Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

50

Sûredeki Ayet No: 

8

Ayet No: 

4638

Sayfa No: 

518

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

تَبْصِرَةً وَذِكْرَىٰ لِكُلِّ عَبْدٍ مُّنِيبٍ

Çeviriyazı: 

tebṣiratev veẕikrâ likülli `abdim münîb.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Bunlar, Allah'a yönelen her kula gönül gözünü açmak ve ona ibret vermek içindir.

Diyanet İşleri: 

Allah'a yönelen her kula öğüt ve bir belge olarak yeryüzünü yaydık, oraya sabit dağlar yerleştirdik, orada her güzel türden yetiştirdik.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Mabuduna dönen her kulun, can gözünü açmak ve ona, ibret ve öğüt vermek için.

Şaban Piriş: 

(Bize) yönelen bütün kullar için (bunları) bir basiret ve öğüt kıldık.

Edip Yüksel: 

Her yönelen kul için bu bir aydınlatma ve mesajdır.

Ali Bulaç: 

(Bunlar,) 'İçten Allah'a yönelen' her kul için 'hikmetle bakan bir iç göz' ve bir zikirdir.

Suat Yıldırım: 

Bütün bunları, Allah'a yönelecek her kula Yaradan’ın kudretini hatırlatması, dersler veren birer basiret nişanesi ve ibret numunesi olması için yaptık.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

50:7

Yaşar Nuri Öztürk: 

İbretle bakılası, gönüller açıcı şeyler olarak; hakka yönelen her kula öğüt olarak.

Bekir Sadak: 

50:12

İbni Kesir: 

Allah´a yönelen her kula öğüt ve ibret olsun diye.

Adem Uğur: 

Allah´a yönelen her kula gönül gözünü açmak ve ibret vermek için (bütün bunları yaptık).

İskender Ali Mihr: 

Münib olan (Allah´a yönelen: Allah´a ulaşmayı dileyen) bütün kullarına basiret olsun (onların kalp gözleri açılsın) ve (çok) zikretsinler (daimî zikre ulaşsınlar) diye.

Celal Yıldırım: 

(Bu eserler ve taşıdığı hikmetli faydalar) Hakk´a yönelip gönül veren her kul için bir gönül gözü, bir hatırlatma ve öğüttür.

Tefhim ul Kuran: 

(Bunlar,) ´İçten Allah´a yönelen´ her kul için ´hikmetle bakan bir iç göz´ ve bir zikirdir.

Fransızca: 

à titre d'appel à la clairvoyance et un rappel pour tout serviteur repentant.

İspanyolca: 

como ilustración y amonestación para todo siervo arrepentido.

İtalyanca: 

invito [questo] alla riflessione e monito per ogni servo penitente.

Almanca: 

als Einblick-Gewährendes und Ermahnung für jeden umkehrenden Diener.

Çince: 

为的是启发和教诲每个归依的仆人。

Hollandaca: 

Als een onderwerp ter overweging, en eene vermaning voor iederen mensch, die zich tot ons wendt.

Rusça: 

для разъяснения и напоминания каждому рабу, который обращается к Аллаху.

Somalice: 

Inay aragti iyo waano u noqoto Ruux kasta oo Addoon Eebe oo toobad keen badan ah.

Swahilice: 

Yawe haya ni kifumbua macho na ukumbusho kwa kila mja mwenye kuelekea.

Uygurca: 

اﷲ قا قايتقۇچى ھەر بىر بەندىگە (اﷲ نىڭ قۇدرىتىنى) كۆرسىتىش ئۈچۈن ۋە (اﷲ نىڭ ئۇلۇغلۇقىنى) ئەسلىتىش ئۈچۈن (شۇنداق قىلدۇق)

Japonca: 

(それらは)悔悟して(主の御許に)返る凡てのしもべが,よく観察すべきことであり,教訓である。

Arapça (Ürdün): 

«تبصرة» مفعول له، أي فعلنا ذلك تبصيرا منا «وذكرى» تذكيرا «لكل عبد منيب» رجّاع إلى طاعتنا.

Hintçe: 

(बन्दे) हिदायत और इबरत हासिल करें

Tayca: 

เพื่อให้เป็นที่สังเกตและเป็นการเตือนให้รำลึกแก่บ่าวทุกคนผู้สำนึกผิด

İbranice: 

למען יתבונן ויזכור כל עבד אשר פונה אל אלוהים

Hırvatça: 

To je zbog toga da bi uvidio i opomenut bio svaki rob koji se Gospodaru svome pokajnički obraća i pokorava.

Rumence: 

ca prevedere şi amintire pentru fiece rob care se căieşte.

Transliteration: 

Tabsiratan wathikra likulli AAabdin muneebin

Türkçe: 

İbretle bakılası, gönüller açıcı şeyler olarak; hakka yönelen her kula öğüt olarak.

Sahih International: 

Giving insight and a reminder for every servant who turns [to Allah].

İngilizce: 

To be observed and commemorated by every devotee turning (to Allah).

Azerbaycanca: 

(Bütün bunlar Rəbbinə tərəf) dönüb qayıdan hər bir bəndə üçün ibrət dərsi və öyüd-nəsihət olsun deyə etdik.

Süleyman Ateş: 

(Bütün bunları) Allah'a yönelen her kulun, gönül gözünü açmak için ve (ona) ibret vermek için (yaptık).

Diyanet Vakfı: 

Allah'a yönelen her kula gönül gözünü açmak ve ibret vermek için (bütün bunları yaptık).

Erhan Aktaş: 

Bunları, Allah’a yönelen kulların basiretini(1) açmak ve öğüt olması için yaptık.

Kral Fahd: 

Allah'a yönelen her kula gönül gözünü açmak ve ibret vermek için (bütün bunları yaptık).

Hasan Basri Çantay: 

(Biz, bütün bunları) tâatımıza dönen her kulun kalb gözünü açmak, (ona) ibret vermek için (yapdık).

Muhammed Esed: 

isteyerek Allah´a yönelen her insana bir basiret ve uyarı vesilesi olarak.

Gültekin Onan: 

(Bunlar,) ´içten Tanrı´ya yönelen´ her kul için ´hikmetle bakan bir iç göz´ ve bir zikirdir.

Ali Fikri Yavuz: 

Bütün bunları, hakka ve hakikata dönen her kul için (Allah’ın kudretini görüp anlamaya) bir ihtar ve ibret dersi olsun diye yaptık.

Portekizce: 

Para a observação e recordação de todo o servo contrito.

İsveççe: 

[Allt detta] bör öppna [människornas] ögon och tjäna till påminnelse för dem av [Våra] tjänare som vänder åter [till sin Herre] i ånger [över sina synder].

Farsça: 

تا برای هر بنده ای که [با اندیشیدن در نظام هستی] به سوی خدا باز می گردد، مایه بینایی و یادآوری باشد؛

Kürtçe: 

تابەر چاو ڕوونی وپەند وبیرخەرەوە بێت بۆ ھەموو بەندەیەکی تەوبەکار وگەڕاوە بۆ لای خوا

Özbekçe: 

(Роббисига) қайтувчи ҳар бир бандага кўргазма ва эслатма қилиб.

Malayca: 

(Kami adakan semuanya itu) untuk menjadi perhatian dan peringatan, (yang menunjukkan jalan kebenaran), kepada tiap-tiap seorang hamba Allah yang mahu kembali kepadaNya (dengan taat dan berbakti).

Arnavutça: 

për t’u menduar dhe këshilluar çdo rob që i drjtohet Zotit të vet.

Bulgarca: 

поука и напомняне за всеки покайващ се раб.

Sırpça: 

да би размислио и опоменуо се сваки слуга који се Господару свом покајнички обраћа.

Çekçe: 

pro potěchu očí i jako připomenutí pro každého služebníka kajícného.

Urduca: 

یہ ساری چیزیں آنکھیں کھولنے والی اور سبق دینے والی ہیں ہر اُس بندے کے لیے جو (حق کی طرف) رجوع کرنے والا ہو

Tacikçe: 

Бинише ва пандест барои ҳар бандае, ки ба Худо бозгардад.

Tatarca: 

Күңел күзе илә күреп фикерләмәк һәм вәгазьләнмәк өчен һәрбер Аллаһуга кайтучы инабәтле бәндәләргә.

Endonezyaca: 

untuk menjadi pelajaran dan peringatan bagi tiap-tiap hamba yang kembali (mengingat Allah).

Amharca: 

(ይህንን ያደረግነው) ተመላሽ ለኾነ ባሪያ ሁሉ ለማሳየትና ለማስገንዘብ ነው፡፡

Tamilce: 

(அல்லாஹ்வின் பக்கம்) திரும்பக்கூடிய எல்லா அடியார்களுக்கும் (அவர்கள் இறை அத்தாட்சிகளை) உற்று நோக்குவதற்காகவும் (அவற்றின் மூலம்) நல்லுபதேசம் பெறுவதற்காகவும் (நமது வசனங்களை நாம் விவரிக்கிறோம்).

Korece: 

이로하여 하나님께 귀의하는 모든 종들로 하여금 지켜보고 찬 미하도록 함이라

Vietnamca: 

(TA đã tạo ra tất cả những thứ đó để đưa ra) cái nhìn sâu sắc và một sự nhắc nhở cho mỗi người bề tôi quay về (với TA).

Etiketler: 

Ayet Linkleri: 

Rubu tag: 

Hizb tag: