
vetteḳû yevmen türce`ûne fîhi ile-llâhi ŝümme tüveffâ küllü nefsim mâ kesebet vehüm lâ yużlemûn.
Arapça:
وَاتَّقُوا يَوْمًا تُرْجَعُونَ فِيهِ إِلَى اللَّهِ ۖ ثُمَّ تُوَفَّىٰ كُلُّ نَفْسٍ مَّا كَسَبَتْ وَهُمْ لَا يُظْلَمُونَ
Türkçe:
Korkun o günden ki, onda Allah'a döndürüleceksiniz. Sonra her benliğe kazanmış olduğu tam bir biçimde verilecektir. Onlar hiçbir zulme uğratılmayacaklardır.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Öyle bir günden korkunuz ki, o gün Allah'a döndürüleceksiniz. Sonra da herkese kazancı tamamıyla ödenecek ve hiç kimse haksızlığa uğramayacaktır.
Diyanet Vakfı:
Allah'a döndürüleceğiniz, sonra da herkese hak ettiğinin eksiksiz verileceği ve kimsenin haksızlığa uğratılmayacağı bir günden sakının.
İngilizce:
And fear the Day when ye shall be brought back to Allah. Then shall every soul be paid what it earned, and none shall be dealt with unjustly.
Fransızca:
Et craignez le jour où vous serez ramenés vers Allah. Alors chaque âme sera pleinement rétribuée de ce qu'elle aura acquis . Et il ne seront point lésés.
Almanca:
Und sucht Taqwa einem Tag gegenüber, an dem ihr zu ALLAH zurückgebracht werdet, dann wird jeder Seele das vergütet, was sie erworben hat. Und ihnen wird gewiß kein Unrecht angetan.
Rusça:
Бойтесь того дня, когда вы будете возвращены к Аллаху. Тогда каждый человек сполна получит то, что приобрел, и с ними не поступят несправедливо.
Açıklama:
