Arapça:
وَمَا خَلَقْنَا السَّمَاءَ وَالْأَرْضَ وَمَا بَيْنَهُمَا لَاعِبِينَ
Çeviriyazı:
vemâ ḫalaḳne-ssemâe vel'arḍa vemâ beynehümâ lâ`ibîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Biz gök ile yeri ve aralarındaki şeyleri, boş bir eğlence için yaratmadık.
Diyanet İşleri:
Biz gökleri, yeri ve ikisinin arasındakileri oyun olsun diye yaratmadık.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve biz, göğü, yeryüzünü ve ikisinin arasında olanları, bir eğlence diye yaratmadık.
Şaban Piriş:
Göğü, yeri ve ikisi arasındakileri oyun olsun diye yaratmadık.
Edip Yüksel:
Göğü, yeri ve aralarındakileri oyun oynamak için yaratmadık.
Ali Bulaç:
Biz, bir 'oyun ve oyalanma konusu' olsun diye göğü, yeri ve ikisi arasında bulunanları yaratmadık.
Suat Yıldırım:
Elbette Biz göğü, yeri ve aralarında olan varlıkları oyun ve eğlence olsun diye yaratmadık. [38,27; 53,31]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve göğü ve yeri ve bunların aralarında olanları, oyuncular olarak yaratmadık.
Yaşar Nuri Öztürk:
Biz, gökleri de yeri de bunlar arasındakileri de eğlenip eğlendirelim diye yaratmadık.
Bekir Sadak:
Eger yerle gokte Allah´tan baska tanrilar olsaydi, ikisi de bozulurdu. Arsin Rabbi olan Allah, onlarin vasiflandirdiklarindan munezzehtir.
İbni Kesir:
Biz
Adem Uğur:
Biz, göğü, yeri ve bunlar arasındakileri, oyuncular (işi, eğlencesi) olarak yaratmadık.
İskender Ali Mihr:
Biz
Celal Yıldırım:
Biz, göğü, yeri ve ikisi arasındaki şeyleri oyuncak olarak yaratmadık.
Tefhim ul Kuran:
Biz, bir ´oyun ve oyalanma konusu´ olsun diye göğü, yeri ve ikisi arasında bulunanları yaratmadık.
Fransızca:
Ce n'est pas par jeu que Nous avons créé le ciel et la terre et ce qui est entre eux.
İspanyolca:
No creamos el cielo, la tierra y lo que entre ellos hay para pasar el rato.
İtalyanca:
Non è per gioco che creammo il cielo e la terra e quel che vi è frammezzo.
Almanca:
Und WIR erschufen den Himmel, die Erde und das, was zwischen ihnen ist, doch nicht aus sinnlosem Treiben.
Çince:
我未曾以游戏的态度创造天地万物;
Hollandaca:
Wij schiepen, de hemelen en de aarde en al wat daartusschen is, niet tot onze uitspanning.
Rusça:
Мы не создали небо, землю и все, что между ними, забавляясь.
Somalice:
Maanaan Abuurin Samooyinka iyo Dhulka iyo waxa u Dhaxeeya Anagoo Ciyaari.
Swahilice:
Na hatukuziumba mbingu na ardhi na vilivyo baina yao kwa mchezo.
Uygurca:
بىز ئاسماننى، زېمىننى ۋە ئۇلارنىڭ ئارىسىدىكى نەرسىلەرنى ئويناپ ياراتقىنىمىز يوق (يەنى ئۇلارنى بىكار ياراتماستىن، قۇدرىتىمىزنىڭ ئالامەتلىرى سۈپىتىدە ياراتتۇق)
Japonca:
われは天と地,またその間にあるものを,戯れに創ったのではない。
Arapça (Ürdün):
«وما خلقنا السماء والأرض وما بينهما لاعبين» عابثين بل دالين على قدرتنا ونافعين عبادنا.
Hintçe:
और हमने आसमान और ज़मीन को और जो कुछ इन दोनों के दरमियान है बेकार लगो नहीं पैदा किया
Tayca:
และเรามิได้สร้างชั้นฟ้าและแผ่นดิน และสิ่งที่อยู่ในระหว่างทั้งสอง เพื่อการสนุกสนานอย่างไร้ประโยชน์
İbranice:
לא בראנו את השמים ואת הארץ ואת אשר ביניהם למשחק
Hırvatça:
Mi nismo stvorili nebo i Zemlju i ono što je između njih, igrajući se.
Rumence:
Noi n-am creat cerul, pământul şi ceea ce se află între ele în joacă.
Transliteration:
Wama khalaqna alssamaa waalarda wama baynahuma laAAibeena
Türkçe:
Biz, gökleri de yeri de bunlar arasındakileri de eğlenip eğlendirelim diye yaratmadık.
Sahih International:
And We did not create the heaven and earth and that between them in play.
İngilizce:
Not for (idle) sport did We create the heavens and the earth and all that is between!
Azerbaycanca:
Biz göyü, yeri və onlar arasında olanları oyun-oyuncaq yaratmadıq. (Kainat əbəs yerə deyil, Allahın qüdrətinin təcəssümü kimi yaradılmışdır. Buna görə də insanlar yalnız onun xaliqi Allaha ibadət etməlidirlər).
Süleyman Ateş:
Biz göğü, yeri ve bunlar arasında bulunanları, eğlence için yaratmadık.
Diyanet Vakfı:
Biz, göğü, yeri ve bunlar arasındakileri, oyuncular (işi, eğlencesi) olarak yaratmadık.
Erhan Aktaş:
Biz; yeri, göğü ve ikisinin arasındakileri eğlence olsun diye yaratmadık.
Kral Fahd:
Biz, göğü, yeri ve bunlar arasındakileri, oyun olsun diye (boş yere) yaratmadık.
Hasan Basri Çantay:
Biz göğü de, yeri de, ikisinin arasında bulunan şeyleri de oyuncular (ın işi) olarak yaratmadık.
Muhammed Esed:
Bir de, (şunu bilin ki,) gökleri ve yeri ve bu ikisi arasında var olan hiçbir şeyi bir oyun, bir eğlence olarak yaratmadık;
Gültekin Onan:
Biz, bir ´oyun ve oyalanma konusu´ olsun diye göğü, yeri ve ikisi arasında bulunanları yaratmadık.
Ali Fikri Yavuz:
Biz, gök ile yeri ve aralarındaki şeyleri, boş bir eğlence için yaratmadık.
Portekizce:
Não riamos os céus e a terra e tudo quanto existe entre ambos por mero passatempo.
İsveççe:
VI HAR inte skapat himlen och jorden och allt som finns däremellan för ros skull.
Farsça:
و ما آسمان و زمین و آنچه را میان آن دو قرار دارد به بازی نیافریده ایم.
Kürtçe:
ئێمە دروستمان نەکردووە ئاسمان و زەوی و ئەوەی لەنێوانیاندایە بەگاڵتەو بەبێ ھودە
Özbekçe:
Биз осмонлару ерни ва уларнинг орасидаги нарсаларни ўйин учун яратганимиз йўқ. (Бундай улкан ва ажойиб нарсалар, албатта, ўйин учун яратилмайди. Беҳудага шунчалик уринишнинг кераги йўқ. Мақсад ўйин бўлса, шунга мосроқ нарса яратилар эди.)
Malayca:
Dan (ingatlah) tidaklah Kami menciptakan langit dan bumi serta segala yang ada di antaranya, secara main-main.
Arnavutça:
Na nuk kemi krijuar qiellin dhe Tokën, e ç’gjendet në mes tyre, për argëtim (Tonë).
Bulgarca:
Не сътворихме Ние небесата и земята, и всичко помежду им на шега.
Sırpça:
Ми нисмо створили небо и Земљу и оно што је између њих да се забављамо.
Çekçe:
My nebesa a zemi a vše, co je mezi nimi, jsme pro zábavu nestvořili;
Urduca:
ہم نے اِس آسمان اور زمین کو اور جو کچھ بھی ان میں ہے کچھ کھیل کے طور پر نہیں بنایا ہے
Tacikçe:
Мо ин осмону замин ва он чиро миёни он дӯст, ба бозича наофаридаем.
Tatarca:
Без җир вә күкне һәм араларында булган нәрсәләрне, уйнап бушка гына төземәдек.
Endonezyaca:
Dan tidaklah Kami ciptakan Iangit dan bumi dan segala yang ada di antara keduanya dengan bermain-main.
Amharca:
ሰማይንና ምድርን በመካከላቸው ያለውንም ሁሉ ቀላጆች ኾነን አልፈጠርንም፡፡
Tamilce:
இன்னும், வானத்தையும் பூமியையும் அவ்விரண்டுக்கும் இடையில் உள்ளவற்றையும் நாம் (வீண் விளையாட்டு) விளையாடுபவர்களாக படைக்கவில்லை.
Korece:
하나님이 하늘과 땅과 그 사이의 모든 것을 창조한 것은 장난 이 아니라
Vietnamca:
TA không tạo hóa các tầng trời và trái đất cũng như vạn vật giữa chúng để chơi vui (một cách vô ích).
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: