Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

11

Sûredeki Ayet No: 

86

Ayet No: 

1559

Sayfa No: 

231

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

بَقِيَّتُ اللَّهِ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُم مُّؤْمِنِينَ ۚ وَمَا أَنَا عَلَيْكُم بِحَفِيظٍ

Çeviriyazı: 

beḳiyyetü-llâhi ḫayrul leküm in küntüm mü'minîn. vemâ ene `aleyküm biḥafîż.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Eğer mümin iseniz, Allah'ın helâlinden size ihsan ettiği kâr sizin için daha hayırlıdır. Bununla beraber ben sizin üzerinize gözcü değilim."

Diyanet İşleri: 

İnanıyorsanız, Allah'ın geri bıraktığı helal kar sizin için daha hayırlıdır. Ben size bekçi değilim.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

İnanmışsanız Allah'ın bıraktığı kar, daha hayırlıdır size ve ben de size bir bekçi değilim.

Şaban Piriş: 

Eğer mümin olursanız Allah’ın bıraktığı (kâr) sizin için daha hayırlıdır. Ben, sizin üzerinizde bir gözetleyici değilim.

Edip Yüksel: 

İnanıyorsanız, ALLAH'ın (helal) bıraktığı, sizin için daha iyidir. Ben sizin üzerinize bekçi değilim.

Ali Bulaç: 

Eğer mü'minseniz, Allah'ın bıraktığı (helal işlerden olan kazanç) sizin için daha hayırlıdır. Ben, sizin üzerinizde bir gözetleyici değilim.

Suat Yıldırım: 

Eğer mümin iseniz, Allah'ın helâlinden bıraktığı kâr, sizin için daha hayırlıdır. Ben sadece sizin iyiliğinizi düşünerek öğüt veriyorum, yoksa sizin üzerinizde bir bekçi değilim.” [5,100]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

«Eğer siz imân etmiş kimseler iseniz Allah´ın geri bıraktığı sizin için hayırlıdır ve ben sizin üzerinize bir muhafız değilim.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Eğer inananlar iseniz, Allah'ın bıraktığı kâr sizin için daha hayırlıdır. Ben sizin üzerinizde bir bekçi değilim.

Bekir Sadak: 

«Ey µuayb! Soylediklerinin cogunu anlamiyor ve dogrusu seni aramizda gucsuz goruyoruz. Eger taraftarlarin olmasaydi seni taslardik. Esasen bizim gozumuzde pek itibarin da yoktur» dediler.

İbni Kesir: 

İman ediyorsanız

Adem Uğur: 

Eğer mümin iseniz Allah´ın (helâlinden) bıraktığı (kâr) sizin için daha hayırlıdır. Ben üzerinize bir bekçi değilim.

İskender Ali Mihr: 

Eğer siz mü´minlerseniz Allah´ın bakiyesi (ticaretin bıraktığı kâr, helâl kazanç) sizin için daha hayırlıdır. Ve ben, sizin üzerinize muhafız (gözleyici) değilim.

Celal Yıldırım: 

İnanmış kişiler iseniz, Allah´ın (helâlinden) bıraktığı kâr daha hayırlıdır. Ve ben sizin üzerinizde koruyucu ve gözetici de değilim.

Tefhim ul Kuran: 

«Eğer mü´minseniz, Allah´ın bıraktığı (helal işlerden olan kazanç) sizin için daha hayırlıdır. Ben, sizin üzerinizde bir gözetleyici değilim.»

Fransızca: 

Ce qui demeure auprès d'Allah est meilleur pour vous si vous êtes croyants ! Et je ne suis pas un gardien pour vous".

İspanyolca: 

Lo que Alá os deja es mejor para‚ vosotros, si es que sois creyentes. Y yo no soy vuestro custodio»

İtalyanca: 

Quello che permane presso Allah è meglio per voi, se siete credenti. Io non sono il vostro custode».

Almanca: 

Das nach ALLAHs Gebot Übrigbleibende ist besser für euch, würdet ihr den Iman verinnerlichen. Doch bin ich kein Wachender über euch."

Çince: 

残存在真主那里的给养,对于你们是更好的,如果你们是信士。我绝不是你们的监护者。

Hollandaca: 

Het minste deel, dat u zal overblijven als eene belooning van God, nadat gij rechtvaardig omtrent anderen zult hebben gehandeld, zal beter voor u zijn, dan rijkdom door bedrog verkregen, indien gij ware geloovigen zijt. Ik ben geen bewaker van u.

Rusça: 

Оставленное вам Аллахом лучше для вас, если только вы веруете, и я не являюсь вашим хранителем".

Somalice: 

Baaqiga Eebe yaa idiin khayrroone ma ihi mid idin ilaalin (karee).

Swahilice: 

Alivyo kubakishieni Mwenyezi Mungu ndiyo bora kwa ajili yenu, ikiwa nyinyi ni Waumini. Wala mimi siye mlinzi wenu.

Uygurca: 

اﷲ سىلەرگە قالدۇرغان ھالال رىزىق (سىلەر يىغقان ھارامدىن) ياخشىدۇر، ئەگەر سىلەر مۆمىن بولساڭلار. مەن سىلەرگە مۇھاپىزەتچى ئەمەسمەن»

Japonca: 

もしあなたがたが信者ならば,アッラーの(賜物で手もとに)残されたものこそ,あなたがたのために最も善いものである。わたしはあなたがたの見張り人ではない。」

Arapça (Ürdün): 

«بقيَّتُ الله» رزقه الباقي لكم بعد إيفاء الكيل والوزن «خير لكم» من البخس «إن كنتم مؤمنين» «وما أنا عليكم بحفيظ» رقيب أجازيكم بأعمالكم إنما بعثت نذيرا.

Hintçe: 

अगर तुम सच्चे मोमिन हो तो ख़ुदा का बक़िया तुम्हारे वास्ते कही अच्छा है और मैं तो कुछ तुम्हारा निगेहबान नहीं

Tayca: 

สิ่งที่เหลืออยู่ของอัลลอฮ์นั้น ดียิ่งสำหรับพวกท่าน หากพวกท่านเป็นผู้ศรัทธา และฉันมิใช่ผู้คุ้มกันพวกท่าน”

İbranice: 

מה שאלוהים התיר לכם (מהרווח שמגיע לכם ) זה מה שהכי טוב עבורכם, אם אתם אכן מאמינים אמתיים. אך אינני אחראי למה שתעשו

Hırvatça: 

Ono što vam pretekne, a što vam je Allah dozvolio, bolje vam je, ako hoćete biti vjernici; a ja nisam vaš čuvar."

Rumence: 

Ceea ce vă lasă Dumnezeu este mai bun pentru voi, de sunteţi credincioşi. Eu nu vă sunt vouă păzitor.”

Transliteration: 

Baqiyyatu Allahi khayrun lakum in kuntum mumineena wama ana AAalaykum bihafeethin

Türkçe: 

"Eğer inananlar iseniz, Allah'ın bıraktığı kâr sizin için daha hayırlıdır. Ben sizin üzerinizde bir bekçi değilim."

Sahih International: 

What remains [lawful] from Allah is best for you, if you would be believers. But I am not a guardian over you."

İngilizce: 

That which is left you by Allah is best for you, if ye (but) believed! but I am not set over you to keep watch!

Azerbaycanca: 

Əgər mö’minsinizsə, (bilin ki, ölçüdə və çəkidə düz olandan sonra) Allahın (halal olaraq) verdiyi mənfəət (dünyada və axirətdə) sizin üçün daha xeyirlidir. Mən də sizə nəzarətçi deyiləm!”

Süleyman Ateş: 

Eğer inanan insanlar iseniz, Allah'ın bıraktığı (kar), sizin için daha hayırlıdır. Fakat ben sizin üzerinize bekçi değilim!

Diyanet Vakfı: 

Eğer mümin iseniz Allah'ın (helalinden) bıraktığı (kar) sizin için daha hayırlıdır. Ben üzerinize bir bekçi değilim.

Erhan Aktaş: 

“Eğer Mü’minler iseniz, Allah’ın bıraktığı(1) sizin için hayırlı olandır. Yoksa ben, gözetleyiciniz değilim.”

Kral Fahd: 

Eğer mümin iseniz Allah'ın (helalinden) bıraktığı (kâr) sizin için daha hayırlıdır. Ben üzerinize bir bekçi değilim.

Hasan Basri Çantay: 

«Eğer mü´min kimseler iseniz Allah´ın (halâlınden) bırakdığı (kâr) sizin için daha hayırlıdır. (Bununla beraber) ben sizin üzerinizde bir bekçi de değilim».

Muhammed Esed: 

Eğer (O´na) inanıyorsanız, Allah´ın bıraktığı şey sizin için en hayırlısıdır! (Bütün bu sınırları kendiniz gözetin,) ben sizin üzerinizde bir bekçi değilim".

Gültekin Onan: 

11:85

Ali Fikri Yavuz: 

Eğer müminseniz, Allah’ın halâl olarak bırakıldığı kâr, sizin için daha hayırlıdır. Ben de sizin üzerinizde bir gözetleyici değilim.”

Portekizce: 

O que Deus vos deixou ser-vos-á mais vantajoso, se sois fiéis. E não sou vosso guardião.

İsveççe: 

Det bästa för er, om ni tror [på Guds löfte], är vad Gud aldrig upphör att räkna er till godo. Men jag är inte satt att vaka över er."

Farsça: 

آنچه خدا [در کسب و کارتان از سود و بهره پس از پرداخت حق مردم] باقی می گذارد، برای شما بهتر است اگر مؤمن باشید، و من بر شما نگهبان نیستم.

Kürtçe: 

ئەوەی خوا دەیھێڵتەوە (لەقازانجی حەڵاڵ) چاکترە بۆتان ئەگەر ئێوە بڕوادارن و من پارێزەر نیم بەسەرتانەوە

Özbekçe: 

Агар мўмин бўлсангиз, Аллоҳнинг наздида боқий қолувчи сиз учун яхшироқдир. Мен сизнинг устингизда қўриқчи эмасман», деди.

Malayca: 

Limpah kurnia Allah kepada kamu lebih baik bagi kamu (daripada yang kamu ambil secara haram itu), jika betul kamu orang-orang yang beriman. Dan aku bukanlah orang yang menjaga dan mengawas perbuatan kamu".

Arnavutça: 

Atë që ua ka lënë Perëndia (dhe që e keni arritur në mënyrë të lejueshme) u është më e mirë, nëse jeni besimtarë; e unë nuk jam ruajtës i juaj.

Bulgarca: 

Това, което Аллах ви оставя, е по-добро за вас, ако сте вярващи. Аз не съм ви пазител.”

Sırpça: 

Оно што вам претекне, а што вам је Аллах дозволио, боље вам је, ако хоћете да будете верници; а ја нисам ваш чувар.“

Çekçe: 

Dobrota Boží je pro vás lepší, jste-li věřící, a já nejsem věru nad vámi strážcem žádným.'

Urduca: 

اللہ کی دی ہوئی بچت تمہارے لیے بہتر ہے اگر تم مومن ہو اور بہر حال میں تمہارے اوپر کوئی نگران کار نہیں ہوں"

Tacikçe: 

Агар имон овардаед, он чӣ Худо боки мегузорад, бароятон беҳтар аст. Ва ман нигаҳбони шумо нестам».

Tatarca: 

Әгәр хак мөэмин булсагыз, кәсебләрегездә һәм сәүдәләрегездә Аллаһ калдырган файда аз булса да, сезнең өчен хәерледер, әмма үлчәүне киметеп алган файда хәерсез – хәрамдыр. Мин сезгә сакчы түгелмен, һәр эшегезне күзәтеп бетерә алмам, үз эшегезне үзегез карагыз!

Endonezyaca: 

Sisa (keuntungan) dari Allah adalah lebih baik bagimu jika kamu orang-orang yang beriman. Dan aku bukanlah seorang penjaga atas dirimu"

Amharca: 

አላህ ያስቀረላችሁ ለእናንተ የተሻለ ነው፡፡ ምእመናን እንደሆናችሁ (አላህ በሰጣችሁ ውደዱ)፡፡ እኔም (መካሪ እንጅ) በናንተ ላይ ተጠባባቂ አይደለሁም፡፡»

Tamilce: 

“நீங்கள் நம்பிக்கை கொண்டவர்களாக இருந்தால் (உங்கள் வர்த்தகத்தில்) அல்லாஹ் மீதப்படுத்திய (ஆகுமான லாபமான)து உங்களுக்கு (நீங்கள் மோசடியில் சேமிக்கின்ற செல்வத்தை விட) மிக மேலானதாகும். இன்னும், நான் உங்கள் மீது கண்காணிப்பாளன் அல்ல.”

Korece: 

너희가 진실한 신앙인이라면 하나님께 순종함이 너희에게 복이 되리니 나는 너희의 수호자가 아니라

Vietnamca: 

“Thứ còn lại ở nơi Allah tốt hơn cho các ngươi, nếu các ngươi là những người có đức tin. Và Ta không phải là người bảo vệ cho các ngươi.”

Ayet Linkleri: 

Rubu tag: 

Hizb tag: