Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

22

Sûredeki Ayet No: 

17

Ayet No: 

2612

Sayfa No: 

334

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَالَّذِينَ هَادُوا وَالصَّابِئِينَ وَالنَّصَارَىٰ وَالْمَجُوسَ وَالَّذِينَ أَشْرَكُوا إِنَّ اللَّهَ يَفْصِلُ بَيْنَهُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ ۚ إِنَّ اللَّهَ عَلَىٰ كُلِّ شَيْءٍ شَهِيدٌ

Çeviriyazı: 

inne-lleẕîne âmenû velleẕîne hâdû veṣṣâbi'îne venneṣârâ velmecûse velleẕîne eşrakû. inne-llâhe yefṣilü beynehüm yevme-lḳiyâmeh. inne-llâhe `alâ külli şey'in şehîd.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Şüphesiz o iman edenler, yahudi olanlar, sabiîler (yıldıza tapanlar), hıristiyanlar, ateşe tapanlar ve (Allah'a) eş koşanlar (yok mu?) Allah, kıyamet günü bunların arasını şüphesiz ayıracaktır. Çünkü Allah her şeyi hakkıyla görüp bilendir.

Diyanet İşleri: 

Doğrusu, inananlar ve yahudiler, sabiiler, hıristiyanlar, mecusiler, ortak koşanlar arasında, kıyamet günü Allah kesin hüküm verecektir. Doğrusu Allah herşeye şahiddir.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Şüphe yok ki inananlar ve Yahudi olanlar, Sabiiler, Nasraniler ve Mecusilerle bir de şirk koşan kişiler; şüphe yok ki Allah, kıyamet gününde onların aralarını ayırır; şüphe yok ki Allah, her şeye tanıktır.

Şaban Piriş: 

Şüphesiz Allah, kıyamet günü iman edenlerin, Yahudiler'in, Hıristiyanlar'ın, Mecusiler ve müşriklerin (hüküm vererek) aralarını ayıracaktır. Şüphesiz Allah her şeye şahittir.

Edip Yüksel: 

İnananlar, yahudiler, din değiştirenler, hıristiyanlar, zerdüştiler ve ortak koşanlar... ALLAH diriliş günü aralarında hüküm verecektir. ALLAH her şeye tanıktır.

Ali Bulaç: 

Gerçekten iman edenler, Yahudiler, yıldıza tapanlar (Sabii) Hıristiyanlar, ateşe tapanlar (Mecusi) ve şirk koşanlar; şüphesiz Allah, kıyamet günü aralarını ayıracaktır. Doğrusu Allah, herşeyin üzerinde şahid olandır.

Suat Yıldırım: 

(Kâmil ve makbul şekliyle) iman edenler, Yahudiler, Sâbiîler, Hıristiyanlar, Mecûsiler ve Müşrikler... Allah kıyamet günkü büyük duruşmada onlar arasındaki kesin hükmünü verecektir. Çünkü Allah her şeye hakkıyla şahittir. [2,62; 5,69]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Muhakkak o kimseler ki imân ettiler ve o kimseler ki, Yahudi oldular ve Sabiîler ve Nasrânîler ve Mecûsiler ve şirke düşenler yok mu, muhakkak ki Allah Teâlâ Kıyamet gününde onların aralarını ayıracaktır, şüphe yok ki Allah Teâlâ her şeyi görüp bilendir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

İman edenler, Yahudiler, Sâbiîler, Hıristiyanlar, Mecusîler ve şirke sapanlar arasında Allah, kıyamet günü ayrım yapacaktır. Allah, her şey üzerine Şehîd'dir, tanıktır.

Bekir Sadak: 

Dogrusu Allah, inanip yararli is isleyenleri, iclerinden irmaklar akan cennetlere koyar. Orada altin bilezikler ve inciler takinirlar. Oradaki elbiseleri de ipektendir.

İbni Kesir: 

Muhakkak ki Allah

Adem Uğur: 

Mümin olanlar, yahudi olanlar, sâbiîler, hıristiyanlar, mecûsîler ve müşrik olanlara gelince, muhakkak ki Allah, bunlar arasında kıyamet gününde (ayrı ayrı) hükmünü verir. Çünkü Allah her şeyi hakkıyla bilendir.

İskender Ali Mihr: 

Gerçekten âmenû olan (Allah´a ulaşmayı dileyen) kimseler ile haduların (yahudilerin), sabiinlerin (yıldızlara tapanların), hristiyanların, mecusilerin (ateşe tapanların) ve şirk koşanların (putlara tapanların)

Celal Yıldırım: 

Dosdoğru imân edenler, Yahudîler, Sâbiîler, Hıristiyanlar, Mecûsîler ve Allah´a ortak koşan (putperestler) var ya Allah şüphesiz ki Kıyamet günü bunların arasında (haklıyı, haksızı) ayırıp hükmedecektir. Çünkü gerçekten Allah her şeye şâhiddir.

Tefhim ul Kuran: 

Gerçekten iman edenler, Yahudiler, yıldıza tapan (Sabii) lar, Hristiyanlar, ateşe tapan (Mecusi) lar ve şirk koşanlar

Fransızca: 

Certes, ceux qui ont cru, les Juifs, les Sabéens [ils adorateurs des étoiles], les Nazaréens, les Mages et ceux qui donnent à Allah des associés, Allah tranchera entre eux le jour de Jugement, car Allah est certes témoin de toute chose.

İspanyolca: 

El día de la Resurrección, Alá fallará acerca de los creyentes, los judíos, los sabeos, los cristianos, los zoroastrianos y los asociadores. Alá es testigo de todo.

İtalyanca: 

E certamente, nel Giorno della Resurrezione, Allah giudicherà tra coloro che hanno creduto, i giudei, i sabei, i cristiani, i magi e coloro che attribuiscono associati ad Allah. In verità Allah è testimone di ogni cosa.

Almanca: 

Gewiß, diejenigen, die den Iman bekundet haben, diejenigen, die Juden wurden, die Sabia , die Nazarener, die Madschus und diejenigen, die Schirk betrieben haben, ALLAH richtet zweifelsohne zwischen ihnen am Tag der Auferstehung. Gewiß, ALLAH ist über alles Zeuge.

Çince: 

信道者、犹太教徒、拜星教徒、基督教徒、拜火教徒,以及以物配主者,复活日真主必定要为他们判决,真主确是万物的见证。

Hollandaca: 

Wat de ware geloovigen betreft, en de Joden, de Sabbeïsten, de Christenen, de Magiërs en de afgodendienaars, waarlijk God zal op den dag der opstanding tusschen hen richten; want God is getuige van alle dingen.

Rusça: 

В День воскресения Аллах рассудит между верующими, исповедующими иудаизм, сабиями, христианами, огнепоклонниками и многобожниками. Воистину, Аллах является Свидетелем всякой вещи.

Somalice: 

Kuwa Rumeeyey (Xaqa) iyo Kuwa Yuhuudoobay iyo Saabi'inta (Xiddigaha Caabuda) iyo Nasaarada iyo Majuusiga iyo Mushrikiinta Eebaa kala bixin Dhexdooda Maalinta Qiyaame, Eebana wax kasta wuu Arkaa.

Swahilice: 

Hakika walio amini, na ambao ni Mayahudi na Wasabai na Wakristo na Majusi na wale walio shiriki - hakika Mwenyezi Mungu atawapambanua baina yao Siku ya Kiyama. Hakika Mwenyezi Mungu ni Shahidi wa kila kitu.

Uygurca: 

مۆمىنلەر، يەھۇدىيلار، يۇلتۇزلارغا چوقۇنغۇچىلار، ناسارالار، مەجۇسىيلەر (يەنى ئاتەشپەرەسلەر) ۋە مۇشرىكلار ئۈچۈن قىيامەت كۈنى اﷲ ھەقىقەتەن ھۆكۈم چىقىرىدۇ، (يەنى اﷲ تائالا مۆمىنلەر بىلەن مەزكۇر بەش پىرقە ئارىسىدا توغرا ھۆكۈم چىقىرىپ، مۆمىنلەرنى جەننەتكە، كۇففارلارنى دوزاخقا كىرگۈزىدۇ)، اﷲ ھەقىقەتەن ھەممە نەرسىنى كۆرۈپ تۇرغۇچىدۇر

Japonca: 

本当に(クルアーンを)信じる者,ユダヤ教を奉じる者またサービア教徒,キリスト教徒,拝火教徒そして偶像信者たち,アッラーは審判の日に,かれらを裁決なされる。本当にアッラーは凡てのことの立証者であられる。

Arapça (Ürdün): 

«إن الذين آمنوا والذين هادوا» هم اليهود «والصابئين» طائفة منهم «والنصارى والمجوس والذين أشركوا إن الله يفصل بينهم يوم القيامة» بإدخال المؤمنين الجنة وإدخال غيرهم النار «إن الله على كل شيء» من عملهم «شهيد» عالم به علم مشاهدة

Hintçe: 

इसमें शक नहीं कि जिन लोगों ने ईमान कुबूल किया (मुसलमान) और यहूदी और लामज़हब लोग और ईसाई और मजूसी (आतिशपरस्त) और मुशरेकीन (कुफ्फ़ार) यक़ीनन खुदा उन लोगों के दरमियान क़यामत के दिन (ठीक ठीक) फ़ैसला कर देगा इसमें शक नहीं कि खुदा हर चीज़ को देख रहा है

Tayca: 

แท้จริงบรรดาผู้ศรัทธา และบรรดาชาวยิว และพวกศอบิอีน และพวกนะศอรอ และพวกบูชาไฟ และบรรดาผู้ตั้งภาคี แท้จริงอัลลอฮ์จะทรงตัดสินใจในระหว่างพวกเขาในวันกิยามะฮ์ แท้จริงอัลลอฮ์ทรงเป็นพยานต่อทุกสิ่ง

İbranice: 

הן, אלה אשר האמינו ,ואלה אשר התייהדו, וא- צאבאין (מממלכת שבא,) והנוצרים, והאמגושים, והמשתפים, יפסוק אלוהים ביניהם ביום תחיית-המתים. הן אלוהים עד לכל דבר

Hırvatça: 

Zaista će onima koji vjeruju, jevrejima, sabijcima, kršćanima, poklonicima vatre i višebošcima, zaista će im Allah presuditi na Kijametskom danu. Allah je, zaista, svemu svjedok.

Rumence: 

Pentru cei care cred, cei care sunt evrei, sabeeni, nazareeni, magi şi închinători la idoli, Dumnezeu va hotărî între ei în Ziua Învierii. Dumnezeu asupra tuturor este Martor.

Transliteration: 

Inna allatheena amanoo waallatheena hadoo waalssabieena waalnnasara waalmajoosa waallatheena ashrakoo inna Allaha yafsilu baynahum yawma alqiyamati inna Allaha AAala kulli shayin shaheedun

Türkçe: 

İman edenler, Yahudiler, Sâbiîler, Hıristiyanlar, Mecusîler ve şirke sapanlar arasında Allah, kıyamet günü ayrım yapacaktır. Allah, her şey üzerine Şehîd'dir, tanıktır.

Sahih International: 

Indeed, those who have believed and those who were Jews and the Sabeans and the Christians and the Magians and those who associated with Allah - Allah will judge between them on the Day of Resurrection. Indeed Allah is, over all things, Witness.

İngilizce: 

Those who believe (in the Qur'an), those who follow the Jewish (scriptures), and the Sabians, Christians, Magians, and Polytheists,- Allah will judge between them on the Day of Judgment: for Allah is witness of all things.

Azerbaycanca: 

Həqiqətən, Allah iman gətirənlər (müsəlmanlar), yəhudilər, sabiilər (ulduzpərəstlər), xaçpərəstlər, atəşpərəstlər və müşriklər arasında qiyamət günü (haqq ilə batili ayırd edərək) hökmünü verəcəkdir. Şübhəsiz ki, Allah hər şeyə şahiddir! (Onların nə etdiklərini və nəyə layiq olduqlarını çox gözəl bilir!)

Süleyman Ateş: 

İnananlar, yahudiler, sabiiler, hırıstiyanlar, mecusiler ve (Allah'a) ortak koşanlar... Allah, kıyamet günü bunlar arasında hüküm verecek(haklıyı haksızı ortaya çıkaracak)tır. Şüphesiz Allah, her şeye şahidtir!

Diyanet Vakfı: 

Mümin olanlar, yahudi olanlar, sabiiler, hıristiyanlar, mecusiler ve müşrik olanlara gelince, muhakkak ki Allah, bunlar arasında kıyamet gününde (ayrı ayrı) hükmünü verir. Çünkü Allah her şeyi hakkıyla bilendir.

Erhan Aktaş: 

Allah; Îmân Edenler, Yahudiler, Sâbiîler,(1) Nesârâ,(2) Mecûsîler ve Müşrik olanların Kıyâmet günü aralarını ayıracaktır.(3) Allah, her şeye tanıktır.

Kral Fahd: 

Mümin olanlar, yahudi olanlar, sâbiîler, hıristiyanlar, mecûsîler ve müşrik olanlara gelince, muhakkak ki Allah, bunlar arasında kıyamet gününde (ayrı ayrı) hükmünü verir. Çünkü Allah her şeye şahittir (her şeyi hakkıyla bilendir.)

Hasan Basri Çantay: 

O îman edenler, o Yahudiler, o Sabaiîler, o Nasraanîler, o Mecûsîler, o (Allaha) eş koşanlar (yok mu?) Allah kıyamet günü (bütün) bunların aralarını mutlakaa ayıracakdır. Çünkü Allah her şey´i hakkıyle görüb bilendir.

Muhammed Esed: 

Gerçek şu ki, (bu ilahi öğretiye) inananlar, Yahudi inancına bağlı olanlar ve Sabiiler, Hristiyanlar ve Mecusiler ve bir de, Allah´tan başka varlıklara tanrısal nitelikler yakıştıranlar arasındaki hükmü Kıyamet Günü Allah verecektir: çünkü Allah her şeye tanıktır.

Gültekin Onan: 

Gerçekten inananlar, Yahudiler, Sabiiler, Hristiyanlar, Mecusiler ve şirk koşanlar

Ali Fikri Yavuz: 

O iman edenler, o yahudiler, o yıldızlara tapanlar, o hristiyanlar, o ateşe tapanlar, o Allah’a ortak koşanlar (var ya), muhakkak ki Allah, kıyamet günü, aralarında hükmünü verecek, hak ve bâtılı ayıracaktır. Çünkü Allah, her şeye şahid bulunuyor.

Portekizce: 

Quanto aos fiéis, judeus, sabeus, cristão, masdeístas ou idólatras, certamente Deus os julgará a todos no Dia daRessurreição, porque Deus é Testemunha de todas as coisas.

İsveççe: 

Gud skall på Uppståndelsens dag döma mellan dem som tror [på vad som har uppenbarats med denna Skrift] och dem som bekänner den judiska tron och sabierna och de kristna och parserna och dem som sätter medhjälpare vid Guds sida. Gud är vittne till allt som sker.

Farsça: 

همانا آنان که ایمان آوردند و آنان که یهودی اند و صابئان و نصاری و می وس و کسانی که شرک ورزیده اند، حتماً خدا روز قیامت میانشان داوری می کند [تا گرویدگان به حق از آلودگان به باطل جدا شوند و حق پیشگان به بهشت و باطل گرایان به دوزخ درآیند]؛ بی تردید خدا بر همه چیز گواه است.

Kürtçe: 

بەڕاستی کەسانێک کەبڕوایان ھێناوە و کەسانێک کە بوون بەجولەکە و ئەستێرە (یا فریشتە) پەرستەکان و گاورەکان (نەسرانیەکان) و ئاگر پەرستەکان (زەردەشتی یەکان) و ئەوانەی ھاوبەشیان بۆ خوا دانا بێگومان خوا بڕیار دەدا لەنێوانیاندا (جیایان دەکاتەوە لەیەکتر کۆمەڵێک بۆ بەھەشت وکۆمەڵێکی تریان بۆ دۆزەخ) لەڕۆژی دواییدا بەڕاستی خوا بەسەر ھەموو شتێکدا ئاگادارە

Özbekçe: 

Албатта, Аллоҳ қиёмат куни иймон келтирганлар, яҳудий бўлганлар, собиийлар, насоролар, мажусийлар ва ширк келтирганлар орасида Ўзи ажрим қилур. Албатта, Аллоҳ ҳар бир нарсага шоҳиддир.

Malayca: 

Bahawasanya orang-orang yang beriman, dan orang-orang Yahudi, dan orang-orang Saabiein, dan orang-orang Nasrani, dan orang-orang Majusi, serta orang-orang Musyrik, sesungguhnya Allah akan memutuskan hukumNya di antara mereka pada hari kiamat, kerana sesungguhnya Allah sentiasa Memerhati dan Menyaksikan tiap-tiap sesuatu.

Arnavutça: 

Me të vërtetë, ata që kanë besuar, dhe Hebrënjtë, Sabi’inët, të krishterët, Mexhust (adhuruesit e zjarrit) dhe ata që i bëjnë shok Atij, do t’i gjykojë drejtë Perëndia – në mes tyre, në Ditën e Kijametit. Me të vërtetë, Perëndia është dëshmitar për çdo gjë.

Bulgarca: 

Между вярващите и юдеите, и сабеите, и християните, и магите, и съдружаващите наистина Аллах ще отсъди в Деня на възкресението. Аллах на всяко нещо е свидетел.

Sırpça: 

Аллах ће, заиста, на Судњем дану да одвоји вернике од Јевреја, Сабијаца, хришћана, поклоника ватре и многобожаца. Аллах је, заиста, свему сведок.

Çekçe: 

A věru ti, kdož uvěřili a ti, kdož vyznávají židovství, sabejci, křesťané a zoroastrovci a ti, kdo k Bohu přidružují, zjistí, že Bůh mezi nimi rozliší v den zmrtvýchvstání, neboť Bůh svědkem je všech věcí.

Urduca: 

جو لوگ ایمان لائے، اور جو یہودی ہوئے، اور صابئی، اور نصاریٰ، اور مجوس، اور جن لوگوں نے شرک کیا، ان سب کے درمیان اللہ قیامت کے روز فیصلہ کر دے گا، ہر چیز اللہ کی نظر میں ہے

Tacikçe: 

Худо миёни онон, ки имон овардаанд ва онон, ки дини яҳуд ё собион ё насоро ё маҷус ихтиёр кардаанд ва онон, ки мушрик шудаанд, дар рӯзи қиёмат ҳукм мекунад. Зеро Ӯ бар дар коре шоҳид аст!

Tatarca: 

Дөреслектә иманлы мөэминнәр, яһудиләр, йолдызларга табынучылар, насараләр, төрле нәрсәгә табынучылар һәм ислам динендә булып та мөшрик булган кешеләр, Аллаһ аларны кыямәт көнендә, әлбәттә аерыр, һәркайсына тиешле җәза бирмәк өчен. Аллаһ һәрнәрсәне күрүче вә белүче.

Endonezyaca: 

Sesungguhnya orang-orang yang beriman, orang-orang Yahudi, orang-orang Shaabi-iin orang-orang Nasrani, orang-orang Majusi dan orang-orang musyrik, Allah akan memberi keputusan di antara mereka pada hari kiamat. Sesungguhnya Allah menyaksikan segala sesuatu.

Amharca: 

እነዚያ ያመኑት፣ እነዚያም ይሁዳውያን የሆኑ፣ ሳቢያኖችም፣ ክርስቲያኖችም፣ መጁሶችም እነዚያም (ጣዖታትን በአላህ) ያጋሩ አላህ በትንሣኤ ቀን በመካከላቸው በፍርድ ይለያል፡፡ አላህ በነገሩ ሁሉ ላይ በእርግጥ ዐዋቂ ነውና፡፡

Tamilce: 

நிச்சயமாக நம்பிக்கை கொண்டவர்கள், கிறித்தவர்கள், ஸாபியீன்கள், யூதர்கள், மஜூஸிகள் இன்னும், இணைவைத்தவர்கள் (ஆகிய) இவர்களுக்கு மத்தியில் மறுமைநாளில் நிச்சயமாக அல்லாஹ் தீர்ப்பளிப்பான். நிச்சயமாக அல்லாஹ் (இவர்களின் செயல்கள்) எல்லாவற்றின் மீதும் சாட்சியாளன் ஆவான். (அவனுக்கு எதுவும் மறைந்ததல்ல).

Korece: 

믿는 자들과 유대인들과 사비이인들과 기독교인들과 마 주스인들과 불신자들이 있나니 실로 하나님께서는 심판의 날 그 들을 분리하나니 하나님께서는 모 든 것을 지켜보고 계심이라

Vietnamca: 

Những người có đức tin, những người Do Thái, những người Sabian, những người Thiên Chúa, những tín đồ Bái Hỏa giáo và những người thờ đa thần, vào Ngày Phục Sinh, chắc chắn Allah sẽ phân xét giữa họ. Quả thật, Allah là Đấng chứng giám tất cả mọi sự việc.

Rubu tag: 

Hizb tag: