
feẕâlikümü-llâhü rabbükümü-lḥaḳḳ. femâẕâ ba`de-lḥaḳḳi ille-ḍḍalâl. feennâ tuṣrafûn.
Türkçe:
İşte bu Allah'tır sizin Hak Rabbiniz. Hak'tan sonra, sapıklıktan başka ne kalır ki? Peki, nasıl oluyor da yüz geri döndürülüyorsunuz?
İngilizce:
Such is Allah, your real Cherisher and Sustainer: apart from truth, what (remains) but error? How then are ye turned away?
Fransızca:
Tel est Allah, votre vrai Seigneur. Au delà de la vérité qu'y a-t-il donc sinon l'égarement ? Comment alors pouvez-vous, vous détourner ? "
Almanca:
Dies ist ALLAH, euer wahrer HERR. Was gibt es denn anstelle der Wahrheit außer dem Irregehen?! Wie werdet ihr denn davon abgebracht?!
Rusça:
Таков Аллах, ваш Истинный Господь! Что может быть за истиной, кроме заблуждения? До чего же вы отвращены от истины!
Arapça:
فَذَٰلِكُمُ اللَّهُ رَبُّكُمُ الْحَقُّ ۖ فَمَاذَا بَعْدَ الْحَقِّ إِلَّا الضَّلَالُ ۖ فَأَنَّىٰ تُصْرَفُونَ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
İşte o Allah sizin gerçek Rabbinizdir. Gerçeğin dışında sapıklıktan başka ne vardır? O halde haktan nasıl çevriliyorsunuz?
Diyanet Vakfı:
İşte O, sizin gerçek Rabbiniz olan Allah'tır. Artık haktan (ayrıldıktan) sonra sapıklıktan başka ne kalır? O halde nasıl (sapıklığa) döndürülüyorsunuz?
