Nuzul 1793

 
00:00

mühti`îne muḳni`î ruûsihim lâ yerteddü ileyhim ṭarfühüm. veef'idetühüm hevâ'.

Arapça:

مُهْطِعِينَ مُقْنِعِي رُءُوسِهِمْ لَا يَرْتَدُّ إِلَيْهِمْ طَرْفُهُمْ ۖ وَأَفْئِدَتُهُمْ هَوَاءٌ

Türkçe:

Başlarını dikerek koşuşurlar. Bakışları kendilerine dönmez. Yürekleri tamamen boşalmıştır.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

O gün, başlarını dikerek koşacaklar, gözleri kendilerine bile dönmeyecek ve gönülleri bomboş kalacaktır.

Diyanet Vakfı:

Zihinleri bomboş olarak kendilerine bile dönüp bakamaz durumda, gözleri göğe dikilmiş bir vaziyette koşarlar.

İngilizce:

They running forward with necks outstretched, their heads uplifted, their gaze returning not towards them, and their hearts a (gaping) void!

Fransızca:

Ils courront [suppliant], levant la tête, les yeux hagards et les coeurs vides.

Almanca:

Sie werden ängstlich hineilen mit hochgehaltenen Köpfen, ohne daß ihre Wimpern dabei auch nur zucken. Und sie sind verwirrt.

Rusça:

Они будут спешить с запрокинутыми головами. Взоры не будут возвращаться к ним, а их сердца будут опустошены (переполнены страхом и лишены всех иных чувств).

Açıklama:
Nuzul 1793 beslemesine abone olun.