Nuzul 5604

müttekiîne fîhâ `ale-l'erâik. lâ yeravne fîhâ şemsev velâ zemherîrâ.

Türkçe:
Koltuklar üzerine yaslanarak otururlar orada. Ne bir güneş görürler orada ne de kavurucu bir soğuk...
İngilizce:
Reclining in the (Garden) on raised thrones, they will see there neither the sun's (excessive heat) nor (the moon's) excessive cold.
Fransızca:
ils y seront accoudés sur des divans, n'y voyant ni soleil ni froid glacial .
Almanca:
angelehnt darin auf Liegen. Sie sehen darin weder Sonne noch Mond .
Rusça:
Они будут лежать на ложах, прислонившись, и не увидят там ни солнца, ни стужи.
Arapça:
مُّتَّكِئِينَ فِيهَا عَلَى الْأَرَائِكِ ۖ لَا يَرَوْنَ فِيهَا شَمْسًا وَلَا زَمْهَرِيرًا
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Orada donatılmış koltuklar üzerine dayanmışlardır: Orada ne yakıcı güneş görürler, ne de şiddetli soğuk.
Diyanet Vakfı:
Orada koltuklara kurulmuş olarak bulunurlar; ne yakıcı sıcak görülür orada, ne de dondurucu soğuk.
Nuzul 5604 beslemesine abone olun.