Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

39

Sûredeki Ayet No: 

36

Ayet No: 

4094

Sayfa No: 

462

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

أَلَيْسَ اللَّهُ بِكَافٍ عَبْدَهُ ۖ وَيُخَوِّفُونَكَ بِالَّذِينَ مِن دُونِهِ ۚ وَمَن يُضْلِلِ اللَّهُ فَمَا لَهُ مِنْ هَادٍ

Çeviriyazı: 

eleyse-llâhü bikâfin `abdeh. veyüḫavvifûneke billeẕîne min dûnih. vemey yuḍlili-llâhü femâ lehû min hâd.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Allah, kuluna kâfi değil midir? Durmuşlar da seni O'ndan başkalarıyla korkutuyorlar. Her kimi ki Allah şaşırtırsa, artık ona hidayet edecek yoktur.

Diyanet İşleri: 

Allah, kuluna yetmez mi? Seni O'ndan başka şeylerle korkutuyorlar. Allah'ın, saptırdığını doğru yola koyacak yoktur.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Allah, yetmez mi kuluna? Ve seni, ondan başka mabut saydıklarıyla mı korkutuyorlar? Ve Allah kimi doğru yoldan saptırırsa ona yol gösterecek yoktur.

Şaban Piriş: 

Allah kuluna kafi değil midir? Onlar seni Allah’tan başkalarıyla korkutuyorlar. Allah, kimi saptırırsa, artık ona bir hidayet edici yoktur.

Edip Yüksel: 

ALLAH kuluna yetmez mi? Seni O'ndan başkalarıyla korkutuyorlar. ALLAH kimi saptırırsa ona bir yol gösteren bulunmaz

Ali Bulaç: 

Allah, kuluna yeterli değil mi? Seni O'ndan başkalarıyla korkutuyorlar. Allah, kimi saptırırsa, artık onun için bir yol gösterici yoktur.

Suat Yıldırım: 

Allah kuluna kafi değil midir?Kalkmışlar da seni O'nun dışında birtakım başka şeylerle korkutmaya çalışıyorlar.Allah kimi şaşırtırsa artık onu yola getiren olamaz.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Allah kuluna kâfi değil midir? Ve seni O´nun gayrı olanlar ile korkutuyorlar. Ve Allah kimi dalâlete düşürürse artık onun için hidâyet rehberi yoktur.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Allah, kuluna Kâfi değil mi, yetmiyor mu? Seni, O'ndan başkalarıyla korkutuyorlar. Allah kimi saptırırsa artık ona kılavuzluk edecek yoktur.

Bekir Sadak: 

Allah, oleceklerin olumleri aninda, olmeyeceklerin de uykulari esnasinda ruhlarini alir. Olmelerine hukmettigi kimselerinkini tutar, digerlerini bir sureye kadar saliverir. Dogrusu bunda dusunen kimseler icin dersler vardir.

İbni Kesir: 

Allah, kuluna kafi değil mi? Seni O´ndan başkalarıyla korkutuyorlar. Allah, kimi saptırırsa

Adem Uğur: 

Allah kuluna kâfi değil midir? Seni O´ndan başkalarıyla korkutuyorlar. Allah, kimi saptırırsa artık onun yolunu doğrultacak biri yoktur.

İskender Ali Mihr: 

Allah kuluna kâfi değil mi? Ve seni, O´ndan (Allah´tan) başkaları ile (başka ilâhlarla, putlarla) korkutuyorlar. Allah kimi dalâlette bırakırsa, o zaman onun için bir hidayetçi (mehdi) yoktur.

Celal Yıldırım: 

Allah, kuluna kâfi değil midir ? Seni (Ey Peygamber!) Allah´tan başkasıyla korkutmaya çalışıyorlar. Allah, kimi sapıklığı içinde bırakırsa, onu doğru yola ileten yoktur.

Tefhim ul Kuran: 

Allah, kuluna kâfi değil mi? Seni O´ndan başkalarıyla korkutuyorlar. Allah, kimi saptırırsa, artık onun için bir yol gösterici yoktur.

Fransızca: 

Allah ne suffit-Il pas à Son esclave [comme soutien] ? Et ils te font peur avec ce qui est en dehors de Lui. Et quiconque Allah égare n'a point de guide.

İspanyolca: 

¿No basta Alá a Su siervo? Quieren intimidarte con otros fuera de Él. Pero aquél a quien Alá extravía no podrá encontrar quien le dirija.

İtalyanca: 

Non basta forse Allah al Suo servo, quando gli uomini ti minacciano [con le sanzioni] di coloro [che adorano] all'infuori di Allah? E coloro che Allah svia non avranno direzione.

Almanca: 

Genügt ALLAH etwa nicht Seinem Diener?! Und sie machen dir Angst mit denjenigen anstelle von Ihm. Und wen ALLAH abirren läßt, für den gibt es keinen Rechtleitenden.

Çince: 

难道真主不能使他的仆人满足吗?他们以真主之外的神灵恫吓你,真主使谁迷误,谁就没有向导;

Hollandaca: 

Is God geen toereikend beschermer van zijn dienaar? Zij zullen nog trachten u bevreesd te maken voor de valsche godheden welke zij nevens God aanbidden. Maar hij, wien God doet dwalen, zal niemand hebben om hem te leiden.

Rusça: 

Разве Аллаха не достаточно для Его раба? Они устрашают тебя теми, которые ниже Него. А кого Аллах введет в заблуждение, тому не будет наставника.

Somalice: 

Miyuusan ahayn Eebe kufillaha addoonkiisa waxay kugu cabsi galin waxa Eebe ka soo hadhay (ay caabudi) ruux Eebe dhumiyeyna ma laha cid hanuunin.

Swahilice: 

Je! Mwenyezi Mungu si wa kumtosheleza mja wake? Na ati wanakutishia kwa hao wenginewe wasio kuwa Yeye! Na aliye hukumiwa na Mwenyezi Mungu kupotea hana wa kumwongoa.

Uygurca: 

اﷲ بەندىسىگە (يەنى مۇھەممەد ئەلەيھىسسالامنى قوغداشقا ۋە ئۇنىڭغا ياردەم بېرىشكە) يېتەرلىك ئەمەسمۇ؟ ئۇلار سېنى اﷲ تىن باشقا مەبۇدلار بىلەن قورقىتىدۇ، اﷲ گۇمراھ قىلغان ئادەمنى ھېچ ھىدايەت قىلغۇچى بولمايدۇ

Japonca: 

アッラーはそのしもべにとって万全(な守護者)ではないか。だがかれらはかれ以外(の神々)をもって,あなたを脅そうとする。アッラーが迷うに任せた(このような)者には導きはあり得ない。

Arapça (Ürdün): 

«أليس الله بكاف عبده» أي النبي، بلى «ويخوّفونك» الخطاب له «بالذين من دونه» أي الأصنام، أن تقتله أو تخبله «ومن يضلل الله فما له من هاد».

Hintçe: 

क्या ख़ुदा अपने बन्दों (की मदद) के लिए काफ़ी नहीं है (ज़रूर है) और (ऐ रसूल) तुमको लोग ख़ुदा के सिवा (दूसरे माबूदों) से डराते हैं और ख़ुदा जिसे गुमराही में छोड़ दे तो उसका कोई राह पर लाने वाला नहीं है

Tayca: 

อัลลอฮฺจะมิทรงเป็นผู้พอเพียงแก่บ่าวของพระองค์ดอกหรือ และพวกเขายังขู่เจ้าให้กลัวด้วยเจว็ดต่าง ๆ อื่นจากพระองค์ และผู้ใดที่อัลลอฮฺทรงให้เขาหลงทาง ดังนั้นสำหรับเขาจะไม่มีผู้ชี้นำทาง

İbranice: 

האם אלוהים אינו די (כמגן) לעבדו הנאמן? ובכל זאת הם מנסים להפחיד אותך מאלה אשר מלבדו...אך לזה אשר אלוהים נתן לתעות בדרך, לא תהיה לו כל הדרכה

Hırvatça: 

Zar Allah nije zaštitinik robu Svome?! A oni te plaše onima koje, pored Njega, obožavaju. Onoga kome Allah da da je u zabludi - niko ne može na Pravi put uputiti.

Rumence: 

Oare Dumnezeu nu este de ajuns robului Său, când oamenii te înspăimântă cu cei la care ei se închină în afara Lui? Cel pe care Dumnezeu îl rătăceşte, nu va mai avea altă călăuză.

Transliteration: 

Alaysa Allahu bikafin AAabdahu wayukhawwifoonaka biallatheena min doonihi waman yudlili Allahu fama lahu min hadin

Türkçe: 

Allah, kuluna Kâfi değil mi, yetmiyor mu? Seni, O'ndan başkalarıyla korkutuyorlar. Allah kimi saptırırsa artık ona kılavuzluk edecek yoktur.

Sahih International: 

Is not Allah sufficient for His Servant [Prophet Muhammad]? And [yet], they threaten you with those [they worship] other than Him. And whoever Allah leaves astray - for him there is no guide.

İngilizce: 

Is not Allah enough for his Servant? But they try to frighten thee with other (gods) besides Him! for such as Allah leaves to stray, there can be no guide.

Azerbaycanca: 

(Ya Peyğəmbər!) Məgər Allah Öz bəndəsinə kifayət deyilmi?! Onlar (müşriklər) isə səni Ondan qeyriləri (öz bütləri, tanrıları) ilə qorxudurlar. Allahın yoldan çıxartdığı kimsəyə heç kəs yol göstərə bilməz.

Süleyman Ateş: 

Allah kuluna kafi değil mi? Seni O'ndan başkalarıyle korkutuyorlar. Allah kimi şaşırtırsa artık onu yola getiren olmaz.

Diyanet Vakfı: 

Allah kuluna kafi değil midir? Seni O'ndan başkalarıyla korkutuyorlar. Allah, kimi saptırırsa artık onun yolunu doğrultacak biri yoktur.

Erhan Aktaş: 

Allah, kuluna yeterli değil mi? Onlar seni O’ndan başkası ile korkutmaya çalışıyorlar. Allah, kimi sapkınlıkta bırakırsa, onu doğruya iletecek yoktur(1).

Kral Fahd: 

Allah kuluna kâfi değil midir? Seni O'ndan başkalarıyla korkutuyorlar. Allah, kimi saptırırsa artık onun yolunu doğrultacak biri yoktur.

Hasan Basri Çantay: 

Allah, kuluna kâfi değil mi? Seni (Habîbim) Ondan başkalarıyle korkutuyorlar. Allah kimi sapdırırsa onun yolunu bir doğrultucu yokdur.

Muhammed Esed: 

Allah kuluna kafi değil mi? Ama seni, O´ndan başka (kulluk yaptıkları hayali ilah)ları ile korkutuyorlar! Allah kimi saptırırsa artık onu yola getiren bulunmaz,

Gültekin Onan: 

Tanrı, kuluna yeterli değil mi? Seni O´ndan başkalarıyla korkutuyorlar. Tanrı, kimi saptırırsa, artık onun için bir yol gösterici yoktur.

Ali Fikri Yavuz: 

Allah, kuluna (Peygamberine) kâfi değil mi? (Ey Rasûlüm, durmuşlar da) seni Allah’dan başkalarıyla (putlarla) korkutuyorlar. Allah, kimi saptırırsa artık ona hidayet edecek yoktur.

Portekizce: 

Acaso, não é Deus suficiente Custódio para o Seus servo? Porém, eles tratarão de amedrontar-te com as outrasdivindades, além d'Ele! Mas quem Deus extraviar não terá orientador algum.

İsveççe: 

RÄCKER Gud inte till för [att försvara] Sin tjänare? Och ändå försöker de skrämma dig med det [som de dyrkar] vid sidan av Honom! Och den Gud låter gå vilse finner ingen som leder honom på rätt väg,

Farsça: 

آیا خدا برای بنده اش [در همه امور] کافی نیست؟ و مشرکان [به پندار خود] تو را از کسانی که غیر خدا هستند، می ترسانند و هر که را خدا به کیفر [کفر و عناد] ش گمراه کند، او را هیچ هدایت کننده ای نخواهد بود؛

Kürtçe: 

ئایا خوا بۆ بەندەی خۆی (پێغەمبەر ﷺ) بەس نیە (کە پشتیوانی بێت)؟ (ئەی موحەممەد ﷺ) ئەو بێ باوەڕانە دەتترسێنن بەوانەی جگە لەخوان (واتە دەترسێنن بەخواکانیان کە زیانت پێ دەگەیەنن) وە ھەر کەس کەخوا گومڕای بکات ئیتر ھیچ کەس ناتوانێت ببێت بە ڕێنمونیکاری و ھیدایەتی بدات

Özbekçe: 

Аллоҳ Ўз бандасига етарли эмасми?! Улар сени ундан бошқалар билан қўрқитадилар. Кимни Аллоҳ залолатга кеткизса, бас, унинг учун ҳеч бир ҳидоят қилгувчи йўқ. (Пайғамбаримиз (с. а. в.) мушрикларни Аллоҳ таолонинг тавҳидига чақириб, уларнинг турли сохта худоларини айблаганларида, улар: «Муҳаммад худоларимизни сўкишдан тўхтамаса, унга, албатта, ёмонлик етади», деб у зотни (с. а. в.) қўрқитмоқчи бўлганлар. Ушбу оят шу муносабат ила тушган экан. Гарчи хос сабаб билан нозил бўлса ҳам, маъноси умумийдир.)

Malayca: 

Bukankah Allah cukup untuk mengawal dan melindungi hambaNya (yang bertaqwa)? Dan mereka menakutkanmu (wahai Muhammad) dengan yang mereka sembah yang lain dari Allah. Dan (ingatlah) sesiapa yang disesatkan oleh Allah (dengan pilihannya yang salah), maka tidak ada sesiapapun yang dapat memberi hidayah petunjuk kepadanya.

Arnavutça: 

A nuk i mjafton Zoti robit të Vet? E ata të frikojnë ty me zotëra, pos Tij (Perëndisë). Kë e shpie Perëndia në humbje për të ska kurrfarë udhëzuesi.

Bulgarca: 

Нима Аллах не е достатъчен за Своя раб? И заплашват теб с други освен Него. Но когото Аллах остави в заблуда, никой не ще го напъти.

Sırpça: 

Зар Аллах није Свом слуги довољан?! А они те плаше онима које, поред Њега, обожавају. Онога коме да Аллах да је у заблуди - нико не може да га упути на Прави пут.

Çekçe: 

Což Bůh nestačí služebníku Svému, když nevěřící tě zastrašují těmi, které si vzali vedle Něho? Ten, jemuž dal Bůh zbloudit, ten nemá vedoucího žádného.

Urduca: 

(اے نبیؐ) کیا اللہ اپنے بندے کے لیے کافی نہیں ہے؟ یہ لوگ اُس کے سوا دوسروں سے تم کو ڈراتے ہیں حالانکہ اللہ جسے گمراہی میں ڈال دے اُسے کوئی راستہ دکھانے والا نہیں

Tacikçe: 

Туро ба касоне, ки ғайри Худо ҳастанд, метарсонанд. Оё Худо барои нигаҳдории бандааш кофӣ нест? Ва ҳар касро, ки Худо гумроҳ созад, ҳеҷ роҳнамое нахоҳад буд.

Tatarca: 

Үзенең колы Мухәммәд г-мне сакларга һәм ярдәм бирергә Аллаһ үзе җитмиме? Мөшрикләр үзләре яки сынымнары белән сине куркыталар, алар саташканнар. Бит Аллаһ берәүне адаштырса аны туры юлга кертүче булмас.

Endonezyaca: 

Bukankah Allah cukup untuk melindungi hamba-hamba-Nya. Dan mereka mempertakuti kamu dengan (sembahan-sembahan) yang selain Allah? Dan siapa yang disesatkan Allah maka tidak seorangpun pemberi petunjuk baginya.

Amharca: 

አላህ ባሪያውን በቂ አይደለምን? በእነዚያ ከእርሱ ሌላ በኾኑትም (ጣዖታት) ያስፈራሩሃል፡፡ አላህ የሚያጠመውም ሰው ለርሱ ምንም አቅኚ የለውም፡፡

Tamilce: 

அல்லாஹ் தனது அடியானுக்கு போதுமானவனாக இல்லையா? அவர்கள் உம்மை அவன் அல்லாதவர்களைக் கொண்டு (-அந்த சிலைகள் உமக்கு தீங்கு செய்துவிடும் என்று) பயமுறுத்துகிறார்கள். யாரை அல்லாஹ் வழிகெடுப்பானோ அவரை நேர்வழி செலுத்துபவர் யாரும் இல்லை.

Korece: 

하나님만으로 그분의 종에게 충분하지 않느뇨 그러나 그들은 그분 아닌 다른 신들로 그대를 두 렵게 하려 하나 하나님은 그들을 방황케 두사 안내자가 없노라

Vietnamca: 

Lẽ nào Allah không đủ giúp cho Người Bề Tôi (Muhammad) của Ngài?! Họ muốn làm cho Ngươi (hỡi Thiên Sứ) sợ những ai khác ngoài Ngài. Và ai mà Allah làm cho lầm lạc thì y sẽ không có người hướng dẫn đúng đường.