Arapça:
أَفَلَا يَتَدَبَّرُونَ الْقُرْآنَ ۚ وَلَوْ كَانَ مِنْ عِندِ غَيْرِ اللَّهِ لَوَجَدُوا فِيهِ اخْتِلَافًا كَثِيرًا
Çeviriyazı:
efelâ yetedebberûne-lḳur'ân. velev kâne min `indi gayri-llâhi levecedû fîhi-ḫtilâfen keŝîrâ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Onlar hâlâ Kur'ân'ı gereği gibi düşünüp anlamaya çalışmazlar mı? Eğer o Allah'tan başkası tarafından indirilmiş olsaydı mutlaka onda birçok çelişkiler bulurlardı.
Diyanet İşleri:
Kuran'ı durup düşünmüyorlar mı? Eğer o Allah'tan başkasından gelseydi, onda çok aykırılıklar bulurlardı.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Hala mı düşünmezler Kur'an'ı Allah katından gayrı bir yerden gelseydi onda, birbirini tutmaz birçok şeyler bulurlardı.
Şaban Piriş:
Onlar Kur’an’ı hiç düşünmüyorlar mı? Eğer O, Allah’tan başka birinden gelmiş olsaydı, onun içinde pek çok çelişki bulurlardı.
Edip Yüksel:
Kuran'ı incelemiyorlar mı? ALLAH'tan başkasının olsaydı onda bir çok çelişki bulacaklardı.
Ali Bulaç:
Onlar hala Kur'an'ı iyice düşünmüyorlar mı? Eğer o, Allah'tan başkasının Katından olsaydı, kuşkusuz içinde birçok aykırılıklar (çelişkiler, ihtilaflar) bulacaklardı.
Suat Yıldırım:
Kur'ân’ı gereği gibi düşünmeyecekler mi?Eğer Kur’ân Allah’tan başkasına ait olsaydı, elbette içinde birçok tutarsızlıklar bulurlardı.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Kur´an´ı teemmül etmezler mi? Ve eğer Allah Teâlâ´dan başkası tarafından olsa idi elbette onda birçok ihtilâf bulurlardı.
Yaşar Nuri Öztürk:
Kur'an'ı, iyice okuyup düşünmüyorlar mı? Eğer o, Allah'tan başka birinin katından gelseydi, elbetteki onun içinde birçok ihtilaf bulacaklardı.
Bekir Sadak:
Size bir selam verildigi zaman, ondan daha iyisiyle selam verin veya ayniyle mukabele edin. Allah her seyin hesabini geregi gibi yapandir.
İbni Kesir:
Onlar hala Ku´an´ı gereği gibi düşünmeyecekler mi? Eğer o, Allah´tan başkası tarafından gelseydi, muhakkak ki içinde birbirini tutmayan bir çok şeyler bulurlardı.
Adem Uğur:
Hâla Kur´an üzerinde gereği gibi düşünmeyecekler mi? Eğer o, Allah´tan başkası tarafından gelmiş olsaydı onda birçok tutarsızlık bulurlardı.
İskender Ali Mihr:
Onlar hâlâ Kur´ân´ı tedebbür etmezler (düşünmezler) mi? Ve eğer Allah´tan başkasının katından olsaydı, onun içinde mutlaka pekçok ihtilâf bulurlardı.
Celal Yıldırım:
Onlar Kur´ân´a etraflıca bakıp iyice düşünmüyorlar mı ? Eğer O, Allah´tan başkası tarafından (indirilmiş ya da yazılmış) olsaydı herhalde içinde birbirini tutmayan birçok uyumsuzluklar, tutarsızlıklar bulurlardı.
Tefhim ul Kuran:
Onlar halâ Kur´an´ı iyice düşünmüyorlar mı? Eğer o, Allah´tan başkasının katından olsaydı, kuşkusuz içinde birçok aykırılıklar (çelişkiler, ihtilâflar) bulacaklardı.
Fransızca:
Ne méditent-ils donc pas sur le Coran ? S'il provenait d'un autre qu'Allah, ils y trouveraient certes maintes contradictions !
İspanyolca:
¿No meditan en el Corán ? Si hubiera sido de otro que de Alá, habrían encontrado en él numerosas contradicciones.
İtalyanca:
Non meditano sul Corano? Se provenisse da altri che da Allah, vi avrebbero trovato molte contraddizioni.
Almanca:
Denken sie etwa nicht über den Quran nach?! Und wäre er von einem anderen als ALLAH, gewiß hätten sie darin viele Widersprüche gefunden.
Çince:
难道他们没有研究《古兰经》吗?假如它不是真主所启示的,他们必定发现其中有许多差别。
Hollandaca:
Onderzoeken zij den Koran niet nauwkeurig? Indien die van iemand anders dan God afkomstig was, zouden zij daarin niet menige tegenstrijdigheid gevonden hebben?
Rusça:
Неужели они не задумываются над Кораном? Ведь если бы он был не от Аллаха, то они нашли бы в нем много противоречий.
Somalice:
Miyeyna Fiirfiirinayn Quraanka, hadduu ka yimid Eebe Agtiisa Meelaan ahayn waxay ka heli lahaayeen dhexdiisa is khilaaf badan.
Swahilice:
Hebu hawaizingatii hii Qur'ani? Na lau kuwa imetoka kwa asiye kuwa Mwenyezi Mungu bila ya shaka wangeli kuta ndani yake khitilafu nyingi.
Uygurca:
ئۇلار قۇرئان ئۈستىدە پىكىر يۈرگۈزمەمدۇ؟ ئەگەر قۇرئان (مۇشرىكلار بىلەن مۇناپىقلار گۇمان قىلغاندەك) اﷲ تىن غەيرىنىڭ تەرىپىدىن بولغان بولسا، ئەلۋەتتە، ئۇنىڭدىن نۇرغۇن زىددىيەتلەرنى تاپقان بولاتتى
Japonca:
かれらはクルアーンを,よく考えてみないのであろうか。もしそれがアッラー以外のものから出たとすれば,かれらはその中にきっと多くの矛盾を見出すであろう。
Arapça (Ürdün):
«أفلا يتدبرون» يتأملون «القرآن» وما فيه من المعاني البديعة «ولو كان من عند غير الله لوجدوا فيه اختلافا كثيرا» تناقضا في معانيه وتباينا في نظمه.
Hintçe:
तो क्या ये लोग क़ुरान में भी ग़ौर नहीं करते और (ये नहीं ख्याल करते कि) अगर ख़ुदा के सिवा किसी और की तरफ़ से (आया) होता तो ज़रूर उसमें बड़ा इख्तेलाफ़ पाते
Tayca:
พวกเขาไม่พิจารณาดูอัล-กุรอานบ้างหรือ ? และหากว่า อัล-กุรอานมาจากผู้ที่ไม่ใช่อัลลอฮฺแล้วแน่นอนพวกเขาก็จะพบว่าในนั้นมีความขัดแย้งกันมากมาย
İbranice:
האם לא יתבוננו בקוראן? לו לא היה מאלוהים, היו מוצאים בו ניגודים רבים
Hırvatça:
A zašto oni ne promišljaju o Kur'anu? Jer, da je on od nekoga drugog, a ne od Allaha, oni bi u njemu našli mnoge protivrječnosti.
Rumence:
Ei nu chibzuiesc asupra Coranului? Dacă ar fi venit de la altul decât Dumnezeu, ar fi aflat în el multe nepotriviri.
Transliteration:
Afala yatadabbaroona alqurana walaw kana min AAindi ghayri Allahi lawajadoo feehi ikhtilafan katheeran
Türkçe:
Kur'an'ı, iyice okuyup düşünmüyorlar mı? Eğer o, Allah'tan başka birinin katından gelseydi, elbetteki onun içinde birçok ihtilaf bulacaklardı.
Sahih International:
Then do they not reflect upon the Qur'an? If it had been from [any] other than Allah, they would have found within it much contradiction.
İngilizce:
Do they not consider the Qur'an (with care)? Had it been from other Than Allah, they would surely have found therein Much discrepancy.
Azerbaycanca:
Onlar Qur’an barəsində (onun Allah kəlamı olması haqqında) düşünməzlərmi? Əgər o, Allahdan qeyrisi tərəfindən olsaydı, əlbəttə, onda çoxlu ziddiyyət (ixtilaf, uyğunsuzluq) tapardılar.
Süleyman Ateş:
Kur'an'ı düşünmüyorlar mı? Eğer Allah'tan başkası tarafından (indirilmiş) olsaydı, onda birbirini tutmaz çok şey bulurlardı.
Diyanet Vakfı:
Hala Kur'an üzerinde gereği gibi düşünmeyecekler mi? Eğer o, Allah'tan başkası tarafından gelmiş olsaydı onda birçok tutarsızlık bulurlardı.
Erhan Aktaş:
Onlar, Kur’an üzerinde, gereği gibi düşünmezler mi? Eğer, Allah’tan başkası tarafından gönderilmiş olsaydı, onda birçok çelişki bulurlardı.
Kral Fahd:
Hâla Kur’an üzerinde gereği gibi düşünmeyecekler mi? Eğer o, Allah'tan başkası tarafından gelmiş olsaydı onun içinde pek çok çelişki bulurlardı.
Hasan Basri Çantay:
Onlar haalâ Kur´ânı gereği gibi düşünmeyecekler mi? Eğer o, Allahdan başkası tarafından olsaydı elbet içinde birbirini tutmayan bir çok (şeyler) bulurlardı.
Muhammed Esed:
Onlar bu Kuranı hiç anlamaya çalışmazlar mı? Eğer o, Allahtan başka birinden gelmiş olsaydı onda mutlaka birçok (tutarsızlık ve) çelişkiler bulurlardı!
Gültekin Onan:
Onlar hala Kuran´ı iyice düşünmüyorlar mı? Eğer o, Tanrı´dan başkasının katından olsaydı, kuşkusuz içinde birçok aykırıklar (çelişkiler, ihtilaflar) bulacaklardı.
Ali Fikri Yavuz:
Onlar, hâlâ Kur’an’ın Allah kelâmı olduğunu ve mânasını düşünmiyecekler mi? Eğer o, Allah’dan başkası tarafından olsaydı, muhakkak ki içinde birbirini tutmıyan birçok söz ve ifadeler bulurlaradı.
Portekizce:
Não meditam, acaso, no Alcorão? Se fosse de outra origem, que não de Deus, haveria nele muitas discrepâncias.
İsveççe:
Ägnar de ingen eftertanke åt det som Koranen [innehåller]? De skulle säkert ha funnit många motsägelser i den, om den inte varit från Gud.
Farsça:
آیا به قرآن [عمیقاً] نمی اندیشند؟ چنانچه از سوی غیر خدا بود، همانا در آن اختلاف و ناهمگونی بسیاری می یافتند.
Kürtçe:
ئەوەبۆ بییر ناکەنەوە لەقورئان؟ خۆ ئەگەر لەلایەن کەسێکی ترەوە بوایە جگەلە خوا بێگومان دەیانبینی تیایدا جیاوازیی زۆر
Özbekçe:
Қуръонни тадаббур этиб кўрмайдиларми?! Агар у Аллоҳдан бошқанинг ҳузуридан бўлганда, ундан кўп ихтилофлар топар эдилар. ( Қуръонга мурожаат этиб, уни тадаббур қилиб кўрган одам ҳақиқатни англаб етади. У илоҳий китобдир, унинг илоҳийлигини тадаббур қилган одам буни дарҳол англайди. Чунки Қуръонни жиддий ўрганишга киришган одам унда ҳеч қандай зиддият йўқлигини пайқайди.)
Malayca:
Patutkah mereka (bersikap demikian), tidak mahu memikirkan isi Al-Quran? Kalaulah Al-Quran itu (datangnya) bukan dari sisi Allah, nescaya mereka akan dapati perselisihan yang banyak di dalamnya.
Arnavutça:
A nuk e meditojnë ata Kur’anin! Sikur ai mos të ishte prej Perëndisë, do të gjenin në të shumë kontradiksione.
Bulgarca:
Нима не размишляват над Корана? И ако бе от друг, а не от Аллах, щяха да открият в него много противоречия.
Sırpça:
А зашто они не размишљају о Кур'ану? Јер, да је он од некога другог, а не од Аллаха, они би у њему нашли многе противречности.
Çekçe:
Cožpak nepřemýšlejí o Koránu? Kdyby ten byl od někoho jiného než od Boha, věru by v něm nalezli četné rozpory!
Urduca:
کیا یہ لوگ قرآن پر غور نہیں کرتے؟ اگر یہ اللہ کے سوا کسی اور کی طرف سے ہوتا تو اِس میں بہت کچھ اختلاف بیانی پائی جاتی
Tacikçe:
Оё дар Қуръон намеандешанд? Ҳар гоҳ аз суй ғайри Худо мебуд, дар он зиддияте бисёр меёфтанд.
Tatarca:
Ни өчен күп кешеләр Коръәннең мәгънәсен фикерләп, уйлап карамыйлар? Чын күңелдән фикерләп укысалар, әлбәттә, Коръәннең Аллаһ сүзләре икәнлеген белер иделәр. Әгәр бу Коръән Аллаһудан башка бер кешенең сүзләре булса иде, әлбәттә, кешеләр ул Коръәндә бер-берсенә каршы булган сүзләрне күп табар иделәр.
Endonezyaca:
Maka apakah mereka tidak memperhatikan Al Quran? Kalau kiranya Al Quran itu bukan dari sisi Allah, tentulah mereka mendapat pertentangan yang banyak di dalamnya.
Amharca:
ቁርኣንን አያስተነትኑምን ከአላህ ሌላ ዘንድ በነበረ ኖሮ በርሱ ውስጥ ብዙን መለያየት ባገኙ ነበር፡፡
Tamilce:
ஆக, குர்ஆனை அவர்கள் ஆழமாக ஆராய வேண்டாமா? இது அல்லாஹ் அல்லாதவரிடமிருந்து வந்ததாக இருந்திருந்தால் இதில் பல முரண்பாட்டை அவர்கள் கண்டிருப்பார்கள்.
Korece:
왜 그들은 꾸란을 숙고하지 않느뇨 만일 그것이 하나님이 아 닌 다른 것으로부터 왔다면 그들 은 그 안에서 많은 모순을 발견했으리라
Vietnamca:
Tại sao họ không chịu nghiền ngẫm về Qur’an? Nếu như Nó đến từ một ai khác ngoài Allah thì chắc chắn họ đã tìm thấy trong đó rất nhiều điều mâu thuẫn, đối lập nhau.
Ayet Linkleri: