Arapça:
إِن تَجْتَنِبُوا كَبَائِرَ مَا تُنْهَوْنَ عَنْهُ نُكَفِّرْ عَنكُمْ سَيِّئَاتِكُمْ وَنُدْخِلْكُم مُّدْخَلًا كَرِيمًا
Çeviriyazı:
in tectenibû kebâira mâ tünhevne `anhü nükeffir `anküm seyyiâtiküm venüdḫilküm müdḫalen kerîmâ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Eğer siz, yasaklandığınız büyük günahlardan sakınırsanız, diğer kusurlarınızı örter, sizi güzel bir makama koyarız.
Diyanet İşleri:
Size yasak edilen büyük günahlardan kaçınırsanız, kusurlarınızı örter ve sizi şerefli bir yere yerleştiririz.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Nehyedildiğiniz büyük günahlardan kaçınırsanız suçlarınızı örteriz ve sizi büyük ve şerefli bir mevkie ulaştırırız.
Şaban Piriş:
Size yasaklananların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin kusurlarınızı (küçük günahlarınız) örteriz ve sizi onurlu bir makama (Cennet'e) girdiririz.
Edip Yüksel:
Büyük yasaklardan kaçınırsanız günahlarınızı örter ve sizi onurlu bir girişle kabul ederiz
Ali Bulaç:
Size yasaklanan büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin kusurlarınızı örteriz ve sizi 'onurlu-üstün' bir makama sokarız.
Suat Yıldırım:
Eğer yasaklanan günahların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin öbür küçük günahlarınızı örtüp affederiz ve sizi değerli bir mevkiye yerleştiririz.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Eğer nehyedilmiş olduğunuz şeylerin büyüklerinden kaçınırsanız sizden kabahatlerinizi kefaretlendirir ve sizleri bir kerîm mahalle girdirir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Eğer yasaklandığınız günahların büyüklerinden uzak kalırsanız, diğer kötülüklerinizi örteriz ve sizi nimet ve bereket dolu bir varış yerine ulaştırırız.
Bekir Sadak:
Kari kocanin arasinin acilmasindan endiselenirseniz, erkegin ailesinden bir hakem ve kadinin ailesinden bir hakem gonderin
İbni Kesir:
Size yasaklanan büyük günahlardan kaçınırsanız
Adem Uğur:
Eğer yasaklandığınız büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi şerefli bir yere sokarız.
İskender Ali Mihr:
Eğer yasaklandığınız büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin günahlarınızı örteriz ve sizi (şerefli bir makama) ikram olunacağınız bir yere koyarız.
Celal Yıldırım:
Eğer men´edildiğiniz büyük günahlardan kaçınırsanız, kusurlarınızı örtüp temizleriz ve sizi şerefli bir makama yerleştiririz.
Tefhim ul Kuran:
Size yasaklanan büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin kusurlarınızı örteriz ve sizi ´onurlu-üstün´ bir makama sokarız.
Fransızca:
Si vous évitez les grands péchés qui vous sont interdits, Nous effacerons vos méfaits de votre compte, et Nous vous ferons entrer dans un endroit honorable (le Paradis).
İspanyolca:
Si evitáis los pecados graves que se os han prohibido, borraremos vuestras malas obras y os introduciremos con honor.
İtalyanca:
Se eviterete i peccati più gravi che vi sono stati proibiti, cancelleremo le altre colpe e vi faremo entrare con onore [in Paradiso].
Almanca:
Wenn ihr die Kabiras dessen meidet, das euch verboten wurde, werden WIR euch eure gottmißfälligen Taten tilgen und euch in einen ehrenwerten Eingang eintreten lassen.
Çince:
如果你们远离你们所受禁的一切大罪,我就赦宥你们的一切罪过,并使你们得入一个尊贵的境地。
Hollandaca:
Indien gij de groote zonden weet te vermijden, welke u verboden zijn, zullen wij uwe overtredingen vergeven, en zullen u met eere binnen het paradijs voeren.
Rusça:
Если вы будете избегать больших грехов из того, что вам запрещено, то Мы простим ваши злодеяния и введем вас в почтенный вход.
Somalice:
Haddaad ka Dheeraataan Dambiyada waa weyn waxaan idinka Reebeynno waxaannu ka asturi Xaggiinna Xumaantiinna waxaana idin Galin Meel Fiican (Sharaf leh).
Swahilice:
Mkiyaepuka makubwa mnayo katazwa, tutakufutieni makosa yenu madogo, na tutakuingizeni mahali patukufu.
Uygurca:
ئەگەر سىلەر مەنئى قىلىنغان چوڭ گۇناھلاردىن ساقلانساڭلار، (كەرىمىمىزگە ئېلىپ) كىچىك گۇناھلىرىڭلارنى يوققا چىقىرىمىز ۋە سىلەرنى ئېسىل ماكانغا (يەنى جەننەتكە) كىرگۈزىمىز
Japonca:
だがあなたがたが,禁じられた大罪を避けるならば,われはあなたがたの罪過を消滅させ,栄誉ある門に入らせるであろう。
Arapça (Ürdün):
«إن تجتنبوا كبائر ما تنهون عنه» وهي ما ورد عليها وعيد كالقتال والزنا والسرقة وعن ابن عباس هي إلى السبعمائة أقرب «نكفِّر عنكم سيِّئاتكم» الصغائر بالطاعات «وندخلكم مُدخلا» بضم الميم وفتحها أي إدخالا أو موضعا «كريما» هو الجنة.
Hintçe:
जिन कामों की तुम्हें मनाही की जाती है अगर उनमें से तुम गुनाहे कबीरा से बचते रहे तो हम तुम्हारे (सग़ीरा) गुनाहों से भी दरगुज़र करेंगे और तुमको बहुत अच्छी इज्ज़त की जगह पहुंचा देंगे
Tayca:
หากพวกเจ้าปลีกตัวออกจากบรรดาบาปใหญ่ ๆ ของสิ่งที่พวกเจ้าถูกห้ามให้ละเว้นมันแล้ว เราก็จะลบล้างบรรดาความผิดเล็ก ๆ น้อย ๆ ของพวกเจ้า ออกจากพวกเจ้า และเราจะให้พวกเจ้าเข้าอยู่ในสถานที่อันมีเกียรติ
İbranice:
אם תישמרו מפני החטאים הגדולים אשר נאסר עליכם לעשות, נכפר לכם על מעשיכם הרעים הקטנים, ונכניס אתכם למקום מכובד (בגן העדן)
Hırvatça:
Ako se budete klonili velikih grijeha koji su vam zabranjeni, Mi ćemo pokriti vaša loša djela i u divno mjesto vas uvesti.
Rumence:
Dacă vă feriţi de păcatele grele care vă sunt oprite, Noi vom şterge relele voastre şi cu cinste vă vom lăsa să intraţi în Rai.
Transliteration:
In tajtaniboo kabaira ma tunhawna AAanhu nukaffir AAankum sayyiatikum wanudkhilkum mudkhalan kareeman
Türkçe:
Eğer yasaklandığınız günahların büyüklerinden uzak kalırsanız, diğer kötülüklerinizi örteriz ve sizi nimet ve bereket dolu bir varış yerine ulaştırırız.
Sahih International:
If you avoid the major sins which you are forbidden, We will remove from you your lesser sins and admit you to a noble entrance [into Paradise].
İngilizce:
If ye (but) eschew the most heinous of the things which ye are forbidden to do, We shall expel out of you all the evil in you, and admit you to a gate of great honour.
Azerbaycanca:
Əgər sizə qadağan olunmuş böyük günahlardan çəkinərsinizsə, Biz də sizin qəbahətlərinizin (kiçik günahlarınızın) üstünü örtər və sizi (şərəfli bir mənzilə) çatdırarıq.
Süleyman Ateş:
Eğer size yasaklanan büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi güzel bir yere sokarız.
Diyanet Vakfı:
Eğer yasaklandığınız büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi şerefli bir yere sokarız.
Erhan Aktaş:
Eğer siz, yasaklananların büyüklerinden sakınırsanız, kötülüklerinizi küfrederiz.(1) Ve sizi şerefli bir meskene yerleştiririz.
Kral Fahd:
Eğer yasaklandığınız büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi şerefli bir yere (Cennet'e) sokarız.
Hasan Basri Çantay:
Eğer yasak edildiğiniz büyük (günâh) lardan kaçınırsanız sizin (öbür) kabahatlerinizi örteriz ve sizi şerefli bir mevkia (getirib) sokarız.
Muhammed Esed:
Uzak durmanız emredilen büyük günahlardan kaçınırsanız, (küçük) kusurlarınızı örteriz ve sizi şerefli bir meskene yerleştiririz.
Gültekin Onan:
Size yasaklanan büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin kusurlarınızı örteriz (keffir) ve sizi ´onurlu-üstün´ bir makama sokarız.
Ali Fikri Yavuz:
Eğer siz, yasak edildiğiniz günahların büyüklerinden sakınırsanız, sizden diğer kabahatlerinizi örteriz ve sizi iyi bir gidişata sokarız.
Portekizce:
Se evitardes os grandes pecados, que vos estão proibidos, absorver-vos-emos das vossas faltas e vos proporcionaremosdigna entrada (no Paraíso).
İsveççe:
Om ni, som ni befallts, undviker de svåraste synderna skall Vi utplåna era dåliga handlingar och föra er in [i evigheten] genom en äreport.
Farsça:
اگر از گناهان بزرگی که از آنها نهی می شوید دوری کنید، گناهان کوچکتان را از شما محو می کنیم، و شما را به جایگاهی ارزشمند و نیکو وارد می کنیم.
Kürtçe:
ئەگەر دوور بکەونەوە لەو تاوانە گەورانەی کەلێتان قەدەغەکراوە ئەوە تاوانە بچووکەکانتان بۆ دەپۆشین وە دەتانخەینە شوێنێکی چاک و ڕێزدارەوە
Özbekçe:
Агар қайтарилган нарсаларнинг катталаридан четда бўлсангиз, гуноҳларингизни кечирамиз ва сизни яхши жойга киритамиз. (Бу ояти кариманинг маъноси, катта гуноҳлардан четда бўлсангиз, кичик гуноҳларингизни кечириб, охиратда сизни жаннатга киритамиз, деганидир.)
Malayca:
Jika kamu menjauhkan dosa-dosa besar yang dilarang kamu melakukannya, Kami akan ampunkan kesalahan-kesalahan (dosa kecil) kamu, dan kami akan masukkan kamu ke tempat yang mulia (syurga).
Arnavutça:
Në qoftë se ju i shmangeni gabimeve të mëdha, që u janë ndaluar juve, Na do t’ju mbulojmë gabimet tuaja të vogla dhe do t’ju shpiejmë në (një) vend të mrekullueshëm (në xhennet).
Bulgarca:
Ако избягвате големите грехове, които са ви забранени, ще отмахнем от вас лошите ви постъпки и ще ви въведем в достойна обител.
Sırpça:
Ако се будете клонили великих греха који су вам забрањени, Ми ћемо да покријемо ваша лоша дела и у дивно место ћемо да вас уведемо.
Çekçe:
Jestliže se vystříháte těžkých hříchů, které jsou vám zakázány, věru vám vymažeme vaše špatné skutky a uvedeme vás do ráje uvedením čestným.
Urduca:
اگر تم اُن بڑے بڑے گناہوں سے پرہیز کرتے رہو جن سے تمہیں منع کیا جا رہا ہے تو تمہاری چھوٹی موٹی برائیوں کو ہم تمہارے حساب سے ساقط کر دیں گے اور تم کو عزت کی جگہ داخل کریں گے
Tacikçe:
Агар аз гуноҳони бузурге, ки шуморо аз он манъ кардаанд, парҳез кунед, аз дигар гуноҳонатон дармегузарем ва шуморо ба маконе некӯ дармеоварем.
Tatarca:
Әгәр Аллаһ тыйган гөнаһлы эшләрнең зурларыннан саклансагыз, ягъни фәхеш, хәрам һәм бидеґәт гамәлләрдән ерак булсагыз, җиңелрәк гөнаһларыгызны изге гамәлләрегез белән җуярсыз һәм сезне хөрмәтләп җәннәтләргә кертербез.
Endonezyaca:
Jika kamu menjauhi dosa-dosa besar di antara dosa-dosa yang dilarang kamu mengerjakannya, niscaya Kami hapus kesalahan-kesalahanmu (dosa-dosamu yang kecil) dan Kami masukkan kamu ke tempat yang mulia (surga).
Amharca:
ከእርሱ ከተከለከላችሁት ታላላቆቹን (ኀጢአቶች) ብትርቁ (ትናንሾቹን) ኀጢአቶቻችሁን ከእናንተ እናብሳለን፡፡ የተከበረንም ስፍራ (ገነትን) እናገባችኋለን፡፡
Tamilce:
உங்களுக்கு தடுக்கப்பட்ட பாவங்களில் பெரும்பாவங்களை விட்டு நீங்கள் விலகினால், உங்களை விட்டும் உங்கள் சிறு பாவங்களை நாம் போக்கிவிடுவோம். இன்னும், உங்களை கண்ணியமான இடத்தில் பிரவேசிக்க வைப்போம்.
Korece:
금지된 가장 가중한 것을 너희가 피한다면 너희 안에 있는 모든 죄악으로부터 너희를 구하사 천국에 이르는 자비의 문으로 너 희를 들게 하리라
Vietnamca:
Nếu các ngươi tránh được những đại tội đã nghiêm cấm thì TA sẽ xí xóa cho các ngươi những tội lỗi khác và sẽ thu nhận các ngươi vào một nơi cư ngụ vô cùng vinh dự (Thiên Đàng).
Ayet Linkleri: