah. Mereka tidak lain hanyalah mengikuti persangkaan belaka, dan mereka tidak lain hanyalah berdusta (terhadap Allah).
Amharca:
በምድርም ካሉት ሰዎች አብዛኞቹን ብትከተል ከአላህ መንገድ ያሳስቱሃል፡፡ ጥርጣሬን እንጅ ሌላን አይከተሉም፡፡ እነርሱም የሚዋሹ እንጂ ሌላ አይደሉም፡፡
Tamilce:
இன்னும், இப்பூமியில் உள்ளவர்களில் அதிகமானோருக்கு நீர் கீழ்ப்படிந்தால் (அவர்கள்) உம்மை அல்லாஹ்வுடைய பாதையிலிருந்து வழிகெடுத்து விடுவார்கள். (அதிகமானோர்) யூகத்தைத் தவிர (உண்மையை) பின்பற்றமாட்டார்கள். இன்னும், கற்பனை செய்பவர்களாகவே (-பொய்யை பின்பற்றுபவர்களாகவே) தவிர (உண்மையை பின்பற்றுபவர்களாக) அவர்கள் இல்லை.
Korece:
그러므로 그대가 지상의 사람들을 따른다면 그들이 하나님 의 질에 있는 그대를 유혹하리라 그들은 공상을 따르고 거짓을 말 하고 있을 뿐이라
Vietnamca:
Nếu Ngươi (hỡi Thiên Sứ) hùa theo số đông người trên trái đất thì chắc chắn bọn họ sẽ đưa Ngươi lệch khỏi con đường (ngay chính) của Allah, bởi lẽ họ chỉ làm theo sự phỏng đoán và họ chỉ đoán chừng mà thôi.
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: