Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

5

Sûredeki Ayet No: 

37

Ayet No: 

706

Sayfa No: 

114

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

يُرِيدُونَ أَن يَخْرُجُوا مِنَ النَّارِ وَمَا هُم بِخَارِجِينَ مِنْهَا ۖ وَلَهُمْ عَذَابٌ مُّقِيمٌ

Çeviriyazı: 

yürîdûne ey yaḫrucû mine-nnâri vemâ hüm biḫâricîne minhâ. velehüm `aẕâbüm müḳîm.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Cehennem ateşinden çıkmak isterler. Ama oradan çıkacak değillerdir. Onlar için devamlı bir azap vardır.

Diyanet İşleri: 

Ateşten çıkmak isterler, çıkamazlar. Onlara sürekli azab vardır.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ateşten çıkmak isterlerse de çıkamaz onlar ve onlar içindir sürüp giden bir azap.

Şaban Piriş: 

Ateşten çıkmak isterler, ama ondan çıkabilecek değillerdir. Onlara sürekli, daima bir azap vardır.

Edip Yüksel: 

Ateşten çıkmak isterler; ama çıkamazlar. Onlar sürekli bir cezaya mahkum olmuşlardır.

Ali Bulaç: 

(Orda) Ateşten çıkmak isterler, ama ondan çıkacak değiller. Onlar için sürekli bir azap vardır.

Suat Yıldırım: 

Onlar ateşten çıkmak isterler ama oradan çıkacak değiller. Onlara devamlı bir azap vardır.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ateşten çıkmak isteyeceklerdir. Halbuki, onlar ondan çıkacak kimseler değildirler. Ve onlar için daimi bir azap vardır.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Ateşten çıkmak isterler ama ondan çıkamayacaklardır. Onlar için tepelerinden hiç inmeyecek bir azap vardır.

Bekir Sadak: 

Kalbleri inanmamisken, agizlariyle, «Inandik» diyenler, yahudilerden yalana kulak verenler ve baska bir topluluk hesabina casusluk edenlerden inkara kosanlar seni uzmesin. Sozleri asil yerlerinden degistirirler de, «Boyle bir (fetva) size verilirse alin, verilmezse kacinin» derler. Allah´in fitneye dusmesini diledigi kimse icin Allah´a karsi senin elinden bir sey gelmez. Iste onlar Allah´in, kalblerini aritmak istemedigi kimselerdir. Dunyada rezillik onlaradir. Onlara ahirette de buyuk azab vardir.

İbni Kesir: 

Ateşten çıkmak isterler, ama oradan çıkacak değillerdir. Ve onlar için sürekli bir azab vardır.

Adem Uğur: 

Ateşten çıkmak isterler, fakat onlar oradan çıkacak değillerdir. Onlar için devamlı bir azap vardır.

İskender Ali Mihr: 

Ateşten çıkmak isterler ve onlar oradan çıkacak değillerdir. Ve, onlar için “daimi azap” vardır.

Celal Yıldırım: 

Ateşten çıkmak isterler, ne çare ki oradan çıkıcı değillerdir

Tefhim ul Kuran: 

(Orda) Ateşten çıkmak isterler, ama ondan çıkacak değiller. Onlar için sürekli bir azab vardır.

Fransızca: 

Ils voudront sortir du Feu, mais ils n'en sortiront point. Et ils auront un châtiment permanent.

İspanyolca: 

Querrán salir del Fuego, pero no podrán. Tendrán un castigo permanente.

İtalyanca: 

Vorranno uscire dal Fuoco, ma non ne usciranno. Avranno perpetuo tormento.

Almanca: 

Sie werden wollen, aus dem Feuer herauszukommen, aber sie werden daraus nicht herauskommen können. Und für sie ist eine bleibende Peinigung bestimmt.

Çince: 

他们想从火狱里出来,但他们绝不得出来,他们将受永恒的刑罚。

Hollandaca: 

Zij zullen begeeren het vuur te verlaten, maar zij zullen het niet verlaten, en hunne straf zal doorloopend zijn.

Rusça: 

Они захотят выйти из Огня, но не смогут выйти оттуда. Им уготованы вечные мучения.

Somalice: 

Waxay Dooni inay ka soo Baxaan Naarta kamana Baxaan Xaggeeda waxayna mudan Cadaab Joogta ah.

Swahilice: 

Watataka watoke Motoni, lakini hawatatoka humo, na watakuwa na adhabu inayo dumu.

Uygurca: 

ئۇلار دوزاختىن چىقماقچى بولىدۇيۇ، ئەمما ھەرگىز چىقالمايدۇ، ئۇلار (ئۈزۈلۈپ قالمايدىغان) دائىملىق ئازابقا قالىدۇ

Japonca: 

かれらは,業火から出ることを願うであろうが,決してこれから出ることは出来ない。懲罰は永久に続くのである。

Arapça (Ürdün): 

«يريدون» يتمنَّون «أن يخرجوا من النار وما هم بخارجين منها ولهم عذاب مقيم» دائم.

Hintçe: 

वह लोग तो चाहेंगे कि किसी तरह जहन्नुम की आग से निकल भागे मगर वहॉ से तो वह निकल ही नहीं सकते और उनके लिए तो दाएमी अज़ाब है

Tayca: 

เขาเหล่านั้นปรารถนาที่จะออกจากไฟนรก แต่พวกเขาก็หาได้ออกจากมันไปได้ไม่ และสำหรับพวกเขานั้นคือการลงโทษที่คงอยู่ตลอดไป

İbranice: 

הם ירצו לצאת מאש הגיהינום, אך ממנה לעולם לא ייצאו, ולהם נועד עונש לעולם ועד

Hırvatça: 

Zaželjet će oni da iz Vatre iziđu, ali im iz nje izlaska neće biti, za njih će biti patnja neprestana.

Rumence: 

Ei vor voi să iasă din Foc, însă nu vor ieşi, căci, de o osândă neostoită, vor avea parte.

Transliteration: 

Yureedoona an yakhrujoo mina alnnari wama hum bikharijeena minha walahum AAathabun muqeemun

Türkçe: 

Ateşten çıkmak isterler ama ondan çıkamayacaklardır. Onlar için tepelerinden hiç inmeyecek bir azap vardır.

Sahih International: 

They will wish to get out of the Fire, but never are they to emerge therefrom, and for them is an enduring punishment.

İngilizce: 

Their wish will be to get out of the Fire, but never will they get out therefrom: their penalty will be one that endures.

Azerbaycanca: 

Onlar atəşdən çıxmaq istədilər, lakin heç cür oradan çıxa bilməzlər. Onlar əbədi əzaba düçar olanlardır!

Süleyman Ateş: 

Ateşten çıkmak isterler ama oradan çıkacak değillerdir. Onlar için sürekli bir azab vardır.

Diyanet Vakfı: 

Ateşten çıkmak isterler, fakat onlar oradan çıkacak değillerdir. Onlar için devamlı bir azap vardır.

Erhan Aktaş: 

Ateşten çıkmak isterler. Onlar, o ateşten asla çıkamayacaklar. Onlar için kalıcı bir azâp vardır.

Kral Fahd: 

Ateşten çıkmak isterler, fakat onlar oradan çıkacak değillerdir. Onlar için devamlı bir azap vardır.

Hasan Basri Çantay: 

Onlar ateşden çıkmalarını dilerler. Halbuki onlar bundan çıkıcılar değildir. Onlar için kendilerini tutub durduracak (salıvermeyecek) bir azâb vardır.

Muhammed Esed: 

Onlar ateşten kurtulmak isterler, ama kurtulamazlar; uzun sürecek bir azap bekler onları.

Gültekin Onan: 

(Orada) Ateşten çıkmak isterler ama oradan çıkacak değiller. Onlar için sürekli bir azab vardır.

Ali Fikri Yavuz: 

Onlar, ateşten çıkmak isterler. Fakat onlar, bundan çıkacak değillerdir. Onlar için devamlı bulunan bir azab vardır.

Portekizce: 

Quererão sair do fogo; porém, nunca dele sairão, pois sofrerão um suplício eterno.

İsveççe: 

De vill komma bort från Elden, men de kan inte komma bort; deras lidande är utan slut.

Farsça: 

همواره می خواهند از آتش بیرون آیند، ولی از آن بیرون شدنی نیستند؛ و برای آنان عذابی دائم و پایدار است.

Kürtçe: 

دەیانەوێت لە ئاگری دۆزەخ بێنەدەرەوە بەڵام ھەرگیز دەرچوونیان لە (ئاگری دۆزەخ) نیە و سزای بەردەوامیان بۆ ھەیە

Özbekçe: 

Улар дўзахдан чиқмоқчи бўлурлар. Аммо ундан чиқа олмаслар. Уларга муқим азоб бор.

Malayca: 

Mereka sentiasa berharap hendak keluar dari api neraka itu, padahal mereka tidak sekali-kali akan dapat keluar daripadanya; dan bagi mereka azab seksa yang tetap kekal.

Arnavutça: 

Ata dëshirojnë të dalin nga zjarri, por nuk kanë dalje nga ai. Ata i pret dënimi i përhershëm.

Bulgarca: 

Ще искат да излязат от Огъня, ала не ще излязат оттам. За тях ще има постоянно мъчение.

Sırpça: 

Зажелеће они да изађу из Ватре, али из ње им неће бити изласка, и њих чека непрестана патња.

Çekçe: 

Budou si přát, aby mohli vyjít z ohně pekelného, avšak nikdy z něho nevyjdou, neboť je očekává trest trvalý.

Urduca: 

وہ چاہیں گے کہ دوزخ کی آگ سے نکل بھاگیں مگر نہ نکل سکیں گے اور انہیں قائم رہنے والا عذاب دیا جائے گا

Tacikçe: 

Мехоҳанд, ки аз оташ берун оянд, дар ҳоле ки берун нахоҳанд шуд ва азобашон поянда аст.

Tatarca: 

Кәферләр уттан чыгуны теләрләр, ишек янына килерләр, ґәзаб фәрештәләре аларны утлы сукмаклар белән суккалап куарлар, алар аннан чыгучы түгелләр һәм аларгадыр даими ґәзаб.

Endonezyaca: 

Mereka ingin keluar dari neraka, padahal mereka sekali-kali tidak dapat keluar daripadanya, dan mereka beroleh azab yang kekal.

Amharca: 

ከእሳት ሊወጡ ይፈልጋሉ፡፡ እነርሱም ከርስዋ ወጪዎች አይደሉም፡፡ ለእነርሱም ዘውታሪ ቅጣት አላቸው፡፡

Tamilce: 

அவர்கள் நரகத்திலிருந்து வெளியேற விரும்புவார்கள். ஆனால், அதிலிருந்து அவர்கள் வெளியேறவே முடியாது. இன்னும் நிலையான தண்டனை அவர்களுக்கு உண்டு.

Korece: 

그들이 지옥에서 빠져나가려하나 그들은 그렇지 못하리니 그 들에게의 벌은 지속되니라

Vietnamca: 

Họ muốn thoát khỏi Hỏa Ngục nhưng họ sẽ không thoát được khỏi nơi đó, họ sẽ bị trừng phạt đời đời kiếp kiếp.