Arapça:
دَرَجَاتٍ مِّنْهُ وَمَغْفِرَةً وَرَحْمَةً ۚ وَكَانَ اللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا
Çeviriyazı:
deracâtim minhü vemagfiratev veraḥmeh. vekâne-llâhü gafûrar raḥîmâ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Kendi katından derece derece rütbeler, bir mağfiret ve rahmet vermiştir. Öyle ya, O çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.
Diyanet İşleri:
İnananlardan, özürsüz olarak yerlerinde oturanlar ile, mal ve canlariyle cihad edenleri, mertebece, oturanlardan üstün kılmıştır. Allah hepsine de cenneti vadetmiştir, ama Allah, cihad edenleri oturanlara, büyük ecirler, dereceler, mağfiret ve rahmetle üstün kılmıştır. Allah bağışlar ve merhamet eder.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Kendi katından ihsan ettiği derecelerle, yarlıgamayla ve rahmetle ve Allah suçları örtüp yarlıgayan rahimdir.
Şaban Piriş:
Mücahitler için Allah katından dereceler, mağfiret ve rahmet vardır. Allah, bağışlayandır, merhamet edendir.
Edip Yüksel:
Kendi katından derecelerle, bağışlama ve rahmet ile... ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.
Ali Bulaç:
(Onlara) Kendinden dereceler, bağışlanma ve rahmet (vermiştir.) Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Suat Yıldırım:
Özür sahibi olmaksızın cihaddan geri kalan müminlerle, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad eden müminler elbette bir olmaz. Allah malları ve canları ile mücahede edenleri, derece bakımından cihada gitmeyenlerden üstün kılmıştır.Gerçi Allah hepsine de en güzel yurt olan cenneti vâd etmiştir, ama mücahede edenleri, cihada katılmayanlardan çok daha büyük mükâfatlarla, tarafından derece derece rütbeler, hususi bir mağfiret ve rahmetle mümtaz kılmıştır. Değil mi ki Allah gafurdur, rahimdir (affı, merhamet ve ihsanı boldur).
Ömer Nasuhi Bilmen:
Târaf-ı ilâhî´den derecelerdir ve mağfiret ve rahmetir. Ve Allah Teâlâ gafûrdur, rahîmdir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Allah katından dereceler, bir bağışlanma, bir rahmet... Allah çok affedici çok merhametlidir.
Bekir Sadak:
Alah yolunda hicret eden kisi, yeryuzunde cok bereketli yer ve genislik bulur. Evinden, Allah´a ve peygamberine hicret ederek cikan kimseye olum gelirse, onun ecrini vermek Allah´a duser. Allah bagislar ve merhamet eder. *
İbni Kesir:
Kendisinden dereceler, mağfiret ve rahmet. Ve Allah
Adem Uğur:
Kendinden dereceler, bağışlama ve rahmet vermiştir. Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.
İskender Ali Mihr:
(Mücahitler için) O´ndan (Allah tarafından) dereceler, mağfiret ve rahmet vardır. Ve Allah, Gafur´dur (mağfiret edendir), Rahîm´dir (Rahîm esmasıyla tecelli edendir).
Celal Yıldırım:
4:95
Tefhim ul Kuran:
(Onlara) Kendinden dereceler, bağışlanma ve rahmet (vermiştir.) Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Fransızca:
des grades de supériorité de Sa part ainsi qu'un pardon et une miséricorde. Allah est Pardonneur et Miséricordieux.
İspanyolca:
con el rango que junto a Él ocupan, con perdón y misericordia. Alá es indulgente, misericordioso.
İtalyanca:
gradi [di eccellenza che provengono] da Lui, perdono e misericordia, poiché Allah è perdonatore, misericordioso.
Almanca:
höheren Stellungen vom Ihm, Vergebung und Gnade. Und ALLAH bleibt immer allvergebend, allgnädig.
Çince:
从真主发出的许多品级、赦宥、和慈恩。真主是至赦的,是至慈的。
Hollandaca:
Meer verheven rangen nabij hem, barmhartigheid en genade. Waarlijk God is vergevingsgezind en genadig.
Rusça:
ступеням от Него, прощению и милости. Аллах - Прощающий, Милосердный.
Somalice:
Waa Darajooyin Xaggiisa ah iyo Dambidhaaf iyo Naxariis, Eebana waa Dambi Dhaafe Naxariista.
Swahilice:
Ni vyeo hivyo vinavyo toka kwake, na maghfira na rehema. Na Mwenyezi Mungu ni Mwingi wa maghfira na Mwenye kurehemu.
Uygurca:
اﷲ (ئۇلارغا) بەلەن مەرتىۋىلەر، مەغپىرەت ۋە رەھمەت ئاتا قىلدى، اﷲ مەغپىرەت قىلغۇچىدۇر، ناھايىتى مېھرىباندۇر
Japonca:
位階も御赦しも慈悲も。誠にアッラーは寛容にして慈悲深くあられる。
Arapça (Ürdün):
«درجات منه» منازل بعضها فوق بعض من الكرامة «ومغفرة ورحمة» منصوبان بفعلهما المقدر «وكان الله غفورا» لأوليائه «رحيما» بأهل طاعته. ونزل في جماعة أسلموا ولم يهاجروا فقتلوا يوم بدر مع الكفار.
Hintçe:
(यानी उन्हें) अपनी तरफ़ से बड़े बड़े दरजे और बख्शिश और रहमत (अता फ़रमाएगा) और ख़ुदा तो बड़ा बख्शने वाला मेहरबान है
Tayca:
(คือพวกเขาจะได้รับ)หลายขั้น จากพระองค์ และ(จะได้รับ)การอภัยโทษ และการเอ็นดูเมตตาด้วย และปรากฏว่าอัลลอฮฺนั้นเป็นผู้ทรงอภัยโทษ ผู้ทรงเอ็นดูเมตตาเสมอ
İbranice:
דרגות גבוהות וסליחה ורחמים, כי אלוהים הוא הסלחן והרחום
Hırvatça:
položajima kod Njega, oprostom i milošću, a Allah je Onaj Koji oprašta grijehe i milostiv je.
Rumence:
El îi ridică, la El, cu multe trepte dăruindu-le iertare şi milostenie. Dumnezeu este Iertător, Milostiv.
Transliteration:
Darajatin minhu wamaghfiratan warahmatan wakana Allahu ghafooran raheeman
Türkçe:
Allah katından dereceler, bir bağışlanma, bir rahmet... Allah çok affedici çok merhametlidir.
Sahih International:
Degrees [of high position] from Him and forgiveness and mercy. And Allah is ever Forgiving and Merciful.
İngilizce:
Ranks specially bestowed by Him, and Forgiveness and Mercy. For Allah is Oft-forgiving, Most Merciful.
Azerbaycanca:
(Onları) Allah tərəfindən yüksək dərəcələr, bağışlanma və mərhəmət gözləyir. Allah bağışlayandır, rəhm edəndir.
Süleyman Ateş:
Kendi katından yüksek dereceler, bağış ve rahmet. Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Diyanet Vakfı:
Kendinden dereceler, bağışlama ve rahmet vermiştir. Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.
Erhan Aktaş:
Kendinden derecelerle, bağışlama ve rahmetle. Allah, Çok Bağışlayıcı’dır, Rahmeti Kesintisiz’dir.
Kral Fahd:
Kendinden dereceler, bağışlama ve rahmet vermiştir. Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.
Hasan Basri Çantay:
Kendi (canibi) nden dereceler, mağfiret ve esirgeme (vermîşdir). Allah çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir.
Muhammed Esed:
(hesapsız) mertebelerle ve günahların bağışlanmasını ve rahmetini (vaat ederek); çünkü Allah çok bağışlayıcıdır, rahmet kaynağıdır.
Gültekin Onan:
(Onlara) Kendinden dereceler, bağışlanma ve rahmet (vermiştir). Tanrı, bağışlayandır, esirgeyendir.
Ali Fikri Yavuz:
Mücahidler için Allah katından dereceler, mağfiret ve rahmet vardır. Allah çok bağışlayıcı, çok esirgeyicidir.
Portekizce:
Graduação, indulgência e misericórdia são concedidas por Ele, porque Deus é Indulgente, Misericordiosíssimo.
İsveççe:
graderad [efter förtjänst], och [Sin] förlåtelse och [Sin] nåd. Gud är ständigt förlåtande, barmhärtig.
Farsça:
به درجات و رتبه هایی، و آمرزش و رحمتی ویژه از سوی خود؛ و خدا همواره بسیار آمرزنده و مهربان است.
Kürtçe:
لەلای (خوا) وە پلەی زۆر و لێخۆش بوون و میھرەبانیان بۆ ھەیە وە خوا ھەمیشە لێبوردەی میھرەبانە
Özbekçe:
Ўзидан бўлган даражалар ила, мағфират ва раҳмат ила (афзал қилган). Ва Аллоҳ мағфират қилувчи ва раҳмли зотдир.
Malayca:
Iaitu beberapa darjat kelebihan daripadaNya, dan keampunan serta rahmat belas kasihan. Dan (ingatlah) adalah Allah Maha Pengampun, lagi Maha Mengasihani.
Arnavutça:
me pozita nga Ai, me falje (të mëkateve) dhe mëshirë. Se, Perëndia është falës (i mëkateve) dhe mëshirues.
Bulgarca:
със степени от Него и с опрощение, и милост. Аллах е опрощаващ, милосърден.
Sırpça:
положајем код Њега, опростом и милошћу, а Аллах је Онај Који опрашта грехе и милостив је.
Çekçe:
a ve stupních u Sebe, v odpuštění i v milosrdenství. A Bůh je odpouštějící, slitovný.
Urduca:
اُن کے لیے اللہ کی طرف سے بڑے درجے ہیں اور مغفرت اور رحمت ہے، اور اللہ بڑا معاف کرنے والا اور رحم فرمانے والا ہے
Tacikçe:
Дараҷаҳое аз ҷониби Худо ва омурзишу раҳмате, ки Ӯ омурзанда ва меҳрубон аст!
Tatarca:
Аллаһ аның юлында сугышканнарга күп дәрәҗәләр бирде, гөнаһларын гафу итте, үзләренә рәхмәт кылды. Аллаһ үзенә итагать иткән мөэминнәрне ярлыкаучы һәм аларга рәхмәт кылучы булды.
Endonezyaca:
(yaitu) beberapa derajat dari pada-Nya, ampunan serta rahmat. Dan adalah Allah Maha Pengampun lagi Maha Penyayang.
Amharca:
ከእርሱ ዘንድ በኾኑ ደረጃዎች (አበለጠ)፡፡ ምሕረትንም አደረገ፡፡ እዝነትም አዘነላቸው፡፡ አላህም መሓሪ አዛኝ ነው፡፡
Tamilce:
(போரிடும் வீரர்களுக்கு) தன்னிடமிருந்து (பல) பதவிகளையும், மன்னிப்பையும், கருணையையும் (அல்லாஹ் வழங்குகிறான்). அல்லாஹ், மகா மன்னிப்பாளனாக பெரும் கருணையாளனாக இருக்கிறான்.
Korece:
하나님은 그들을 높이 투시 벼 관용과 자비도 베푸시매 하나님은 관용과 자비로 충만하심이라
Vietnamca:
Các cấp bậc cao cùng với sự tha thứ và lòng nhân từ đều từ nơi Ngài. Quả thật, Allah hằng tha thứ, hằng khoan dung.
Ayet Linkleri: