Arapça:
إِلَّا تَنفِرُوا يُعَذِّبْكُمْ عَذَابًا أَلِيمًا وَيَسْتَبْدِلْ قَوْمًا غَيْرَكُمْ وَلَا تَضُرُّوهُ شَيْئًا ۗ وَاللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ
Çeviriyazı:
illâ tenfirû yü`aẕẕibküm `aẕâben elîmev veyestebdil ḳavmen gayraküm velâ teḍurrûhü şey'â. vellâhü `alâ külli şey'in ḳadîr.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Eğer topluca savaşa katılmazsanız, O sizi acı bir azaba uğratır ve yerinize başka bir kavmi getirir ve siz O'na zerrece bir zarar veremezsiniz. Allah'ın herşeye gücü yeter.
Diyanet İşleri:
Çıkmazsanız Allah size can yakıcı azabla azabeder ve yerinize başka bir millet getirir. O'na bir şey de yapamazsınız. Allah her şeye kadirdir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Hep birden savaşa çıkmazsanız sizi acıklı bir azapla azaplandırır ve yerinize, sizden başka bir topluluk getirir ve siz, ona hiçbir zarar vermezsiniz ve Allah'ın, her şeye gücü yeter.
Şaban Piriş:
Eğer savaşa çıkmazsanız, Allah sizi acıklı bir azabla cezalandırır ve yerinize de başka bir toplum getirir. O’na herhangi bir zarar da veremezsiniz. Allah’ın her şeye gücü yeter.
Edip Yüksel:
Harekete geçmezseniz sizi acıklı bir azapla cezalandırarak yerinize başka bir toplumu geçirir. Siz O'na asla zarar veremezsiniz. ALLAH her şeye Gücü Yetendir.
Ali Bulaç:
Eğer savaşa kuşanıp-çıkmazsanız, O sizi pek acı bir azapla azaplandıracak ve yerinize bir başka topluluğu getirip değiştirecektir. Siz O'na hiçbir şeyle zarar veremezsiniz. Allah, herşeye güç yetirendir.
Suat Yıldırım:
Eğer topyekûn seferber olmazsanız,Allah sizi acı bir azaba uğratır ve sizin yerinize başka bir topluluk getirir de siz savaşa çıkmamakla Onun dinine zerrece zarar veremezsiniz. Çünkü Allah her şeye kadirdir. [47,38]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Eğer seferber olmazsanız, sizi pek acıklı bir azap ile muazzep kılar ve size bedel başka bir kavmi getirir ve siz O´na hiçbir şey ile zarar veremezsiniz. Ve Allah Teâlâ her şeye kemaliyle kâdirdir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Eğer seferber olmazsanız Allah size korkunç bir azapla azap eder ve yerinize sizden başka bir topluluk getirir. Allah'a hiçbir şekilde zarar veremezsiniz. Allah her şeye Kadîr'dir.
Bekir Sadak:
Allah´a ve ahiret gunune inananlar, mallariyle, canlariyle savasmak istediklerinden oturu geri kalmak icin senden izin istemezler. Allah sakinanlari bilir.
İbni Kesir:
Eğer elbirliği ile çıkmazsanız
Adem Uğur:
Eğer (gerektiğinde savaşa) çıkmazsanız, (Allah) sizi pek elem verici bir azap ile cezalandırır ve yerinize sizden başka bir kavim getirir
İskender Ali Mihr:
Sefere çıkmanız (Allah´a ulaşmak için ruhunuzu Sıratı Mustakîm´e ulaştırmanız) hariç, (savaşa gönüllü olarak katılmadığınız taktirde) size elîm bir azapla azap eder. Ve sizden başka bir kavimle (sizi) değiştirir. O´na hiçbir şeyle zarar veremezsiniz. Ve Allah, herşeye kaadirdir.
Celal Yıldırım:
Eğer seferber olup çıkmazsanız, O sizi elem verici bir azâbla azâblandırır ve yerinize başka bir millet getirip koyar da siz O´na hiç bir zarar veremezsiniz. Allah´ın kudreti her şeye yeter.
Tefhim ul Kuran:
Eğer savaşa kuşanıp çıkmazsanız, O sizi pek acıklı bir azabla azablandıracak ve yerinize bir başka topluluğu getirip değiştirecektir. Siz O´na hiç bir şeyle zarar veremezsiniz. Allah, her şeye güç yetirendir.
Fransızca:
Si vous ne vous lancez pas au combat, Il vous châtiera d'un châtiment douloureux et vous remplacera par un autre peuple. Vous ne Lui nuirez en rien. Et Allah est Omnipotent .
İspanyolca:
Si no vais a la guerra, os infligirá un doloroso castigo. Hará que otro pueblo os sustituya, sin que podáis causarle ningún daño. Alá es omnipotente.
İtalyanca:
Se non vi lancerete nella lotta, vi castigherà con doloroso castigo e vi sostituirà con un altro popolo, mentre voi non potrete nuocerGli in nessun modo. Allah è onnipotente.
Almanca:
Wenn ihr nicht (fi-sabilillah) aufbrechen wollt, wird ER euch einer qualvollen Peinigung aussetzen und euch durch andere Leute ersetzen - und ihr werdet Ihm in keiner Weise schaden. Und ALLAH ist über alles allmächtig.
Çince:
如果你们不出征,真主就要痛惩你们,并以别的民众代替你们,你们一点也不能伤害他。真主对于万事是全能的。
Hollandaca:
Indien gij niet vertrekt als gij ten oorlog wordt opgeroepen, zal God u met eene gestrenge straf tuchtigen, en hij zal een ander volk op uwe plaats stellen, hetgeen hem volstrekt niet zal deren; want God is almachtig.
Rusça:
Если вы не выступите в поход, то Он подвергнет вас мучительным страданиям и заменит вас другим народом. Вы ничем не навредите Ему, ибо Аллах способен на всякую вещь.
Somalice:
haddaydaan bixin wuxuu Eebe idincadaabi cadab daran, wuxuuna idinku badali qoom aan idinka ahayn, waxna kama dhibaysaan Eebe, ilaahayna wax kasta oo uu doono waa karaa.
Swahilice:
Kama hamwendi atakuadhibuni adhabu chungu, na atawaleta watu wengine, wala nyinyi hamtamdhuru chochote. Na Mwenyezi Mungu ni Muweza wa kila kitu.
Uygurca:
ئەگەر سىلەر جىھادقا چىقمىساڭلار، اﷲ سىلەرگە قاتتىق ئازاب قىلىدۇ. (سىلەرنى ھالاك قىلىپ) ئورنۇڭلارغا سىلەردىن باشقا قەۋمنى كەلتۈرىدۇ، سىلەر اﷲ قا قىلچە زىيان يەتكۈزەلمەيسىلەر، اﷲ ھەر نەرسىگە قادىردۇر
Japonca:
あなたがたが奮起して出動しないならば,かれは痛ましい懲罰をもって懲しめ,他の民をあなたがたと替えられる。あなたがたは少しもかれを損うことは出来ない。本当にアッラーは凡てのことに全能であられる。
Arapça (Ürdün):
«إلاّ» بإدغام لا في نون إن الشرطية في الموضعين «تنفروا» تخرجوا مع النبي صلى الله عليه وسلم للجهاد «يعذبكم عذابا أليما» مؤلماً «ويستبدل قوما غيركم» أي يأت بهم بدلكم «ولا تضروه» أي الله أو النبيَّ صلى الله عليه وسلم «شيئا» بترك نصره فإن الله ناصر دينه «والله على كل شيء قدير» ومنه نصر دينه ونبيه.
Hintçe:
अगर (अब भी) तुम न निकलोगे तो ख़ुदा तुम पर दर्दनाक अज़ाब नाज़िल फरमाएगा और (ख़ुदा कुछ मजबरू तो है नहीं) तुम्हारे बदले किसी दूसरी क़ौम को ले आएगा और तुम उसका कुछ भी बिगाड़ नहीं सकते और ख़ुदा हर चीज़ पर क़ादिर है
Tayca:
“ถ้าหากพวกเจ้าไม่ออกไป พระองค์ก็จะทรงลงโทษพวกเจ้าอย่างเจ็บปวด และจะทรงให้พวกหนึ่งอื่นจากพวกเจ้ามาแทน และพวกเจ้าไม่สามารถจะยังความเดือดร้อนให้แก่พระองค์ได้แต่อย่างใด และอัลลอฮ์นั้นทรงเดชานุภาพเหนือทุกสิ่งทุกอย่าง”
İbranice:
אם לא תצאו, אלוהים יעניש אתכם עונש כואב, ויביא במקומכם אנשים אחרים שיצאו ,ולא תוכלו החרטה הכנה להזיק לו בכלום, כי הוא אלוהים הכול-יכול
Hırvatça:
Ako ne budete u boj išli, On će vas na nesnosne muke staviti i drugim će vas narodom zamijeniti, a vi Mu nećete nimalo nauditi. A Allah nad svime ima moć.
Rumence:
Dacă nu porniţi la luptă, Dumnezeu vă va osândi la o dureroasă osândă, apoi vă va înlocui cu alt popor şi nu-L veţi păgubi cu nimic. Dumnezeu asupra tuturor are putere.
Transliteration:
Illa tanfiroo yuAAaththibkum AAathaban aleeman wayastabdil qawman ghayrakum wala tadurroohu shayan waAllahu AAala kulli shayin qadeerun
Türkçe:
Eğer seferber olmazsanız Allah size korkunç bir azapla azap eder ve yerinize sizden başka bir topluluk getirir. Allah'a hiçbir şekilde zarar veremezsiniz. Allah her şeye Kadîr'dir.
Sahih International:
If you do not go forth, He will punish you with a painful punishment and will replace you with another people, and you will not harm Him at all. And Allah is over all things competent.
İngilizce:
Unless ye go forth, He will punish you with a grievous penalty, and put others in your place; but Him ye would not harm in the least. For Allah hath power over all things.
Azerbaycanca:
Əgər (sizə əmr olunan bu döyüşə) çıxmasanız, Allah sizə şiddətli bir əzab verər və sizi başqa bir tayfa ilə əvəz edər (yerinizə başqa bir tayfa gətirər). Siz isə Ona (döyüşə çıxmamağınızla Allaha və Peyğəmbərinə) heç bir zərər verə bilməzsiniz. Allah hər şeyə qadirdir!
Süleyman Ateş:
Eğer topluca (savaşa) çıkmazsanız, (Allah) size acı (bir şekilde) azabeder ve yerinize sizden başka bir topluluk getirir, O'na hiçbir zarar veremezsiniz, Allah herşeyi yapabilendir.
Diyanet Vakfı:
Eğer (gerektiğinde savaşa) çıkmazsanız, (Allah) sizi pek elem verici bir azap ile cezalandırır ve yerinize sizden başka bir kavim getirir; siz (savaşa çıkmamakla) O'na hiçbir zarar veremezsiniz. Allah her şeye kadirdir.
Erhan Aktaş:
Eğer seferber olmazsanız, sizi can yakıcı bir azâpla cezalandırır ve yerinize başka bir halkı getirir. Siz O’na hiçbir şeyle zarar veremezsiniz. Allah, Her Şeye Güç Yetiren’dir.
Kral Fahd:
Eğer (gerektiğinde savaşa) çıkmazsanız, (Allah) sizi pek elem verici bir azap ile cezalandırır ve yerinize sizden başka bir kavim getirir; siz (savaşa çıkmamakla) O'na hiçbir zarar veremezsiniz. Allah her şeye kadirdir.
Hasan Basri Çantay:
Eğer (emrolunduğunuz bu cihâda) elbirlik çıkmazsanız (Allah) sizi pek acıklı bir azaba dûçâr eder, yerinize sizden başka (itaatli) bir kavmi getirir. Siz Ona hiç bir şeyle zarar yapamazsınız. Allah her şey´e hakkıyle kaadirdir.
Muhammed Esed:
(Bakın) eğer (Allah yolunda) savaşa çıkmazsanız, sizi çok çetin bir azapla cezalandırıp yerinize başka bir topluluk getirir; ki böyle yapmasında Ona hiçbir şekilde engel olamazsınız: çünkü Allahın, her şeyi irade ve takdir etmeye gücü yeter.
Gültekin Onan:
Eğer savaşa kuşanıp çıkmazsanız, O sizi pek acı bir azabla azablandıracak ve yerinize bir başka topluluk getirip değiştirecektir. Siz O´na hiç bir şeyle zarar veremezsiniz. Tanrı, her şeye güç yetirendir.
Ali Fikri Yavuz:
Eğer emrolunduğunuz bu savaşa topluca çıkmazsanız, Allah sizi çok acıklı bir azaba uğratır ve yerinize (itaat eden) başka bir kavim getirir. Siz de savaşa çıkmadığınızdan dolayı O’na zerrece zarar edemezsiniz. Allah her şeye kadirdir.
Portekizce:
Se não marchardes (para o combate), Ele vos castigará dolorosamente, suplantar-vos-á por outro povo, e em nadapodereis prejudicá-Lo, porque Deus é Onipotente.
İsveççe:
Om ni inte [vill] kämpa [för Guds sak] skall Han straffa er med ett svårt lidande och Han skall sätta andra människor i ert ställe. Ni vållar Honom ingen skada - Han [som] har allt i Sin makt.
Farsça:
اگر باشتاب بیرون نروید، خدا شما را به عذابی دردناک عذاب می کند و گروه دیگری را به جای شما می آورد؛ و شما [با نرفتن به میدان نبرد] هیچ زیانی به خدا نمی رسانید؛ و خدا بر هر کاری تواناست.
Kürtçe:
ئەگەر نەڕۆن و دەرنەچن (بۆ جیھادکردن) (خوا) سزاتان دەدا بەسزایەکی سەخت و ئازاردەر وە لەبری ئێوە گەلێکی تر دەھێنێت (جیاواز لەئێوە) و ئێوە ھیچ زیانێکی پێ ناگەیەنن وە خوا بەتوانایە بەسەر ھەموو شتێکدا
Özbekçe:
Агар қўзғолмасангиз, У зот сизни аламли азоб билан азоблайдир. Ўрнингизга бошқа қавмни келтирадир. Сиз Унга зарар келтира олмассиз. Аллоҳ ҳар бир нарсага қодирдир.
Malayca:
Jika kamu tidak pergi beramai-ramai (untuk berperang pada jalan Allah - membela ugamaNya), Allah akan menyeksa kamu dengan azab seksa yang tidak terperi sakitnya dan Ia akan menggantikan kamu dengan kaum yang lain, dan kamu tidak akan dapat mendatangkan bahaya sedikitpun kepadaNya. Dan (ingatlah) Allah Maha Kuasa atas tiap-tiap sesuatu.
Arnavutça:
Nëse nuk shkoni në luftë, Ai (Perëndia) do t’ju ndëshkojë me dënim të dhembshëm dhe do t’ju ndërrojë me një popull tjetër, Atij ju nuk do të mund t’i bëni dëm asgjë. Se Perëndia është i Plotëfuqishëm për çdo gjë.
Bulgarca:
Ако не се устремите към битка, ще ви накаже Той с болезнено мъчение и ще ви замени с друг народ, и не ще Му навредите с нищо. Аллах за всяко нещо има сила.
Sırpça:
Ако не будете ишли у бој, Он ће да вас стави на несносне муке и другим ће народом да вас замени, а ви нећете нимало да Му наудите. А Аллах има моћ над свим.
Çekçe:
Jestliže nevytáhnete do boje, Bůh vás potrestá trestem bolestným, vystřídá vás národem jiným a nebudete Mu moci v ničem uškodit, neboť Bůh je věru mocný nad každou věcí.
Urduca:
تم نہ اٹھو گے تو خدا تمہیں دردناک سزا دے گا، اور تمہاری جگہ کسی اور گروہ کو اٹھائے گا، اور تم خدا کا کچھ بھی نہ بگاڑ سکو گے، وہ ہر چیز پر قدرت رکھتا ہے
Tacikçe:
Агар ба ҷанг ҷамъ нашавед. Худо шуморо ба шиканҷае дарднок азоб мекунад ва қавми дигареро ба ҷои шумо интихоб кунад ва ба Худо низ зиёне намерасонед, ки Худо бар ҳар коре тавоност!
Tatarca:
Әгәр Аллаһ кушкан сугышка чыкмасагыз, Аллаһ сезне рәнҗеткүче ґәзаб белән ґәзаб кылыр вә сезне үзенә итагатьле кавемгә алыштырыр. Аллаһуга һичнәрсә дә зарар итү алмассыз, Аллаһуның һәр нәрсәгә көче җитә.
Endonezyaca:
Jika kamu tidak berangkat untuk berperang, niscaya Allah menyiksa kamu dengan siksa yang pedih dan digantinya (kamu) dengan kaum yang lain, dan kamu tidak akan dapat memberi kemudharatan kepada-Nya sedikitpun. Allah Maha Kuasa atas segala sesuatu.
Amharca:
ለዘመቻ ባትወጡ (አላህ) አሳማሚን ቅጣት ይቀጣችኋል፡፡ ከእናንተ ሌላ የኾኑንም ሕዝቦች ይለውጣል፡፡ በምንም አትጎዱትምም፡፡ አላህም በነገሩ ሁሉ ላይ ቻይ ነው፡፡
Tamilce:
(போருக்கு) நீங்கள் புறப்படாவிட்டால், துன்புறுத்தக்கூடிய தண்டனையால் அவன் உங்களை தண்டிப்பான்; இன்னும், உங்களை அன்றி (வேறு) ஒரு சமுதாயத்தை (தனது தீனுக்காக) மாற்றி விடுவான். நீங்கள் அவனுக்கு எதையும் தீங்கிழைக்க முடியாது. அல்லாஹ் எல்லாவற்றின் மீதும் பேராற்றலுடையவன் ஆவான்.
Korece:
너희가 전쟁에 임하지 아니 하였다면 너희에게 고퉁스러운 벌 을 주셨을 것이오 너희 대신 다른 백성으로 대체 하였으리라 너희는 하나님을 조금도 해칠 수 없나니 하나님은 모든 일에 전지전능 하 심이라
Vietnamca:
Trừ phi các ngươi ra đi chinh chiến, bằng không, (Allah) sẽ trừng trị các ngươi với sự trừng phạt đau đớn và Ngài sẽ cho một nhóm người khác thay thế các ngươi và các ngươi sẽ không thể gây hại được Ngài bất cứ điều gì. Quả thật, Allah toàn năng trên tất cả mọi thứ.
Ayet Linkleri: