Arapça:
وَيَقُولُونَ مَتَىٰ هَٰذَا الْفَتْحُ إِن كُنتُمْ صَادِقِينَ
Çeviriyazı:
veyeḳûlûne metâ hâẕe-lfetḥu in küntüm ṣâdiḳîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Bir de "Ne zaman o fetih, eğer doğru söylüyorsanız?" diyorlar.
Diyanet İşleri:
Doğru söylüyorsanız bildirin bu hüküm ne zaman verilecektir? derler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve derler ki: Doğru söylüyorsanız ne vakit olacak bu fetih?
Şaban Piriş:
Eğer doğru söyleyenlerden iseniz bu hüküm ne zaman gerçekleşecek? diyorlar.
Edip Yüksel:
"O zafer ne zaman gerçekleşecek, doğru sözlüyseniz?" diye meydan okuyorlar.
Ali Bulaç:
Derler ki: "Eğer doğru söylüyor iseniz, şu fetih ne zamanmış?"
Suat Yıldırım:
Bir de: “Eğer iddianızda doğru iseniz bu fetih (zafer veya kesin hüküm) ne zaman? derler.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve diyorlar ki: «Bu feth ne zamandır? Eğer siz doğru sözlü kimseler iseniz (söyleyiniz bakalım!).»
Yaşar Nuri Öztürk:
Bir de soruyorlar: "Eğer doğru sözlülerseniz, bu fetih ne zaman?"
Bekir Sadak:
Allah insanin icine iki kalp koymamistir. Allah, zihar yapmaniz suretiyle eslerinizi, anneleriniz gibi yaratmamistir
İbni Kesir:
Ve derler ki: Doğru söylüyorsanız bu fetih ne zamandır?
Adem Uğur:
Eğer doğru söylüyorsanız, bu fetih (ve hüküm) günü hani ne zaman? derler.
İskender Ali Mihr:
Ve eğer siz sadık(lar)sanız, "
Celal Yıldırım:
Ve diyorlar ki, «eğer doğru sözlülerden iseniz, o (bahsettiğiniz) fetih günü ne zaman ?»
Tefhim ul Kuran:
Derler ki: «Eğer doğru söyleyenler iseniz, şu fetih ne zamanmış?»
Fransızca:
Et ils disent : "A quand cette victoire, si vous êtes véridiques" ?
İspanyolca:
Y dicen: «¿Para cuándo ese fallo, si es verdad lo que decís?»
İtalyanca:
E dicono: «Quando verrà questa vittoria, se siete veridici?»
Almanca:
Und sie sagen: "Wann ist dieser Sieg, solltet ihr wahrhaftig sein?"
Çince:
他们说:这种判决什么时候实现呢?如果你们是说实话的。
Hollandaca:
De ongeloovigen zeggen tot de ware geloovigen: wanneer zal deze beslissing tusschen ons plaats hebben, indien gij de waarheid spreekt?
Rusça:
Они говорят: "Когда же свершится этот суд, если вы говорите правду?"
Somalice:
waxay dhihi waa goorma kala xukunku haddaad run sheegaysaan.
Swahilice:
Wanasema: Ushindi huu ni lini, kama mnasema kweli?
Uygurca:
ئۇلار (يەنى مەككە كۇففارلىرى مەسخىرە قىلىش يۈزىسىدىن): «(بىز بىلەن سىلەرنىڭ ئاراڭلاردا چىقىرىلىدىغان) بۇ ھۆكۈم قاچان ئەمەلگە ئاشىدۇ؟ ئەگەر سىلەر (دەۋايىڭلاردا) راستچىل بولساڭلار (ئېيتىپ بېرىڭلار)» دەيدۇ
Japonca:
かれらは,「もしあなたがたが言うことが真実ならば勝利はいつ来るのですか。」と言う。
Arapça (Ürdün):
«ويقولون» للمؤمنين «متى هذا الفتح» بيننا وبينكم «إن كنتم صادقين».
Hintçe:
और ये लोग कहते है कि अगर तुम लोग सच्चे हो (कि क़यामत आएगी) तो (आख़िर) ये फैसला कब होगा
Tayca:
และพวกเขากล่าวว่า “เมื่อใดเล่าชัยชนะนี้ (จะเกิดขึ้นแก่พวกท่าน) หากพวกท่านเป็นผู้สัตย์จริง
İbranice:
הם אומרים: 'אם אתם אכן אומרים את הצדק, אם כן, מתי יגיע מועדו של פסק הדין הזה
Hırvatça:
I oni govore: "Kad će već jednom ta pobjeda, ako istinu govorite?"
Rumence:
Ei spun: “Când va veni biruinţa aceasta, dacă spuneţi adevărul?”
Transliteration:
Wayaqooloona mata hatha alfathu in kuntum sadiqeena
Türkçe:
Bir de soruyorlar: "Eğer doğru sözlülerseniz, bu fetih ne zaman?"
Sahih International:
And they say, "When will be this conquest, if you should be truthful?"
İngilizce:
They say: "When will this decision be, if ye are telling the truth?"
Azerbaycanca:
Onlar: “Əgər doğru danışanlardansınızsa, (bir xəbər verin görək) bu fəth (Məkkənin fəthi, Bədr vuruşu, yaxud qiyamət günü) nə vaxt olacaqdır? – deyə soruşarlar.
Süleyman Ateş:
Doğru iseniz bu fetih ne zaman? diyorlar.
Diyanet Vakfı:
Eğer doğru söylüyorsanız, bu fetih (ve hüküm) günü hani ne zaman? derler.
Erhan Aktaş:
“Eğer doğru kimselerseniz, bu fetih(1) ne zaman?” diyorlar.
Kral Fahd:
Eğer doğru söylüyorsanız, bu fetih (ve hüküm) günü hani ne zaman? derler.
Hasan Basri Çantay:
Diyorlar ki: «Eğer doğru söyleyiciler iseniz o fetih ne zaman»?
Muhammed Esed:
Ama onlar: "Eğer söylediğiniz doğru ise, bu nihai karar ne zaman verilecek?" diye soruyorlar.
Gültekin Onan:
Derler ki: "
Ali Fikri Yavuz:
Bir de: “- Bu (Mekke) fethi ne zaman, eğer doğru söyliyenlerseniz?” diyorlar.
Portekizce:
E perguntam: Quando chegará essa vitória, se estiverdes certos?
İsveççe:
Men de säger: "När skall det avgörande [ni talar om] falla, om det som ni säger är sant?"
Farsça:
و [مشرکان از روی مسخره به مؤمنان] می گویند: اگر راست می گویید این فتح و پیروزی [که به خود وعده می دهید و به آن دلخوش هستید] کی خواهد بود؟
Kürtçe:
وە(بێ باوەڕانی مەککە بە موسڵمانان) دەڵێن ئەم حوکم و بڕیاردانی قیامەتە، کەی دەبێت ئەگەر ئێوە ڕاستگۆن
Özbekçe:
Улар: «Агар ростгўй бўлсаларингиз, бу фатҳ қачон бўлур?!» дерлар.
Malayca:
Dan mereka bertanya: "Bilakah datangnya hari pembukaan bicara yang dikatakan itu jika betul kamu orang-orang yang benar?"
Arnavutça:
Dhe, ata thonë: “E, kur më fitorja (Dita e Kijametit), nëse thoni të vërtetën?”
Bulgarca:
И казват: “Кога ще бъде това отсъждане, ако говорите истината?”
Sırpça:
И они говоре: „Кад ће већ једном та пресуда, ако истину говорите?“
Çekçe:
A vyptávají se: 'Kdy tedy přijde ono rozhodnutí, jste-li pravdomluvní?'
Urduca:
یہ لوگ کہتے ہیں کہ "یہ فیصلہ کب ہو گا اگر تم سچے ہو؟"
Tacikçe:
Мегӯянд: «Агар рост мегӯед, пирӯзӣ чӣ вақт хоҳад буд?»
Tatarca:
Кәферләр әйтәләр: "Кыямәтнең ачылу көне кайчан була, безгә хәбәр бирегез, әгәр дөрес әйтүчеләрдән булсагыз?"
Endonezyaca:
Dan mereka bertanya: "Bilakah kemenangan itu (datang) jika kamu memang orang-orang yang benar?"
Amharca:
«ከእውነተኞችም እንደሆናችሁ ይህ ፍርድ መቼ ነው?» ይላሉ፡፡
Tamilce:
இன்னும், அவர்கள் கூறுகிறார்கள்: “(முஹம்மதின் தோழர்களே!) நீங்கள் உண்மையாளர்களாக இருந்தால் (எங்களுக்கு தண்டனை உண்டு என்ற) இந்த தீர்ப்பு எப்போது (நிகழும்)?”
Korece:
만일 그대가 진실이라면 언 제 심판이 오느뇨 라고 그들이 물으매
Vietnamca:
(Những kẻ phủ nhận sự Phục Sinh hối thúc sự trừng phạt) nói: “Vậy bao giờ sự trừng phạt này sẽ đến nếu các người nói thật?”
Ayet Linkleri: