Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

7

Sûredeki Ayet No: 

170

Ayet No: 

1124

Sayfa No: 

172

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَالَّذِينَ يُمَسِّكُونَ بِالْكِتَابِ وَأَقَامُوا الصَّلَاةَ إِنَّا لَا نُضِيعُ أَجْرَ الْمُصْلِحِينَ

Çeviriyazı: 

velleẕîne yümessikûne bilkitâbi veeḳâmu-ṣṣalâh. innâ lâ nüḍî`u ecra-lmuṣliḥîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Kitaba sarılanlara ve namazı kılmaya devam edenlere gelince, biz o iyilerin ecrini hiçbir zaman yitirmeyiz.

Diyanet İşleri: 

Ardlarından yerlerine gelen bir takım kötüler, Kitap'a mirasçı oldular. "Biz nasıl olsa affedileceğiz" diyerek Kitap'ın hükümlerini değiştirme karşılığı bu değersiz dünyanın mallarını alırlar; yine ona benzer geçici bir şey kendilerine gelince onu da kabul ederlerdi. Onlardan, Allah'a karşı ancak gerçeği söyleyeceklerine dair Kitap üzerine söz alınmamış mıydı? Kitap'da olanları okumamışlar mıydı? Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için, ahiret yurdu vardır, düşünmüyor musunuz? Biz, iyiliğe çalışanların ecrini elbette zayi etmeyiz.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Kitaba sarılıp namaz kılanlara gelince: Biz, iyiliğe çalışanların mükafatını zayi etmeyiz.

Şaban Piriş: 

Kitaba bağlı olanlar ve namaz kılanlara gelince biz, (kendileri ve başkaları için) ıslah edenlerin mükâfatını zayi etmeyiz.

Edip Yüksel: 

Kitaba sarılanlar ve namaz kılanlara gelince, iyiliğe çalışanları ödülsüz bırakmayız.

Ali Bulaç: 

Kitaba sımsıkı sarılanlar ve namazı dosdoğru kılanlar, şüphesiz Biz salih olanların ecrini kaybetmeyiz.

Suat Yıldırım: 

Kitaba sarılanlar ve namazı gerektiği şekilde yerine getirenler bilsinler ki,Biz iyilik için çalışanların mükâfatlarını asla zâyi etmeyiz.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve o kimseler ki kitaba sarılırlar ve namazı dosdoğru kılmış bulunurlar. Şüphe yok ki, Biz (öyle) muslih kimselerin mükâfaatını zâyi etmeyiz.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Kitaba sarılanlar ve namazı/duayı yerine getirenlere gelince, biz, barışsever iyilerin ödülünü zayi etmeyiz.

Bekir Sadak: 

Onlara, seytanin pesine takdigi ve kendisine verdigimiz ayetlerden siyrilarak azginliklardan olan kisinin olayini anlat.

İbni Kesir: 

Onlar ki

Adem Uğur: 

Kitab´a sımsıkı sarılıp namazı dosdoğru kılanlar var ya, işte biz böyle iyiliğe çalışanların ecrini zayi etmeyiz.

İskender Ali Mihr: 

Onlar ki

Celal Yıldırım: 

Kitaba (şuurlu) sarılanlara ve namazı dosdoğru kılanlara gelince

Tefhim ul Kuran: 

Kitaba sımsıkı sarılanlar ve namazı dosdoğru kılanlar, kuşkusuz biz salih olanların ecrini kaybetmeyiz.

Fransızca: 

Et ceux qui se conforment au Livre et accomplissent la Salat, [en vérité], Nous ne laissons pas perdre la récompense de ceux qui s'amendent.

İspanyolca: 

para los que se aferran a la Escritura y hacen la azalá. No dejaremos de remunerar a quienes obren bien.

İtalyanca: 

Quanto a coloro che si attengono saldamente al Libro ed eseguono l'ora- zione, certamente non trascuriamo la ricompensa a quelli che si emendano.

Almanca: 

Und (für) diejenigen, welche die Schrift eingehalten und das rituelle Gebet ordnungsgemäß verrichtet haben, gewiß, WIR lassen die Belohnung der gottgefällig Guttuenden nicht verloren gehen.

Çince: 

坚持天经. 谨守拜功者,我必不会使他们当中的行善者徒劳无酬。

Hollandaca: 

En ook voor hen, die het boek der wet vasthouden en standvastig in het gebed zijn; want wij zullen nimmer dulden, dat het loon der rechtvaardigen verloren ga.

Rusça: 

Если кто придерживается Писания и совершает намаз, то ведь Мы не теряем вознаграждения тех, кто наводит порядок.

Somalice: 

Kuwa Qabsada Kitaabka oo Ooga Salaadda annagu ma dayacno ajriga kuwa wax Suubiya (Samo fala).

Swahilice: 

Na wale wanao kishikilia Kitabu, na wakashika Sala - hakika Sisi hatupotezi ujira wa watendao mema.

Uygurca: 

كىتابنى مەھكەم تۇتىدىغانلار، ناماز ئوقۇيدىغانلار (ساۋابقا ئېرىشىدۇ)، بىز ياخشى ئىش قىلغۇچىلارنىڭ ئەجرىنى ھەقىقەتەن زايا قىلىۋەتمەيمىز

Japonca: 

啓典によって(自分の生活を)堅持し,礼拝の務めを守る者,本当にわれは,このような身を修める者への報奨を決して虚しくしない。

Arapça (Ürdün): 

«والذين يمسِّكون» بالتشديد والتخفيف «بالكتاب» منهم «وأقاموا الصلاة» كعبد الله بن سلام وأصحابه «إنا لا نضيع أجر المصلحين» الجملة خبر الذين، وفيه وضع الظاهر موضع المضمر أي أجرهم.

Hintçe: 

और जो लोग किताब (ख़ुदा) को मज़बूती से पकड़े हुए हैं और पाबन्दी से नमाज़ अदा करते हैं (उन्हें उसका सवाब ज़रूर मिलेगा क्योंकि) हम हरगिज़ नेकोकारो का सवाब बरबाद नहीं करते

Tayca: 

“และบรรดาผู้ที่ยึดถือคัมภีร์ และดำรงไว้ซึ่งการละหมาดนั้น แท้จริงเราจะไม่ให้สูญไปซึ่งรางวัลของผู้ปรับปรุงแก้ไขทั้งหลาย”

İbranice: 

ואלה אשר מחזיקים בספר והמקיימים את התפילה, אנו לא נפחית את גמולם של המתקנים

Hırvatça: 

A oni koji se čvrsto drže Knjige i koji obavljaju namaz - pa, Mi, doista, nećemo dopustiti da propadne nagrada onima koji čine dobra djela.

Rumence: 

pentru cei care se leagă cu tărie de Carte, pentru cei care îşi fac rugăciunea. Nu vom lăsa nicidecum să se piardă răsplata celor îndreptători.

Transliteration: 

Waallatheena yumassikoona bialkitabi waaqamoo alssalata inna la nudeeAAu ajra almusliheena

Türkçe: 

Kitaba sarılanlar ve namazı/duayı yerine getirenlere gelince, biz, barışsever iyilerin ödülünü zayi etmeyiz.

Sahih International: 

But those who hold fast to the Book and establish prayer - indeed, We will not allow to be lost the reward of the reformers.

İngilizce: 

As to those who hold fast by the Book and establish regular prayer,- never shall We suffer the reward of the righteous to perish.

Azerbaycanca: 

Kitabdan (möhkəm) yapışanlar, (vaxtlı-vaxtında, lazımınca) namaz qılanlar (bilsinlər ki) Biz əməlisalehlərin mükafatını zay etmirik!

Süleyman Ateş: 

O(koruna)nlar ki Kitaba sımsıkı sarılırlar ve namazı kılarlar; elbette biz, iyiliğe çalışanların ecrini zayi etmeyiz.

Diyanet Vakfı: 

Kitab'a sımsıkı sarılıp namazı dosdoğru kılanlar var ya, işte biz böyle iyiliğe çalışanların ecrini zayi etmeyiz.

Erhan Aktaş: 

Kitâp’a sımsıkı sarılıp, salâtı ikame edenlere(1) gelince; kuşkusuz Biz sâlih olanların emeklerini zayi etmeyiz.

Kral Fahd: 

Kitab'a sımsıkı sarılıp namazı dosdoğru kılanlar var ya, işte biz böyle iyiliğe çalışanların ecrini zayi etmeyiz.

Hasan Basri Çantay: 

Bir de (âhiret yurdu) kitaba sımsıkı sarılanlar ve namaz

Muhammed Esed: 

Ve kitaba o sımsıkı sarılanlarla namazı dosdoğru ve devamlı yerine getirenler(i elbette ödüllendireceğiz); dürüst ve erdemli olmayı benimseyen ve bunu öğütleyen kimselerin hakkını elbette ziyan etmeyeceğiz!

Gültekin Onan: 

Kitaba sımsıkı sarılanlar ve namazı dosdoğru kılanlar, kuşkusuz biz salih olanların ecrini kaybetmeyiz.

Ali Fikri Yavuz: 

Kitaba sarılanlar (Kur’an’ın hükümlerine göre amel edenler) ve namazı gereği üzere yerine getirenler var ya, o iyilik edenlerin mükâfatını biz hiç bir zaman zayi etmeyiz.

Portekizce: 

Quanto àqueles que se apegam ao Livro e observam a oração, saibam que não frustraremos a recompensa dosconciliadores.

İsveççe: 

Och de som håller fast vid Skriften och regelbundet förrättar bönen [bör veta] att Vi inte låter dem som förbättrar och ställer till rätta bli utan lön.

Farsça: 

و آنان که به کتاب [آسمانی] چنگ می زنند [و عملاً به آیاتش پای بندند] و نماز را بر پا داشته اند [دارای پاداشند] یقیناً ما پاداش اصلاح گران را ضایع نمی کنیم.

Kürtçe: 

وە ئەوانەی بەتوندی دەست دەگرن بەتەوراتەوە (و پەیڕەویان دەکرد پێش ھاتنی ئیسلام) وە نوێژەکانیان بەجێ دەھێنن بێگومان ئێمە وونی ناکەین پاداشتی چاکەکاران

Özbekçe: 

Китобни маҳкам тутганлар ва намозни қоим қилганлар бўлса, албатта, Биз аҳли солиҳларнинг ажрларини зое қилмасмиз.

Malayca: 

Dan orang-orang yang berpegang teguh dengan Kitab Allah serta mendirikan sembahyang, sesungguhnya Kami tidak akan menghilangkan pahala orang-orang yang berusaha memperbaiki (keadaan hidupnya).

Arnavutça: 

E, ata që i përmbahen dispozitave të Librit dhe që e kryejnë namazin, - Na, me të vërtetë, nuk do t’u humbim shpërblimin të mirëve.

Bulgarca: 

А които твърдо се придържат към Писанието и отслужват молитвата - Ние не погубваме наградата на подобряващите.

Sırpça: 

А они који се чврсто држе Књиге и који обављају молитву - па, Ми, заиста, нећемо да допустимо да пропадне награда онима који чине добра дела.

Çekçe: 

a pro ty, kdož Písma se přidržují a modlitby dodržují; a My nedopustíme, aby ztratila se odměna těch, kdož o nápravu usilují.

Urduca: 

جو لوگ کتاب کی پابندی کر تے ہیں اور جنہوں نے نماز قائم رکھی ہے، یقیناً ایسے نیک کردار لوگوں کا اجر ہم ضائع نہیں کریں گے

Tacikçe: 

Онҳое, ки ба китоби Худо пойбандӣ меҷӯянд ва намоз мегузоранд, бидонанд, ки подоши некӯкоронро бекор намесозем.

Tatarca: 

Аллаһ – китабы Коръән хөкемнәренә нык ябышып, намазларын вакытында үтәгән мөэминнәр һидәятлеләр бит. Без төзәлүче вә төзәтүче яхшы кешеләрнең изгелекләрен, әлбәттә, юк итмибез.

Endonezyaca: 

Dan orang-orang yang berpegang teguh dengan Al Kitab (Taurat) serta mendirikan shalat, (akan diberi pahala) karena sesungguhnya Kami tidak menyia-nyiakan pahala orang-orang yang mengadakan perbaikan.

Amharca: 

እነዚያም መጽሐፉን ጠብቀው የሚይዙ ሶላትንም በደንቡ የሰገዱ እኛ የመልካም ሠሪዎችን ዋጋ አናጠፋም፡፡

Tamilce: 

எவர்கள் தொழுகையை நிலைநிறுத்தி, வேதத்தை (கற்றும் கற்பித்தும் செயல் படுத்தியும்) உறுதியாக பற்றிப் பிடிப்பார்களோ அவர்கள் (இத்தகைய) சீர்திருத்தவாதிகளின் கூலியை நிச்சயமாக நாம் வீணாக்க மாட்டோம்.

Korece: 

그 성서를 따르고 예배를 드리는 이들에게 하나님은 그들이실천하는 선의 보상이 결코 헛되 지 않게 하리라

Vietnamca: 

Những ai nắm chặt Kinh Sách (Tawrah) và thiết lập lễ nguyện Salah (một cách chu đáo) thì chắc chắn TA (Allah) không làm mất phần thưởng của những người ngoan đạo.