Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

11

Sûredeki Ayet No: 

98

Ayet No: 

1571

Sayfa No: 

233

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

يَقْدُمُ قَوْمَهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ فَأَوْرَدَهُمُ النَّارَ ۖ وَبِئْسَ الْوِرْدُ الْمَوْرُودُ

Çeviriyazı: 

yaḳdümü ḳavmehû yevme-lḳiyâmeti feevradehümü-nnâr. vebi'se-lvirdü-lmevrûd.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Kıyamet günü, kavminin önüne düşer. Artık o bunları ateşe götürmüştür. O varılan yer, ne kötü bir yerdir.

Diyanet İşleri: 

Firavun, kıyamet gününde milletine öncülük eder, onları cehenneme götürür. Gittikleri yer ne kötü yerdir!

Abdulbakî Gölpınarlı: 

O, kıyamet günü de kavminin önüne düşecektir ve artık onları ateşe götürmüş, gitmiştir ve vardıkları yer, ne de kötü yerdir.

Şaban Piriş: 

(Firavun), Kıyamet günü halkına öncülük eder. Onları ateşe götürür. Gittikleri yer ne kötü yerdir.

Edip Yüksel: 

Diriliş gününde halkına öncülük edip onları ateşe sokacaktır. Girdikleri yer ne kötü bir mekandır!

Ali Bulaç: 

O, kıyamet günü kavminin önderliğine geçer, böylece onları ateşe götürmüş olur. Sonunda vardıkları yer, ne kötü bir yerdir..

Suat Yıldırım: 

O, kıyamet günü halkının önüne düşecek, onları ateşe götürecektir. Vardıkları o yer ne fena bir yerdir! [7,38; 33,67]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Kıyamet gününde kavminin önüne düşer. Derken onları ateşe götürmüş olur. Ve ne fena bir sudur, o varılmış olan su.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Kıyamet günü kavmine önderlik eder. İşte onları suya götürür gibi ateşe götürdü. Ne kötü varış yeridir o götürüldükleri yer!

Bekir Sadak: 

Ahiretin azabindan korkanlara, bunda, hic suphesiz ibret vardir. Bu, insanlarin toplanacagi gundur

İbni Kesir: 

O, kıyamet gününde kavmine öncülük eder ve onları ateşe götürür. Ne kötü yerdir onların gittikleri yer.

Adem Uğur: 

Firavun, kıyamet gününde kavminin önüne düşecek ve onları (çekip) ateşe götürecektir. Varacakları yer ne kötü yerdir!

İskender Ali Mihr: 

(Firavun), kıyâmet günü kavminin önüne geçerek böylece onları ateşe götürecek. Ve girilen yer (ne) kötü bir yerdir.

Celal Yıldırım: 

Fir´avn Kıyamet günü kavminin önüne düşer de onları (suya götürür gibi) ateşe götürür. Varacakları yer ne kötü yerdir.

Tefhim ul Kuran: 

O, kıyamet günü kavminin önderliğine geçer, böylece onları ateşe götürmüş olur. Sonunda vardıkları yer, ne kötü bir yerdir..

Fransızca: 

Il précédera son peuple, au Jour de la Résurrection. IL les mènera à l'aiguade du Feu. Et quelle détestable aiguade !

İspanyolca: 

El día de la Resurreción, precederá a su pueblo y le conducirá a beber al Fuego. ¡Qué mal abrevadero...!

İtalyanca: 

Nel Giorno della Resurrezione precederà il suo popolo come gregge e li abbevererà nel Fuoco: che orribile abbeverata!

Almanca: 

Er geht seinen Leuten voraus am Tag der Auferstehung, so wird er sie ins Feuer führen. Und erbärmlich ist die (von ihnen) erreichte Quelle.

Çince: 

在复活日,法老将引导他的百姓,而将他们引入火狱,他们所进入的那个地方真恶劣。

Hollandaca: 

Pharao zal zijn volk voorafgaan op den dag der opstanding, en hij zal hen in de hel voeren. Een ongelukkige weg zal het zijn, waarop zij geleid zullen worden.

Rusça: 

В День воскресения Фараон возглавит свой народ и поведет их в Огонь. Отвратительно то место, куда их поведут!

Somalice: 

wuxuu hor qaadi Qoomkiisa Maalinta qiyaame, wuxuuna ku aroorin Naarta, meel lagu aroorana naarbaa u xun.

Swahilice: 

Siku ya Kiyama atawatangulia watu wake na atawaingiza Motoni. Na muingio muovu ulioje huo!

Uygurca: 

پىرئەۋن قىيامەت كۈنى باشلامچىلىق بىلەن ئۆز قەۋمىنى دوزاخقا باشلاپ كىرىدۇ، ئۇ جاي نېمىدېگەن يامان!

Japonca: 

復活の日にかれ(フィルアウン)は,人びとを率いて火獄に導き下るであろう。何と恐しい水場であることよ。

Arapça (Ürdün): 

«يقدم» يتقدم «قومه يوم القيامة» فيتبعونه كما اتبعوه في الدنيا «فأوردهم» أدخلهم «النار وبئس الوِرْدُ المورودُ» هي.

Hintçe: 

क़यामत के दिन वह अपनी क़ौम के आगे आगे चलेगा और उनको दोज़ख़ में ले जाकर झोंक देगा और ये लोग किस क़दर बड़े घाट उतारे गए

Tayca: 

เขาจะนำหน้ากลุ่มชนของเขาในวันกิยามะฮ์ และนำพวกเขาลงในไฟนรก และมันเป็นทางลงที่ชั่วช้าที่พวกเขาได้ลงไป

İbranice: 

(ולכן פרעה) יצעד בראש בני עמו ביום תחיית-המתים ויובילם אל אש הגיהינום. כמה רע המקום אשר אליו הם ייכנסו

Hırvatça: 

Na Kijametskom danu on će svoj narod predvoditi i u Vatru ga uvesti, a užasno je mjesto u koje će doveden biti!

Rumence: 

În Ziua Învierii, el va merge în fruntea poporului său şi-l va mâna în Foc ca la adăpătoare. Ce adăpătoare rea!

Transliteration: 

Yaqdumu qawmahu yawma alqiyamati faawradahumu alnnara wabisa alwirdu almawroodu

Türkçe: 

Kıyamet günü kavmine önderlik eder. İşte onları suya götürür gibi ateşe götürdü. Ne kötü varış yeridir o götürüldükleri yer!

Sahih International: 

He will precede his people on the Day of Resurrection and lead them into the Fire; and wretched is the place to which they are led.

İngilizce: 

He will go before his people on the Day of Judgment, and lead them into the Fire (as cattle are led to water): But woeful indeed will be the place to which they are led!

Azerbaycanca: 

(Fir’on) qiyamət günü camaatının qabağında gedib onları atəşə (Cəhənnəmə) aparacaq; Onların düşəcəkləri yer necə də pisdir!

Süleyman Ateş: 

(Fir'avn), kıyamet günü kavminin önünde gidiyor. İşte onları ateşe getirdi. O varılan yer de ne fena bir yerdir!

Diyanet Vakfı: 

Firavun, kıyamet gününde kavminin önüne düşecek ve onları (çekip) ateşe götürecektir. Varacakları yer ne kötü yerdir!

Erhan Aktaş: 

Kıyamet Günü, halkının önüne düşecek ve onları ateşe götürecektir. Varacakları yer, ne kötü bir yerdir.

Kral Fahd: 

O, kıyamet gününde de kavminin önünde gider ve onları ateşe götürür. O vardıkları yer ne kötü bir yerdir.

Hasan Basri Çantay: 

O, kıyaamet günü kavminin önüne düşecekdir. Artık o, bunları (suya götürür gibi) ateşe götürmüşdür. Vardıkları o yer ne kötü yerdir.

Muhammed Esed: 

(Ve bu yüzden de) Kıyamet Günü halkının önüne düşüp, (bu dünyadaki batıl yönetimin bir) sonuc(u) olarak onları ateşe sürükleyecek; ne kötü bir menzil bu sürüklendikleri!

Gültekin Onan: 

O, kıyamet günü kavminin önderliğine geçer, böylece onları ateşe götürmüş olur. Sonunda vardıkları yer, ne kötü bir yerdir..

Ali Fikri Yavuz: 

Firavun, kıyamet gününde kavminin önüne geçecek ve onları ateşe götürecektir. O varılan yer de, ne kötü bir yerdir!...

Portekizce: 

Ele encabeçará o seu povo, no Dia da Ressurreição, e os fará entrar no fogo infernal. Que infeliz entrada a sua!

İsveççe: 

På Uppståndelsens dag skall han gå före sitt folk och leda dem - [som boskapen leds] till vattningsstället - rakt in i helvetets eld. Det är sannerligen ett uselt vattningsställe, som han leder dem till!

Farsça: 

[فرعون] روز قیامت پیشاپیش قومش می رود، پس آنان را به آتش درمی آورد، و بد نصیب و سهمی است [آتشی] که در آن وارد می شود.

Kürtçe: 

پێش گەلەکەی دەکەوێت لەڕۆژی دواییدا ئەمجا ھەموویان دەباتە ناو ئاگری دۆزەخ ئای چەند خراپە ئەو شوێنەی ئەوانی بۆ دەبرێت

Özbekçe: 

У қиёмат куни қавмининг олдига тушиб, уларни дўзахга бошлаб келтирадир. У жой қандай ҳам ёмон тушиш жойидир. (Биз «тушган жойи» деб таржима қилган сўз ояти каримада «сув ичгани тушган жойи» деган маънони англатувчи «ал-вардул мавруд» ибораси ила келган. Қавм бу дунёда Аллоҳ таолонинг амрини қўйиб, Фиръавнга эргашгани учун қиёмат куни ҳам унга эргашадилар. У эса, иссиқда куйиб-ёнган қавмни, сув ичишга бошлаб бораман, деб ҳаракат қилади-ю, олиб борган жойи дўзахнинг қаъри бўлади. У қандай ҳам ёмон жой.)

Malayca: 

Firaun akan mengetuai kaumnya pada hari kiamat kemudian tetaplah ia akan membawa mereka masuk ke neraka. Dan seburuk-buruk tempat yang dimasuki ialah neraka.

Arnavutça: 

Do ta udhëheq ai (Faraoni) popullin e tij në Ditën e Kijametit, e do ta sjellë në zjarr. E, sa vend i shëmtuar është ai, ku do të sillen ata!

Bulgarca: 

Ще предвожда той народа си в Деня на възкресението и ще ги въведе в Огъня. И колко лошо е мястото, където ще бъдат въведени!

Sırpça: 

На Судњем дану он ће свој народ да предводи и у Пакао да га уведе, а ужасно је место у које ће да буде доведен!

Çekçe: 

A půjde Faraón v čele lidu svého v den zmrtvýchvstání a dovede je k místu, kde napojí je ohněm - a jak hnusné je napajedlo, z něhož píti budou!

Urduca: 

قیامت کے روز وہ اپنی قوم کے آگے آگے ہوگا اور اپنی پیشوائی میں انہیں دوزخ کی طرف لے جائے گا کیسی بدتر جائے وُرُود ہے یہ جس پر کوئی پہنچے!

Tacikçe: 

Дар рӯзи қиёмат пешопеши қавми худ биёяд ва ҳамаро ба оташ дароварад, ки дохилшудагонро бад ҷойгоҳест!

Tatarca: 

Фиргаун кыямәт көнендә җәһәннәмгә кауменнән алда килер, каумен ияртеп җәһәннәмгә алып керер. Аларның килгән урыннары нинди яман урындыр.

Endonezyaca: 

Ia berjalan di muka kaumnya di hari kiamat lalu memasukkan mereka ke dalam neraka. Neraka itu seburuk-buruk tempat yang didatangi.

Amharca: 

በትንሣኤ ቀን ሕዝቦቹን ይቀድማል፡፡ ወደ እሳትም ያወርዳቸዋል፡፡ የሚገቡትም አገባብ ምንኛ ከፋ!

Tamilce: 

அவன் மறுமை நாளில் தன் மக்களுக்கு (வழிகாட்டியாக) முன் செல்வான். பிறகு, அவர்களை நரகத்தில் சேர்த்து விடுவான். இன்னும், சேரும் இடங்களில் அது கெட்ட சேருமிடமாகும்.

Korece: 

그는 심판의 날 그의 백성에 앞서 가며 그들을 불지옥으로 안 내하리니 그곳은 불이 이글거리 는 곳이로다

Vietnamca: 

Trong Ngày Phán Xét, (Pha-ra-ông) sẽ dẫn đầu đám dân của hắn vào Hỏa Ngục. Thật là một nơi tồi tệ mà chúng dắt nhau đi vào.

Ayet Linkleri: 

Rubu tag: 

Hizb tag: