Arapça:
سُبْحَانَهُ وَتَعَالَىٰ عَمَّا يَقُولُونَ عُلُوًّا كَبِيرًا
Çeviriyazı:
sübḥânehû vete`âlâ `ammâ yeḳûlûne `ulüvven kebîrâ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Allah, onların dediklerinden çok münezzeh ve çok yüksek, hem pek büyük bir yükseklikle yücedir.
Diyanet İşleri:
O, onların söylediklerinden Münezzeh'tir, Yüce'dir, Ulu'dur.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Halbuki o, onların söylediklerinden tamamıyla münezzehtir, tamamıyla yücedir, büyüktür.
Şaban Piriş:
O, onların dediklerinden münezzeh, üstün ve çok uludur.
Edip Yüksel:
O, onların dediklerinden uzaktır ve çok yücedir.
Ali Bulaç:
O, onların dediklerinden münezzeh, Yüce ve büyük bir yükseklikle yüksektir.
Suat Yıldırım:
Allah onların, iddialarından münezzehtir, son derece yücedir, uludur.
Ömer Nasuhi Bilmen:
O (Allah-u Azîmüşşan) onların dediklerinden çok münezzehtir, mütealîdir. Ve son derece yücedir, büyüktür.
Yaşar Nuri Öztürk:
O hep tespih edilen, onların söylediklerinden çok uzak ve çok yüksek; hem de ölçüye sığmayacak kadar yüksek...
Bekir Sadak:
Sana nasil misaller verdiklerine bir bak! Bu yuzden sapmislardir, artik bir yol da bulamamaktadirlar.
İbni Kesir:
Onların söylediklerinden O, münezzehtir, yücedir ve uludur.
Adem Uğur:
Allah, onların söyledikleri şeylerden münezzehtir
İskender Ali Mihr:
O (Allah), onların söylediklerinden Sübhan´dır (münezzehtir) ve Üstün´dür, Yüce´dir, Büyük´tür.
Celal Yıldırım:
Münezzeh ve çok yüce olan Allah onların dediklerinden hem çok yüce, hem çok büyüktür.
Tefhim ul Kuran:
O, onların dediklerinden münezzeh, yüce ve büyük bir yükseklikle yüksektir.
Fransızca:
Pureté à Lui ! Il est plus haut et infiniment au-dessus de ce qu'ils disent !
İspanyolca:
¡Gloria a Él! ¡Está por encima de lo que dicen!»
İtalyanca:
Gloria a Lui: Egli è ben più alto di quello che dicono.
Almanca:
Gepriesen-erhaben und erhaben ist ER in unermeßlicher Erhabenheit über das, was sie sagen.
Çince:
赞颂真主,超绝万物,他绝然超乎他们所说的!
Hollandaca:
God behoede; en ver, zeer ver zij het van hem, wat zij uitspreken!
Rusça:
Пречист Он и премного выше того, что они говорят.
Somalice:
Eebaa ka Nasahan Kana Sarreeya waxay sheegi sarrayn wayn.
Swahilice:
Subhanahu Wa Taa'la, Ametakasika na Ametukuka juu kabisa na hayo wanayo yasema.
Uygurca:
اﷲ پاكتۇر، ئۇلارنىڭ بوھتان سۆزلىرىدىن يۈكسەك دەرىجىدە ئالىيدۇر
Japonca:
かれに讃えあれ,かれはかれらが唱えるものの上に高くおられる。崇高にして偉大な御方であられる。
Arapça (Ürdün):
«سبحانه» تنزيها له «وتعالى عما يقولون» من الشركاء «علوا كبيرا».
Hintçe:
जो बेहूदा बातें ये लोग (ख़ुदा की निस्बत) कहा करते हैं वह उनसे बहुत बढ़के पाक व पाकीज़ा और बरतर है
Tayca:
มหาบริสุทธิ์แห่งพระองค์ และพระองค์ทรงสูงส่งเหนือจากที่พวกเขากล่าว ทรงสูงส่งอย่างใหญ่หลวง
İbranice:
ישתבח ויתעלה מעל כל אשר הם אומרים
Hırvatça:
Slavljen je On i visinom velikom uzvišen naspram onoga što oni govore!
Rumence:
Mărire Lui şi înălţare! El este mult prea înalt faţă de ceea ce spun!
Transliteration:
Subhanahu wataAAala AAamma yaqooloona AAuluwwan kabeeran
Türkçe:
O hep tespih edilen, onların söylediklerinden çok uzak ve çok yüksek; hem de ölçüye sığmayacak kadar yüksek...
Sahih International:
Exalted is He and high above what they say by great sublimity.
İngilizce:
Glory to Him! He is high above all that they say!- Exalted and Great (beyond measure)!
Azerbaycanca:
Allah onların dediklərindən çox uca (pak) və çox yüksəkdir!
Süleyman Ateş:
Haşa, O, onların dediklerinden çok yücedir, uludur.
Diyanet Vakfı:
Allah, onların söyledikleri şeylerden münezzehtir; son derece yücedir ve uludur.
Erhan Aktaş:
Allah, onların iddialarından Münezzeh’tir(1) ve Yücedir.
Kral Fahd:
Allah, onların söyledikleri şeylerden münezzehtir; son derece yücedir ve uludur.
Hasan Basri Çantay:
O, bunların söylemekde oldukları şeylerden tamâmiyle münezzehdir, yücedir, büyükdür.
Muhammed Esed:
Kudret ve egemenliğinde eksiksiz ve kusursuzdur O; ve yücelikte, ululukta onların söyleyegeldiklerinden sonsuza kadar ötede, sonsuza kadar aşkındır!
Gültekin Onan:
O, onların dediklerinden münezzeh, yüce ve büyük bir yükseklikle yüksektir.
Ali Fikri Yavuz:
Allah, onların söyledikleri şeylerden çok büyük bir yükseklikle münezzehtir.
Portekizce:
Glorificado e sublimemente exaltado seja Ele, por tudo quanto blasfemam!
İsveççe:
Stor är Han i Sin härlighet, högt upphöjd över allt vad [människor] påstår!
Farsça:
او از آنچه می گویند، منزّه و بسیار برتر و والاتر است.
Kürtçe:
پاک و بێگەرد و بەرز و بڵندە ئەو (خوایە) لەوەی ئەو (بت پەرستانە) دەیڵێن (دەربارەی خوا) زۆر بەرز و بڵند ترە
Özbekçe:
У зот улар айтаётган нарсадан пок ва ниҳоятда олийдир.
Malayca:
Maha Sucilah Allah dan tertinggilah Ia setinggi-tingginya, jauh dari apa yang mereka katakan itu.
Arnavutça:
Qoftë i pastër dhe i lartësuar nga ajo që thonë ata – me lartësi të madhe!
Bulgarca:
Пречист е Той и е много високо, превисоко над онова, което говорят!
Sırpça:
Слављен нека је Он и врло високо изнад оног што они говоре!
Çekçe:
Sláva Jemu - a oč vznešenější je On než to, co o něm říkají, povýšením velikým!'
Urduca:
پاک ہے وہ اور بہت بالا و برتر ہے اُن باتوں سے جو یہ لوگ کہہ رہے ہیں
Tacikçe:
Ӯ пок аст ва аз он чӣ дар борааш мегӯянд, бартару болотар аст.
Tatarca:
Мөшрикләр әйткән сүздән Аллаһу тәгалә бик тә пакь вә алар тиңләгән дәрәҗәдән бик олугъ дәрәҗә бөектер.
Endonezyaca:
Maha Suci dan Maha Tinggi Dia dari apa yang mereka katakan dengan ketinggian yang sebesar-besarnya.
Amharca:
ጥራት ይገባው፡፡ ከሚሉትም ነገር ሁሉ ከፍ ያለን ልቅና ላቀ፡፡
Tamilce:
அவன் மிகப் பரிசுத்தமானவன். இன்னும், இவர்கள் கூறுவதை விட்டு அவன் மிக மிக உயர்ந்தவன்.
Korece:
그분에게 영광이 있으소서 그리고 그분은 그들이 말하는 모 든것 위에 크고 높이 계시소서
Vietnamca:
Vinh quang và trong sạch thay Ngài, Ngài tối cao và vĩ đại vượt xa những điều họ nói.
Ayet Linkleri: