Arapça:
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ يَا أَيُّهَا النَّاسُ اتَّقُوا رَبَّكُمْ ۚ إِنَّ زَلْزَلَةَ السَّاعَةِ شَيْءٌ عَظِيمٌ
Çeviriyazı:
yâ eyyühe-nnâsü-tteḳû rabbeküm. inne zelzelete-ssâ`ati şey'ün `ażîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Ey İnsanlar! Rabbinizden sakının; şüphesiz o kıyamet gününün sarsıntısı çok büyük bir şeydir.
Diyanet İşleri:
Ey insanlar! Rabbinizden sakının; doğrusu kıyamet gününün sarsıntısı büyük şeydir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ey insanlar, çekinin Rabbinizden, şüphe yok ki kıyametin sarsıntısı, pek büyük birşeydir.
Şaban Piriş:
Ey İnsanlar! Rabbinizden sakının/takvalı olun. Gerçekten kıyamet sarsıntısı büyük bir şeydir.
Edip Yüksel:
Ey halk, Rabbinize saygı gösteriniz, çünkü Saatin (dünyanın sonunun) depremi korkunç bir şeydir.
Ali Bulaç:
Ey insanlar, Rabbinizden korkup-sakının, çünkü kıyamet saatinin sarsıntısı büyük bir şeydir.
Suat Yıldırım:
Ey İnsanlar! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Gerçekten kıyamet saatinin depremi müthiş bir olaydır! [99,1-2; 69,14-15; 56,4,6; 33,11]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ey insanlar! Rabbinizden korkunuz. Şüphe yok ki, Kıyametin zelzelesi, pek büyük bir şeydir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Ey insanlar! Rabbinizden korkun! Çünkü kıyamet saatinin zelzelesi gerçekten çok büyük bir şeydir.
Bekir Sadak:
22:6
İbni Kesir:
Ey insanlar
Adem Uğur:
Ey insanlar! Rabbinizden korkun! Çünkü kıyamet vaktinin depremi müthiş bir şeydir!
İskender Ali Mihr:
Ey insanlar! Rabbinize karşı takva sahibi olun. O saatin (kıyâmetin) zelzelesi (şiddetli sarsıntısı), muhakkak ki çok büyük bir şeydir.
Celal Yıldırım:
Ey insanlar! Rabbınızın (değişmiyen kanunlarına, hayatınızı düzene sokan sünnetine uyun), O´nu dinlemezlikten sakının. Şüphesiz ki Kıyamet sarsıntısı büyük bir olaydır.
Tefhim ul Kuran:
Ey insanlar, Rabbinizden korkup sakının, çünkü kıyamet saatinin sarsıntısı büyük bir şeydir.
Fransızca:
ô hommes ! Craignez votre Seigneur. Le séisme [qui précédera] l'Heure est une chose terrible .
İspanyolca:
¡Hombres! ¡Temed a vuestro Señor! El terremoto de la Hora será algo terrible.
İtalyanca:
O uomini, temete il vostro Signore. Il sisma dell'Ora sarà cosa terribile.
Almanca:
Ihr Menschen! Handelt Taqwa gemäß eurem HERRN gegenüber! Gewiß, das Beben der Stunde ist eine gewaltige Sache.
Çince:
众人啊!你们应当敬畏你们的主,复活时的地震,确是一件大事。
Hollandaca:
O menschen! vreest uwen Heer. Waarlijk, de schok van het laatste uur zal een vreeselijke zaak wezen.
Rusça:
О люди! Бойтесь вашего Господа! Воистину, сотрясение Часа является ужасным событием.
Somalice:
Dadaw ka Dhawrsada Eebihiin Maxaayeelay Gilgilashada Saacadda (Qiyaame) waa wax wayn (Daran).
Swahilice:
Enyi watu! Mcheni Mola wenu Mlezi. Hakika tetemeko la Saa (ya Kiyama) ni jambo kuu.
Uygurca:
ئى ئىنسانلار! پەرۋەردىگارىڭلاردىن (يەنى ئازابىدىن) قورقۇڭلار، قىيامەتنىڭ زىلزىلىسى ھەقىقەتەن چوڭ ئىشتۇر
Japonca:
人びとよ,あなたがたの主を畏れなさい。(審判の)時の震動は,全く一重大事である。
Arapça (Ürdün):
«يا أيها الناس» أي أهل مكة وغيرهم «اتقوا ربكم» أي عقابه بأن تطيعوه «إنَّ زلزلة الساعة» أي الحركة الشديدة للأرض التي يكون بعدها طلوع الشمس من مغربها الذي هو قرب الساعة «شيء عظيم» في إزعاج الناس الذي هو نوع من العقاب.
Hintçe:
ऐ लोगों अपने परवरदिगार से डरते रहो (क्योंकि) क़यामत का ज़लज़ला (कोई मामूली नहीं) एक बड़ी (सख्त) चीज़ है
Tayca:
โอ้ มหาชนเอ๋ย ! พวกเจ้าจงยำเกรง พระเจ้าของพวกเจ้าเถิด เพราะแท้จริง การสั่นสะเทือนของวันอวสานนั้น เป็นสิ่งที่ร้ายแรงยิ่งนัก
İbranice:
הוי, האנשים! יראו מריבונכם, כי רעידת השעה (יום הדין) היא דבר אדיר
Hırvatça:
O ljudi, bojte se Gospodara svoga! Zaista je potres Časa kijametskog nešto veliko!
Rumence:
Voi, oameni! Temeţi-vă de Domnul vostru! Cutremurul Ceasului va fi un lucru groaznic!
Transliteration:
Ya ayyuha alnnasu ittaqoo rabbakum inna zalzalata alssaAAati shayon AAatheemun
Türkçe:
Ey insanlar! Rabbinizden korkun! Çünkü kıyamet saatinin zelzelesi gerçekten çok büyük bir şeydir.
Sahih International:
O mankind, fear your Lord. Indeed, the convulsion of the [final] Hour is a terrible thing.
İngilizce:
O mankind! fear your Lord! for the convulsion of the Hour (of Judgment) will be a thing terrible!
Azerbaycanca:
Ey insanlar! Rəbbinizdən qorxun. (Allahın əzabından qorxub pis əməllərdən çəkinin, yalnız Ona ibadət və itaət edin). Həqiqətən, qiyamət gününün (axır saatın) zəlzələsi dəhşətli şeydir!
Süleyman Ateş:
Ey insanlar, Rabbinizden korkun, çünkü (Duruşma) sa'ati(ni)n depremi, cidden korkunç bir şeydir.
Diyanet Vakfı:
Ey insanlar! Rabbinizden korkun! Çünkü kıyamet vaktinin depremi müthiş bir şeydir!
Erhan Aktaş:
Ey İnsanlar! Rabb’inize karşı takvâ(1) sahibi olun. Kuşkusuz, o Sâ’at’in(2) şiddetli sarsıntısı çok büyük bir şeydir.
Kral Fahd:
Ey insanlar! Rabbinizden korkun! Çünkü kıyamet vaktinin depremi müthiş bir şeydir!
Hasan Basri Çantay:
Ey insanlar, Rabbiniz (in azabın) dan sakının. Çünkü o saatin zelzelesi büyük bir şeydir.
Muhammed Esed:
Ey İnsanlar! Rabbinize karşı sorumluluk bilinci taşıyın; çünkü, Son Saat´in sarsıntısı, gerçekten korkunç olacak!
Gültekin Onan:
Ey insanlar, rabbinizden korkup sakının, çünkü kıyamet saatinin sarsıntısı büyük bir şeydir.
Ali Fikri Yavuz:
Ey insanlar! Rabbinizden korkun (azabından sakınınız da O’na ibadet edin). Şüphe yok ki, o kıyamet sarsıntısı çok büyük bir şeydir, korkunçtur.
Portekizce:
Ó humanos, temei a vosso Senhor, porque a convulsão da Hora será logo terrível.
İsveççe:
MÄNNISKOR! Frukta er Herre! Den Yttersta stundens omskakande händelser kommer att bli en svår [prövning]!
Farsça:
ای مردم! از پروردگارتان پروا کنید، بی تردید زلزله قیامت، واقعه ای بزرگ است.
Kürtçe:
ئەی خەڵکینە بترسن لە (سزای) پەروەردگارتان چونکە بەڕاستی بوومەلەرزەی قیامەت ھەستان شتێکی زۆر گەورەیە، کارەساتێکی سامناکە
Özbekçe:
Эй одамлар! Роббингиздан қўрқинг! Албатта, (қиёмат) соати зилзиласи улкан нарсадир.
Malayca:
Wahai umat manusia, bertaqwalah kepada Tuhan kamu! Sesungguhnya gempa hari kiamat itu suatu perkara yang amat besar.
Arnavutça:
O njerëz, druajuni (dënimit) Zotit tuaj! Me të vërtetë, dridhja e Ditës së Kijametit, është ngjarje e madhe!
Bulgarca:
О, хора, бойте се от вашия Господ! Сътресението в Часа е нещо ужасно.
Sırpça:
О људи, Господара свог се бојте! Заиста ће потрес, кад Смак света наступи, велики догађај бити!
Çekçe:
Lidé, bojte se Pána svého, neboť otřesy Hodiny budou věcí nesmírnou.
Urduca:
لوگو، اپنے رب کے غضب سے بچو، حقیقت یہ ہے کہ قیامت کا زلزلہ بڑی (ہولناک) چیز ہے
Tacikçe:
Эй мардум, аз Парвардигоратон битарсед, ки зилзилаи қиёмат ҳодисаи бузургест!
Tatarca:
Ий кешеләр, Раббыгыздан куркыгыз, Аңа гөнаһлы булудан сакланыгыз! Дөреслектә кыямәт зәлзәләсе олугъ куркыныч эштер.
Endonezyaca:
Hai manusia, bertakwalah kepada Tuhanmu; sesungguhnya kegoncangan hari kiamat itu adalah suatu kejadian yang sangat besar (dahsyat).
Amharca:
እናንተ ሰዎች ሆይ! ጌታችሁን ፍሩ የሰዓቲቱ እንቅጥቃጤ በጣም ከባድ ነገር ነውና፡፡
Tamilce:
மக்களுக்கு அவர்களின் விசாரணை (நாள்) நெருங்கி வருகிறது. அவர்களோ மறதியில் இருக்கிறார்கள், (நமது எச்சரிக்கையை) புறக்கணிக்கிறார்கள்.
Korece:
사람들이여 주님을 두려워하라 실로 심판의 날의 지진은 무 서우니라
Vietnamca:
Hỡi nhân loại! Các ngươi hãy ngoan đạo đối với Thượng Đế của các ngươi bởi lẽ cơn chấn động của Giờ Tận Thế sẽ là một điều kinh hoàng vô cùng khủng khiếp.
Ayet Linkleri: