Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

81

Sûredeki Ayet No: 

21

Ayet No: 

5821

Sayfa No: 

586

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

مُّطَاعٍ ثَمَّ أَمِينٍ

Çeviriyazı: 

müṭâ`in ŝemme emîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Orada ona itaat edilir, güvenilir.

Diyanet İşleri: 

Bu Kuran, arşın sahibi katında değerli, güçlü, sözü dinlenen ve güvenilen şerefli bir elçinin getirdiği sözdür.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

İtaat edilir, emniyetlidir de.

Şaban Piriş: 

Sözü dinlenir, sonra güvenilir de.

Edip Yüksel: 

Kendisine uyulmalı ve güvenilmeli.

Ali Bulaç: 

Ona itaat edilir, sonra güvenilirdir.

Suat Yıldırım: 

Göklerde ona itaat edilir, vahiyler ona emanet edilir.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

(21-22) Orada kendisine itaat olunmuş bir emîndir. Ve sizin sahibiniz bir mecnûn değildir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

İtaat edilir orada kendisine, emindir.

Bekir Sadak: 

(27-28) Kuran, ancak aranizda dogru yola girmeyi dileyene ve alemlere bir oguttur.

İbni Kesir: 

Kendisine uyulandır, emindir.

Adem Uğur: 

O orada sayılan, güvenilen (bir elçi)dir.

İskender Ali Mihr: 

O, kendisine itaat edilen, orada emin olandır.

Celal Yıldırım: 

O elçi kendisine uyulandır, güvenilirdir.

Tefhim ul Kuran: 

Ona itaat edilir, sonra güvenilirdi.

Fransızca: 

obéi, là-haut, et digne de confiance.

İspanyolca: 

obedecido allís de confianza.

İtalyanca: 

colà obbedito e fedele.

Almanca: 

ihm gegenüber wird Gehorsam entgegengebracht und er ist vertrauenswürdig.

Çince: 

是众望所归,而且忠於职守的。

Hollandaca: 

Gehoorzaamd door de engelen, die onder zijn bevel staan en gelooven.

Rusça: 

которому там (на небесах) повинуются, доверенного.

Somalice: 

Laguna addeeco halkaas aaminna ah.

Swahilice: 

Anaye t'iiwa, tena muaminifu.

Uygurca: 

پەرىشتىلەر ئۇنىڭغا ئىتائەت قىلغۇچىدۇر. بۇ يەردە (يەنى ئاسماندا) ئۇ ئىشەنچلىكتۇر

Japonca: 

従われ,信頼される(使徒である)。

Arapça (Ürdün): 

«مطاع ثَمَّ» تطيعه الملائكة في السماوات «أمين» على الوحي.

Hintçe: 

वहाँ (सब फरिश्तों का) सरदार अमानतदार है

Tayca: 

ผู้ใดรับการจงรักภักดี ผู้ซื่อสัตย์ ณ ที่โน้น

İbranice: 

(המלאכים) יעשו כדברו, מפני שאכן הוא נאמן

Hırvatça: 

Kome se drugi tamo pokoravaju, povjerljivog!

Rumence: 

supus şi credincios!

Transliteration: 

MutaAAin thamma ameenin

Türkçe: 

İtaat edilir orada kendisine, emindir.

Sahih International: 

Obeyed there [in the heavens] and trustworthy.

İngilizce: 

With authority there, (and) faithful to his trust.

Azerbaycanca: 

(Elə bir elçi ki, mələklər arasında) itaət ediləndir, həm də (Allah yanında vəhyə) e’tibarlı müvəkkildir.

Süleyman Ateş: 

Orada (kendisine) ita'at edilen, güvenilendir.

Diyanet Vakfı: 

O orada sayılan, güvenilen (bir elçi) dir.

Erhan Aktaş: 

Kendisine itaat edilen, orada güvenilendir.

Kral Fahd: 

O orada sayılan, güvenilen (elçi)'dir.

Hasan Basri Çantay: 

Orada kendisine itaat olunandır, bir emindir.

Muhammed Esed: 

itaat edilen ve güvene layık birinin (sözü)!

Gültekin Onan: 

Ona itaat edilir, sonra güvenilirdir (emiyn).

Ali Fikri Yavuz: 

( O elçi, melekler arasında kendisine) orada itaat olunandır

Portekizce: 

Que deve ser obedecido, e no qual se deve confiar.

İsveççe: 

åtlydd och därtill högt betrodd!

Farsça: 

آنجا مورد اطاعت [فرشتگان] و امین است….

Kürtçe: 

قسە ڕەوایە لەناو فریشتەدا ودەست پاکە

Özbekçe: 

Итоат қилинган, омонатли.

Malayca: 

Yang ditaati di sana (dalam kalangan malaikat), lagi dipercayai.

Arnavutça: 

të cilin e dëgjojnë (engjëjt) dhe është i besuar (i madh).

Bulgarca: 

Покоряват му се [ангелите] там, доверен е.

Sırpça: 

Коме се други покоравају, поверљивог!

Çekçe: 

poslušnost nalézajícího a spolehlivého!

Urduca: 

وہاں اُس کا حکم مانا جاتا ہے، وہ با اعتماد ہے

Tacikçe: 

он ҷо (дар назди Худо) фармонравои боваринокаст

Tatarca: 

Ул Җәбраилгә башка фәрештәләр итагать итәләр, соңра ул ышанычлы хыянәттән пакьдер.

Endonezyaca: 

yang ditaati di sana (di alam malaikat) lagi dipercaya.

Amharca: 

በዚያ ስፍራ ትእዛዙ ተሰሚ፤ ታማኝ የኾነ (መልክተኛ ቃል) ነው፡፡

Tamilce: 

அங்கு (வானவர்களின்) கீழ்ப்படிதலுக்கு உரியவர், (அல்லாஹ்விடம்) நம்பிக்கைக்குரியவர். (அத்தகைய வானவத் தூதர் ஜிப்ரீல் வாயிலாக இறக்கப்பட்ட கூற்றாகும் இந்த குர்ஆன்.)

Korece: 

순종하고 믿음직하노라

Vietnamca: 

Được (các Thiên Thần dưới quyền) tuân theo và được tin cậy.