Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

8

Sûredeki Ayet No: 

20

Ayet No: 

1180

Sayfa No: 

179

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا أَطِيعُوا اللَّهَ وَرَسُولَهُ وَلَا تَوَلَّوْا عَنْهُ وَأَنتُمْ تَسْمَعُونَ

Çeviriyazı: 

yâ eyyühe-lleẕîne âmenû eṭî`ü-llâhe verasûlehû velâ tevellev `anhü veentüm tesme`ûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Ey iman edenler, Allah'a ve Resulü'ne itaat edin. İşitip durduğunuz halde onun emirlerinden yüz çevirmeyin!

Diyanet İşleri: 

Ey inananlar! Allah'a ve Peygamberine itaat edin, Kuran'ı dinleyip dururken yüz çevirmeyin, dinlemedikleri halde "dinledik" diyenler gibi olmayın.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ey inananlar, Allah'a ve Peygamberine itaat edin, Kur'an'ı dinlediğiniz halde ondan yüz çevirmeyin.

Şaban Piriş: 

Ey iman edenler, Allah’a ve Rasûlü'ne itaat edin! İşitip durduğunuz halde ondan yüz çevirmeyin!

Edip Yüksel: 

Ey inananlar, ALLAH'a ve elçisine uyunuz. İşittiğiniz halde ondan yüz çevirmeyiniz.

Ali Bulaç: 

Ey iman edenler, Allah'a ve Resûlü’ne itaat edin. Siz de işitiyorken, ondan yüz çevirmeyin.

Suat Yıldırım: 

Ey iman edenler! Allah'a ve Resulüne itaat edin,Kur’ân’ı ve Resulullah’ın öğütlerini işitip dururken ondan yüzçevirmeyin.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ey imân etmiş olanlar! Allah Teâlâ´ya ve Peygamberine itaat ediniz. Ve siz işitir olduğunuz halde O´ndan yüz çevirmeyiniz.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Ey iman edenler! Allah'a ve resulüne itaat edin. İşitip durduğunuz halde ondan yüzünüzü çevirmeyin.

Bekir Sadak: 

Aranizdan yalniz zalimlere erismekle kalmiyacak fitneden sakinin, Allah´in azabinin siddetli oldugunu bilin.

İbni Kesir: 

Ey iman edenler

Adem Uğur: 

Ey iman edenler! Allah´a ve Resûlüne itaat edin, işittiğiniz halde O´ndan yüz çevirmeyin.

İskender Ali Mihr: 

Ey âmenû olanlar! Allah´a ve O´nun Resûl´üne itaat edin. Ve siz, (Kur´ân´ı) işitiyorken O´ndan yüz çevirmeyin.

Celal Yıldırım: 

Ey imân edenler! Allah´a ve Peygamberine itaat edin. (Allah sözünü) işittiğiniz halde ondan yüzçevirmeyin.

Tefhim ul Kuran: 

Ey iman edenler, Allah´a ve Resulüne itaat edin. Siz de işitiyorken, ondan yüz çevirmeyin.

Fransızca: 

ô vous qui croyez ! Obéissez à Allah et à Son messager et ne vous détournez pas de lui quand vous l'entendez (parler).

İspanyolca: 

«¡Creyentes! ¡Obedeced a Alá y a Su Enviado! ¡No le volváis la espalda mientras oís...!»

İtalyanca: 

O voi che credete, obbedite ad Allah e al Suo Messaggero e non volgetegli le spalle dopo che avete ascoltato.

Almanca: 

Ihr, die den Iman verinnerlicht habt! Gehorcht ALLAHund Seinem Gesandten und kehrt ihm nicht den Rücken, während ihr hört.

Çince: 

信道的人们啊!你们当顺从真主及其使者,你们聆听(他讲话)的时候,不要违背他。

Hollandaca: 

O ware geloovigen! gehoorzaamt God en zijn gezant, en wendt u niet van hem af, nu gij de waarschuwingen van den Koran hoort.

Rusça: 

О те, которые уверовали! Повинуйтесь Аллаху и Его Посланнику и не отворачивайтесь от него, пока вы слышите.

Somalice: 

Kuwa (Xaqa) Rumeeyow Adeeca Eebe iyo Rasuulkiisa hana ka Jeedsanina idinkoo Maqli.

Swahilice: 

Enyi mlio amini! Mt'iini Mwenyezi Mungu na Mtume wake, wala msijiepushe naye, nanyi mnasikia.

Uygurca: 

ئى مۆمىنلەر! اﷲ قا ۋە ئۇنىڭ پەيغەمبىرىگە ئىتائەت قىلىڭلار، سىلەر (قۇرئاننى) ئاڭلاپ تۇرۇپ ئۇنىڭدىن يۈز ئۆرۈمەڭلار

Japonca: 

あなたがた信仰する者よ,アッラーとその使徒に従え。(かれの言葉を)聞きながら,かれに背いてはならない。

Arapça (Ürdün): 

«يا أيها الذين آمنوا أطيعوا الله ورسوله ولا تولَّوْا» تعرضوا «عنه» بمخالفة أمره «وأنتم تسمعون» القرآن والمواعظ.

Hintçe: 

(ऐ ईमानदारों खुदा और उसके रसूल की इताअत करो और उससे मुँह न मोड़ो जब तुम समझ रहे हो

Tayca: 

“บรรดาผู้ศรัทธาทั้งหลาย ! จงเชื่อฟังอัลลอฮฺ และร่อซูลของพระองค์เถิด และจงอย่าได้ผินหลังให้แก่เขา ขณะที่พวกเจ้าฟังกันอยู่”

İbranice: 

הוי אלה אשר האמינו! שמעו בקול אלוהים ושליחו ואל תנטשו אותו כל עוד אתם שומעים אותו (הקוראן)

Hırvatça: 

O vi koji vjerujete, pokoravajte se Allahu i Njegovu Poslaniku, i ne okrećite se od njega, a čujete ga,

Rumence: 

O, voi cei ce credeţi! Daţi ascultare lui Dumnezeu şi trimisului Său! Nu-i întoarceţi spatele, de vreme ce auziţi!...

Transliteration: 

Ya ayyuha allatheena amanoo ateeAAoo Allaha warasoolahu wala tawallaw AAanhu waantum tasmaAAoona

Türkçe: 

Ey iman edenler! Allah'a ve resulüne itaat edin. İşitip durduğunuz halde ondan yüzünüzü çevirmeyin.

Sahih International: 

O you who have believed, obey Allah and His Messenger and do not turn from him while you hear [his order].

İngilizce: 

O ye who believe! Obey Allah and His Messenger, and turn not away from him when ye hear (him speak).

Azerbaycanca: 

Ey iman gətirənlər! Allaha və Onun Peyğəmbərinə itaət edin, (Qur’anı, oradakı öyüd-nəsihətləri) eşitdiyiniz halda, ondan üz döndərməyin!

Süleyman Ateş: 

Ey inananlar, Allah'a ve Elçisine ita'at edin, işittiğiniz halde ondan dönmeyin.

Diyanet Vakfı: 

Ey iman edenler! Allah'a ve Resulüne itaat edin, işittiğiniz halde O'ndan yüz çevirmeyin.

Erhan Aktaş: 

Ey Îmân Edenler! Allah’a ve Resûl’üne itaat edin.(1) İşitip dururken ondan yüz çevirmeyin!

Kral Fahd: 

Ey iman edenler! Allah'a ve Rasûlüne itaat edin, işittiğiniz halde O’ndan yüz çevirmeyin.

Hasan Basri Çantay: 

Ey îman edenler, Allaha ve Resulüne itaat edin. Kendiniz (Kur´ânı) dinleyib dururken ondan yüz çevirmeyin.

Muhammed Esed: 

(Bunun içindir ki) ey imana erişenler, Allaha ve Onun Elçisine karşı duyarlık, bağlılık gösterin; ve artık (Onun mesajını) işitmiş bulunduğunuz halde Ondan yüz çevirmeyin.

Gültekin Onan: 

Ey inananlar, Tanrı´ya ve elçisine itaat edin. Siz de işitiyorken, ondan yüz çevirmeyin.

Ali Fikri Yavuz: 

Ey mü’minler! Allah’a ve Rasûlüne itaat edin. (Kur’an’ı ve öğüdlerini) dinlediğiniz halde, Peygamberin emirlerinden yüz çevirmeyin.

Portekizce: 

Ó fiéis, obedecei a Deus e ao Seu Mensageiro, e não vos afasteis dele enquanto o escutais (em prédica).

İsveççe: 

Troende! Lyd Gud och Hans Sändebud och vänd er inte bort när ni hör [honom tala],

Farsça: 

ای اهل ایمان! از خدا و پیامبرش اطاعت کنید و در حالی که [سخنان بر حقّ او را] می شنوید، از او روی نگردانید.

Kürtçe: 

ئەی ئەو کەسانەی بڕواتان ھێناوە گوێڕایەڵی خواو پێغەمبەرەکەی بن وپشتی تێمەکەن لەکاتێکدا ئێوە تێدەگەن و دەبیستن

Özbekçe: 

Эй иймон келтирганлар! Аллоҳга ва Унинг Расулига итоат қилингиз ва эшитиб туриб, ундан юз ўгириб кетмангиз.

Malayca: 

Wahai orang-orang yang beriman! Taatlah kepada Allah dan RasulNya dan janganlah kamu berpaling daripadanya, sedang kamu mendengar (Al-Quran yang mewajibkan taatnya).

Arnavutça: 

O besimtarë! – bindjuni Perëndisë dhe Pejgamberit të Tij, mos u shmangëni nga Ai, se ju dëgjoni (Kur’anin),

Bulgarca: 

О, вярващи, покорявайте се на Аллах и на Неговия Пратеник, и не се отмятайте от него, след като [го] чувате!

Sırpça: 

О ви који верујете, покоравајте се Аллаху и Његовом Посланику, и не окрећите се од њега, а чујете га,

Çekçe: 

Vy, kteří věříte! Poslouchejte Boha a posla Jeho a neodvracejte se od něho, zatímco mu nasloucháte!

Urduca: 

اے ایمان لانے والو، اللہ اور اُس کے رسُول کی اطاعت کرو اور حکم سُننے کے بعد اس سے سرتابی نہ کرو

Tacikçe: 

Эй касоне, ки имон овардаед ба Худову паёмбараш итоъат кунед ва дар ҳоле, ки сухани Ӯро мешунавед, аз Ӯ рӯй бармагардонед.

Tatarca: 

Ий мөэминнәр! Аллаһуга вә Аның рәсүленә итагать итегез! Вә Аллаһ әмерләреннән баш тартмагыз – качмагыз! Чөнки Аллаһ хөкемнәрен ишетеп торасыз.

Endonezyaca: 

Hai orang-orang yang beriman, taatlah kepada Allah dan Rasul-Nya, dan janganlah kamu berpaling dari pada-Nya, sedang kamu mendengar (perintah-perintah-Nya),

Amharca: 

እናንተ ያመናችሁ ሆይ! አላህንና መልክተኛውን ታዘዙ፡፡ እናንተም የምትሰሙ ስትኾኑ ከርሱ አትሽሹ፡፡

Tamilce: 

நம்பிக்கையாளர்களே! நீங்கள் அல்லாஹ்விற்கும், அவனுடைய தூதருக்கும் கீழ்ப்படியுங்கள். நீங்கள் (அவருடைய கூற்றை) செவிமடுப்பவர்களாக இருக்கும் நிலையில் அவரை விட்டு விலகாதீர்கள்.

Korece: 

믿는자들이여 하나님과 선지 자에게 순종하라 하셨으니 너희가 말씀을 들을 때 돌아서지 말며

Vietnamca: 

Hỡi những người có đức tin, các ngươi hãy tuân lệnh Allah và Thiên Sứ của Ngài, các ngươi chớ đừng quay lưng với Y trong khi các ngươi vẫn đang nghe (các câu Kinh Qur’an được đọc cho các ngươi).