
vekeẕâlike nüvellî ba`ḍa-żżâlimîne ba`ḍam bimâ kânû yeksibûn.
Arapça:
وَكَذَٰلِكَ نُوَلِّي بَعْضَ الظَّالِمِينَ بَعْضًا بِمَا كَانُوا يَكْسِبُونَ
Türkçe:
İşte biz, zalimlerin bir kısmını bir kısmına, kazanır oldukları şeyler yüzünden bu şekilde dost/yardımcı/yönetici/önder yaparız.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
İşte biz böylece, kazandıkları günahlardan dolayı zalimlerin bir kısmını, diğer bir kısmına dost yaparız.
Diyanet Vakfı:
İşte böylece işledikleri günahlardan ötürü zalimlerin bir kısmını diğer bir kısmının peşine takarız.
İngilizce:
Thus do we make the wrong-doers turn to each other, because of what they earn.
Fransızca:
Et ainsi accordons-Nous, à certains injustes l'autorité sur d'autres, (injustes) à cause de ce qu'ils ont acquis.
Almanca:
Und solcherart lassen WIR die Übertretenden einander Wali sein wegen dem, was sie sich zu erwerben pflegten.
Rusça:
Так Мы позволяем одним беззаконникам править другими за то, что они приобретают.
Açıklama:
