Arapça:
قُلْ أَغَيْرَ اللَّهِ أَتَّخِذُ وَلِيًّا فَاطِرِ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَهُوَ يُطْعِمُ وَلَا يُطْعَمُ ۗ قُلْ إِنِّي أُمِرْتُ أَنْ أَكُونَ أَوَّلَ مَنْ أَسْلَمَ ۖ وَلَا تَكُونَنَّ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Çeviriyazı:
ḳul egayra-llâhi etteḫiẕü veliyyen fâṭiri-ssemâvâti vel'arḍi vehüve yuṭ`imü velâ yuṭ`am. ḳul innî ümirtü en ekûne evvele men esleme velâ tekûnenne mine-lmüşrikîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
De ki: "Gökleri ve yeri yoktan var eden, besleyen, fakat kendisi beslenmeyen Allah'tan başka dost mu tutayım?" "Ben İslâm olanların ilki olmakla emrolundum" de ve sakın Allah'a ortak koşanlardan olma.
Diyanet İşleri:
Gökleri ve yeri yaratan, beslenmeyip besleyen Allah'tan başka bir dost mu edinirim? de. "Doğrusu ben ilk müslüman olmakla emrolundum" de; asla ortak koşanlardan olma!
Abdulbakî Gölpınarlı:
De ki: Gökleri ve yeryüzünü yoktan var eden Allah'tan başkasını mı dost edineyim ve o, yedirip doyurur, yiyip doymaya ihtiyacı yoktur. De ki: Bana, Müslüman olanların ilki olmam ve müşriklerden olmamam emredildi.
Şaban Piriş:
De ki: Gökleri ve yeri yoktan yaratan, doyuran fakat doyurulmayan Allah’tan başka birini mi veli/yardımcı edineyim? De ki: (Allah’a ibadet hususunda) teslim olanların ilki olmam emrolundu ve sakın müşriklerden olma! diye emrolundum.
Edip Yüksel:
"Gökleri ve yeri yoktan var eden, besleyen, fakat beslenmeyen ALLAH'tan başka sahip mi edineyim," de. "Ben, herkesten önce teslim olmakla emrolundum," de. Ortak koşmayın!
Ali Bulaç:
De ki: "O, gökleri ve yeri yaratırken ve O, (hep) besleyen (hiç) beslenmezken, ben Allah'tan başkasını mı veli edineceğim?" De ki: "Bana gerçekten Müslüman olanların ilki olmam emredildi ve: Sakın müşriklerden olma." (denildi.)
Suat Yıldırım:
De ki: “Gökleri, yeri yaratan, beslenmeyip besleyen Allah'tan başkasını mı Tanrı edinecek mişim?” “Doğrusu, bana, Allah’a teslim ve itaat edenlerin ilki olmam emredildi” de, ve “sakın müşriklerden olma!” buyuruldu. [39,64]
Ömer Nasuhi Bilmen:
De ki: «Göklerin ve yerin yaratıcısı olan Allah Teâlâ´dan başkasını velî ittihaz eder miyim? Halbuki, O besliyor ve kendisi beslenmekten münezzeh bulunuyor.» De ki: «Ben muhakkak emrolundum ki, ehl-i İslâm´ın birincisi olayım ve (bana) sakın müşriklerden olma!» (buyuruldu).
Yaşar Nuri Öztürk:
De ki: "Göklerin ve yerin Fâtır'ı olan o yaratıcıdan, o yedirip doyuran ama kendisi yedirilip beslenmeyen Allah'tan başkasını mı velî edineyim?" De ki: "Bana, İslam'ı/Allah'a teslim olmayı seçenlerin ilki olmam emredildi." Ve sakın şirke sapanlardan olma!
Bekir Sadak:
O, kullarinin ustunde yegane tasarruf sahibidir. Hakim´dir, haberdardir.
İbni Kesir:
De ki: Ben Allah´tan başka bir dost mu edinirim? Gökleri ve yeri yoktan var eden O´dur. Ve O yedirir, ama yedirilmez. De ki: Doğrusu ben, müslüman olanların ilki olmakla emrolundum. Sakın müşriklerden olma.
Adem Uğur:
De ki: Gökleri ve yeri yoktan var eden, yedirdiği halde yedirilmeyen Allah´tan başkasını mı dost edineceğim! De ki: Bana müslüman olanların ilki olmam emredildi ve sakın müşriklerden olma! (denildi).
İskender Ali Mihr:
De ki: “Semaları ve arzı yaratan Allah´tan başka bir velî (dost) edinir miyim? Ve doyuran (yediren) ve Kendisi doyurulmayan (yedirilmeyen) O´dur.” “Muhakkak ki ben, teslim olanların ilki olmakla ve müşriklerden olmamakla emrolundum.” de.
Celal Yıldırım:
De ki: Allah´tan başkasını mı dost edinirim ? O ki, göklerin ve yerin örneksiz, benzersiz yaradanıdır. O, rızık verip yedirir
Tefhim ul Kuran:
De ki: «O, gökleri ve yeri yaratırken ve O, (hep) besleyip (hiç) beslenmezken, ben Allah´tan başkasını mı veli edineceğim?» De ki: «Bana gerçekten müslüman olanların ilki olmam emredildi ve sakın müşriklerden olma.» (denildi.)
Fransızca:
Dis : "Devais-je prendre pour allié autre qu'Allah, le Créateur des cieux et de la terre ? C'est Lui qui nourrit et personne ne Le nourrit. Dis : "On m'a commandé d'être le premier à me soumettre ". Et ne sois jamais du nombre des associateurs.
İspanyolca:
Di: «¿Tomaré como amigo a otro distinto de Alá, creador de los cielos y de la tierra, Que alimenta sin ser alimentado?» Di: «He recibido la orden de ser el primero en someterse a Alá y no ser de los asociadores».
İtalyanca:
Di': «Dovrei forse scegliere per patrono qualcun altro oltre ad Allah, il Creatore dei cieli e della terra, Lui che nutre e non ha bisogno di esser nutrito?». Di': «Mi è stato ordinato di essere il primo a sottomettermi». Non siate mai più associatori.
Almanca:
Sag: "Soll ich etwa einen anderen als Wali anstelle von ALLAH nehmen, Dem Schöpfer der Himmel und der Erde, Der zu speisen gibt, während ER nicht gespeist wird?!" Sag: "Gewiß, mir wurde geboten, der Erste zu sein, der den Islam annahm." Und gehöre nicht zu den Muschrik!
Çince:
你说:难道我舍真主而以他物为保佑者喝?他是天地的创造者,他能供养,而不受供养。你说:我已奉命做首先归顺的人,而绝不做以物配主的人。
Hollandaca:
Zeg: Zal ik een anderen beschermer kiezen dan God, de schepper van hemel en aarde, die alles voedt en door niemand gevoed wordt? Zeg: Waarlijk, mij is bevolen, de eerste te zijn die den Islam belijdt en het werd mij gezegd: Gij zult op geenerlei wijze een afgodendienaar zijn.
Rusça:
Скажи: "Неужели я возьму своим покровителем кого-либо, кроме Аллаха, Творца небес и земли? Он кормит, а Его не кормят". Скажи: "Мне велено быть первым из тех, кто покорился". Не будь же в числе многобожников.
Somalice:
Waxaad Dhahdaa ma wax Eebe ka soo Hadhay yaan ka yeelan wali (la Caabudo) Eebaana ah kan Abuuray Samooyinka iyo Dhulka Isagaana wax Quudiya Lamase quudiyo, waxaad Dhahdaa waxaa lay Faray inaan Noqdo kan ugu Horreeya Cid Islaanta (Hogaansanta Ummaddan) oonan ka Midnoqoninna Mushrikiinta.
Swahilice:
Sema: Je, nimchukue rafiki mlinzi asiye kuwa Mwenyezi Mungu, ambaye ndiye Muumba mbingu na ardhi, naye ndiye anaye lisha wala halishwi? Sema: Mimi nimeamrishwa niwe wa kwanza wa wenye kusilimu. Na wala kabisa usiwe miongoni wa washirikina.
Uygurca:
(ئى مۇھەممەد!) بۇ مۇشرىكلارغا ئېيتقىنكى، «ئاسمانلارنى، زېمىننى يوقتىن بار قىلغۇچى اﷲ تىن غەيرىينى مەبۇد تۇتامدىم؟ اﷲ رىزىق بېرىدۇ، ئۆزى رىزىققا موھتاج ئەمەس». (ئى مۇھەممەد!) ئېيتقىنكى، «مەن (بۇ ئۈممەت ئىچىدە خۇدانىڭ ئەمرىگە) بويسۇنغۇچىلارنىڭ ئەۋۋىلى بولۇشقا بۇيرۇلدۇم. (ماڭا دېيىلدىكى) سەن ھەرگىز مۇشرىكلاردىن بولمىغىن»
Japonca:
言ってやるがいい。「わたしは,アッラー以外の加護をどうして求めるだろうか。かれは天と地の創造者で,(すべてを)養い,(誰からも)養われない」言ってやるがいい。「わたしは(かれに)服従,帰依する者の先き駆けとなり,『多神教徒の仲間となってはならない』と命じられた。」
Arapça (Ürdün):
«قل» لهم «أغير الله أتَّخذ وليّاً» أعبده «فاطر السماوات والأرض» مبدعهما «وهو يُطعم» يرزق «ولا يُطعم» يُرزق «قل إني أمرت أن أكون أول من أسلم» لله من هذه الأمة «و» قيل لي «لا تكوننَّ من المشركين» به.
Hintçe:
ऐ रसूल) तुम कह दो कि क्या ख़ुदा को जो सारे आसमान व ज़मीन का पैदा करने वाला है छोड़ कर दूसरे को (अपना) सरपरस्त बनाओ और वही (सब को) रोज़ी देता है और उसको कोई रोज़ी नहीं देता (ऐ रसूल) तुम कह दो कि मुझे हुक्म दिया गया है कि सब से पहले इस्लाम लाने वाला मैं हूँ और (ये भी कि ख़बरदार) मुशरेकीन से न होना
Tayca:
จงกล่าวเถิด ฉันจะยึดถือ “ผู้คุ้มครองอื่นจากอัลลอฮฺกระนั้นหรือ” ซึ่งพระองค์เป็นผู้ประดิษฐ์บรรดาชั้นฟ้าและแผ่นดิน และพระองค์เป็นผู้ทรงให้อาหาร และไม่ถูกให้อาหาร จงกล่าวเถิด(มุฮัมมัด) แท้จริงฉันถูกใช้ให้เป็นคนแรกในหมู่ที่สวามิภักดิ์ และพวกท่านจงอย่าอยู่ในหมู่ผู้ให้มีภาคีเป็นอันขาด
İbranice:
אמור: 'האקח לי אדון מלבד אלוהים אשר ברא את השמים ואת הארץ, המפרנס (את כולם,) ואינו מתפרנס (מאף אחד?) אמור: 'צוויתי להיות ראשון המשלמים (המתמסרים) לו ולא להיות מן המשתפים (עבודה זרה)
Hırvatça:
Reci: "Zar da za zaštitnika uzmem nekog drugog osim Allaha Koji je nebesa i Zemlju, bez prethodnog primjera stvorio?! On hrani, a hranjen ne biva!" Reci: "Meni je naređeno da budem prvi ko se pokorava", i nikako ne budi jedan od višebožaca.
Rumence:
Spune: “Să-mi iau alt oblăduitor în locul lui Dumnezeu, Creatorul cerurilor şi al pământului, El, Cel ce hrăneşte şi nu se hrăneşte?” Spune: “Mie mi s-a poruncit să fiu cel dintâi care mă supun. Nu fiţi închinători la idoli.”
Transliteration:
Qul aghayra Allahi attakhithu waliyyan fatiri alssamawati waalardi wahuwa yutAAimu wala yutAAamu qul innee omirtu an akoona awwala man aslama wala takoonanna mina almushrikeena
Türkçe:
De ki: "Göklerin ve yerin Fâtır'ı olan o yaratıcıdan, o yedirip doyuran ama kendisi yedirilip beslenmeyen Allah'tan başkasını mı velî edineyim?" De ki: "Bana, İslam'ı/Allah'a teslim olmayı seçenlerin ilki olmam emredildi." Ve sakın şirke sapanlardan olma!
Sahih International:
Say, "Is it other than Allah I should take as a protector, Creator of the heavens and the earth, while it is He who feeds and is not fed?" Say, [O Muhammad], "Indeed, I have been commanded to be the first [among you] who submit [to Allah] and [was commanded], 'Do not ever be of the polytheists.' "
İngilizce:
Say: "Shall I take for my protector any other than Allah, the Maker of the heavens and the earth? And He it is that feedeth but is not fed." Say: "Nay! but I am commanded to be the first of those who bow to Allah (in Islam), and be not thou of the company of those who join gods with Allah."
Azerbaycanca:
(Ya Rəsulum!) De: “Mən göyləri və yeri yaradan, hamısını bəsləyib Özü bəslənməyən (hamını yedirdib Özü yeməkdən uzaq olan) Allahdan başqasını özümə Rəbbmi edərəm?!” De: “Mənə ilk müsəlman olmaq əmr edildi və müşriklərdən olma!” (deyə buyuruldu).
Süleyman Ateş:
De ki: "Gökleri ve yeri yoktan var eden, besleyen, fakat kendisi beslenmeyen Allah'tan başka dost mu tutayım?" "Bana, İslam olanların ilki olmam emrerdildi" de ve sakın ortak koşanlardan olma!
Diyanet Vakfı:
De ki: Gökleri ve yeri yoktan var eden, yedirdiği halde yedirilmeyen Allah'tan başkasını mı dost edineceğim! De ki: Bana müslüman olanların ilki olmam emredildi ve sakın müşriklerden olma! (denildi).
Erhan Aktaş:
De ki: “Göklerin ve yerin fıtratını(1) belirleyen; herkesi yedirip içiren, fakat Kendi’sinin yeme ve içmeye ihtiyacı olmayan Allah’tan başkasını mı veli(2) edineceğim?” De ki: “Bana, teslim olanların ilki olmam emredildi.” Ve sakın Müşriklerden olma!
Kral Fahd:
De ki: Gökleri ve yeri yoktan var eden, yedirdiği halde yedirilmeyen Allah'tan başkasını mı dost edineceğim! De ki: Bana müslüman olanların ilki olmam emredildi ve sakın müşriklerden olma! (denildi).
Hasan Basri Çantay:
De ki: «Gökleri, yeri yokdan var eden —ki O yedir (ib besl) iyor, kendisi yediril (ib beslen) miyor (ve bundan münezzeh bulunuyor) Allahdan başkasını mı Tanrı edinecekmişim ben»? De ki: «Bana hakıykaten müslüman olanların birincisi olmaklığım emredildi. Sakın Allaha eş tutanlardan olma (denildi)».
Muhammed Esed:
De ki: "Hayat veren ve hiçbir şeye muhtaç olmayan O dururken göklerin ve yerin yaratıcısı olan Allahtan başka birini mi dost edineceğim?" De ki: "Ben, Allaha teslim olanların öncüsü olmakla emrolundum, Allahtan başkasına ilahlık yakıştıranlar arasında bulunmakla değil".
Gültekin Onan:
De ki: "
Ali Fikri Yavuz:
De ki: “- Gökleri ve yeri yaratan Allah’dan başkasını mı dost edinirim? Halbuki o, rızık veriyor, yediriyor
Portekizce:
Dize: Tomareis por protetor outro que não seja Deus, Criador dos céus e da terra, sendo que é Ele Quem vos sustenta,sem ter necessidade de ser sustentado? Dize ainda: Foi-me ordenado ser o primeiro a abraçar o Islam; portanto, não sejaisdos idólatras.
İsveççe:
Säg: "Skulle jag söka en annan beskyddare än Gud, himlarnas och jordens Skapare, Han som livnär [oss] men själv inte intar föda?" Säg: "Jag har blivit befalld att vara den förste av dem som underkastar sig Guds vilja och [jag har befallts] att inte sätta något vid Guds sida."
Farsça:
بگو: آیا جز خدا را که آفریننده آسمان ها و زمین است، سرپرست و یاور خود گیرم؟ و اوست که روزی می دهد و خود بی نیاز از روزی است. بگو: من مأمورم نخستین کسی باشم که فرمان خدا را گردن نهد، و فرمان یافته ام که هرگز از مشرکان مباش.
Kürtçe:
(ئەی موحەممەد ﷺ) بڵێ ئایا؟ بێجگە لە خوا دۆست و پەرستراوێک تر بۆخۆم دانێم؟ کەئەو بەدیھێنەری ئاسمانەکان و زەویە ئەو خوایە ڕۆزی دەدات و ڕۆزی پێ نادرێ بڵێ بەڕاستی من فەرمانم پێدراوە کە یەکەم کەس بم مل کەچ کەم (بۆ فەرمانی خوا) وە (فەرمانم پێدراوە لەلایەن خوداوە) ھەرگیز لەھاوبەش دانەران مەبە
Özbekçe:
Сен: «Аллоҳдан ўзгани валий-дўст қилиб оламанми? У осмонлару ерни яратгувчидир. У таом беради ва таомланмайди», деб айт. Сен: «Мен аввалги таслим бўлувчи бўлмоққа амр қилиндим ва менга ҳеч мушриклардан бўлмагин, деб айтилди», деб айт.
Malayca:
Katakanlah (wahai Muhammad): "Patutkah aku mengambil (memilih) pelindung yang lain dari Allah yang menciptakan langit dan bumi, dan Ia pula yang memberi makan dan bukan Ia yang diberi makan?" Katakanlah: "Sesungguhnya aku diperintahkan supaya menjadi orang yang pertama sekali menyerah diri kepada Allah (Islam), dan (aku diperintahkan dengan firmanNya): `Jangan sekali-kali engkau menjadi dari golongan orang-orang musyrik itu. ' "
Arnavutça:
Thuaj: “A të bëjë mik tjetër, përpos Perëndisë, krijuesit të qiejve dhe Tokës? Ai e ushqen (botën), e Atë askush nuk e ushqen”. Thuaj: “Mua më është urdhëruar që të jemi i pari nga ata që e kanë pranuar islamizmin”, - dhe kurrsesi, mos u bënë nga ata që i bëjnë shok Atij!”
Bulgarca:
Кажи [о, Мухаммад]: “Нима ще взема за закрилник друг, а не Аллах - Твореца на небесата и на земята? Той храни, а не е хранен.” Кажи: “Бе ми повелено да съм първият мюсюлманин [от тази общност]. И не бъди от съдружаващите!”
Sırpça:
Реци: „Зар да узмем за заштитника неког другог поред Аллаха Који је небеса и Земљу, без претходног примера створио?! Он храни, а не бива храњен!“ Реци: „Мени је наређено да будем најпрви у покоравању“, и никако не буди један од оних који другима дају место које припада само Аллаху.
Çekçe:
Rci: 'Což si mohu vzít za ochránce někoho jiného než Boha, tvůrce nebes a země, který vše živí, ale sám živen není?' Rci: 'Bylo mi nařízeno, abych byl prvním mezi těmi, kdož do vůle Jeho se odevzdají - a nikoliv z těch, kdož k Němu přidružují!'
Urduca:
کہو، اللہ کو چھوڑ کر کیا میں کسی اور کو اپنا سر پرست بنا لوں؟ اُس خدا کو چھوڑ کر جو زمین و آسمان کا خالق ہے اور جو روزی دیتا ہے روزی لیتا نہیں ہے؟ کہو، مجھے تو یہی حکم دیا گیا ہے کہ سب سے پہلے میں اُس کے آگے سر تسلیم خم کروں (اور تاکید کی گئی ہے کہ کوئی شرک کرتا ہے تو کرے) تو بہرحال مشرکوں میں شامل نہ ہو
Tacikçe:
Бигӯ; «Оё дигаре ғайри Худо ба дӯстӣ гирам, ки офаринандаи осмонҳову замин аст ва мехӯронад ва ба таъом мӯтоҷ нест?» Бигӯ; Албатта ман фармон шудаам, ки нахустин касе бошам, ки таслими амри Худо шуда бошад. Пас аз мушрикон мабош!»
Tatarca:
Әйт: "Җирне вә күкләрне төзүче Аллаһуны ташлап, бер зәгыйфь мәхлукны үземә ярдәмче һәм Илаһә итеп алыйммы? Аллаһ бөтен мәхлукны ризыкландыра, әмма үзе ризыкланмый – аңа ризык кирәкми, дип, мин мөселман булган кешеләрнең беренче мөселманы булу белән һәм дә мөшрикләрдән булмау белән Аллаһудан боерылдым", – диген!
Endonezyaca:
Katakanlah: "Apakah akan aku jadikan pelindung selain dari Allah yang menjadikan langit dan bumi, padahal Dia memberi makan dan tidak memberi makan?" Katakanlah: "Sesungguhnya aku diperintah supaya aku menjadi orang yang pertama kali menyerah diri (kepada Allah), dan jangan sekali-kali kamu masuk golongan orang musyrik".
Amharca:
«ሰማያትንና ምድርን ፈጣሪ ከኾነው አላህ እርሱ የሚመግብ የማይመገብም ሲኾን ሌላን አምላክ እይዛለሁን» በላቸው፡፡ «እኔ መጀመሪያ ትእዛዝን ከተቀበለ ሰው ልኾን ታዘዝኩ፡፡ ከአጋሪዎችም ፈጽሞ አትኹን (ተብያለሁ)» በላቸው፡፡
Tamilce:
(நபியே!) கூறுவீராக: “வானங்கள்; இன்னும், பூமியின் படைப்பாளனாகிய அல்லாஹ் அல்லாதவனையா நான் (எனது) பாதுகாவலனாக எடுத்துக் கொள்வேன்? அவன்தான் உணவளிக்கிறான்; அவனுக்கு உணவளிக்கப்படுவதில்லை.” (மேலும்) கூறுவீராக: “(அல்லாஹ்விற்கு முற்றிலும்) பணிந்தவர்களில் முதலாமவனாக நான் ஆகவேண்டுமென கட்டளையிடப்பட்டுள்ளேன். இன்னும், (நபியே) இணைவைப்பவர்களில் நிச்சயம் நீர் ஆகிவிடாதீர்.”
Korece:
일러 가로되 내가 하나님 아닌 다른 것을 나의 보호자로 택 하느뇨 그분은 천지를 창조하셨으 며 우리에게 일용할 양식을 주사 그분께는 일용할 양식이 필요치 아니함이라 일러가로되 내게 명령이 있었으니 제일 먼저 하나 님께 순종하여 불신자들의 무리 가운데 있지 말라 하셨노라
Vietnamca:
Ngươi (hỡi Thiên Sứ) hãy nói với (những kẻ đa thần): “Lẽ nào Ta lại chọn lấy ai khác ngoài Allah làm đấng bảo hộ trong khi Ngài là Đấng đã tạo hóa trời đất, là Đấng nuôi dưỡng (vạn vật) chứ không phải là vật được nuôi dưỡng?!" Ngươi hãy bảo: “Quả thật, Ta được lệnh phải là người đầu tiên thần phục (Allah) và không được trở thành kẻ đa thần.”
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: