
veeḫaẕe-lleẕîne żalemu-ṣṣayḥatü feaṣbeḥû fî diyârihim câŝimîn.
Arapça:
وَأَخَذَ الَّذِينَ ظَلَمُوا الصَّيْحَةُ فَأَصْبَحُوا فِي دِيَارِهِمْ جَاثِمِينَ
Türkçe:
Zulme sapmış olanları o korkunç titreşimli ses yakaladı da öz yurtlarında yere çökmüş hale geldiler.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
O zalimleri, korkunç bir gürültü yakalayıverdi de oldukları yerde çöküp kaldılar.
Diyanet Vakfı:
Zulmedenleri de o korkunç ses yakaladı ve yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
İngilizce:
The (mighty) Blast overtook the wrong-doers, and they lay prostrate in their homes before the morning,-
Fransızca:
Et le Cri saisit les injustes . Et les voilà foudroyés dans leurs demeures,
Almanca:
Und der Schrei richtete zugrunde diejenigen, die Unrecht begingen, so wurden sie in ihren Wohnstätten zu leblosen Körpern.
Rusça:
А беззаконников поразил ужасный вопль, и они оказались повергнуты ниц в своих домах,
Açıklama:
