Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

20

Sûredeki Ayet No: 

73

Ayet No: 

2421

Sayfa No: 

316

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

إِنَّا آمَنَّا بِرَبِّنَا لِيَغْفِرَ لَنَا خَطَايَانَا وَمَا أَكْرَهْتَنَا عَلَيْهِ مِنَ السِّحْرِ ۗ وَاللَّهُ خَيْرٌ وَأَبْقَىٰ

Çeviriyazı: 

innâ âmennâ birabbinâ liyagfira lenâ ḫaṭâyânâ vemâ ekrahtenâ `aleyhi mine-ssiḥr. vellâhü ḫayruv veebḳâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Doğrusu biz hem günahlarımıza, hem bizi zorladığın sihre karşı, bizi bağışlasın diye, Rabbimize iman ettik. Allah (sevabça senden) daha hayırlı ve (azab verme bakımından da) daha devamlıdır.

Diyanet İşleri: 

İman eden sihirbazlar: "Seni, gelen apaçık mucizelere ve bizi yaratana üstün tutmayacağız. Ne hüküm vereceksen ver. Sen, ancak bu dünya hayatına hükmedebilirsin. Doğrusu biz, yanılmalarımızı ve bize zorla yaptırdığın sihri bağışlaması için Rabbimize iman ettik. Allah'ın vereceği mükafat daha iyi ve daha devamlıdır" dediler.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Gerçekten de biz, hatalarımızı ve bize zorla yaptırdığın büyüden dolayı girdiğimiz günahları yarlıgaması için inandık Rabbimize ve Allah, daha hayırlıdır, verdiği karşılık da daha sürekli.

Şaban Piriş: 

Biz, Rabbimize iman ettik ki günahlarımızı ve senin bize zorla yaptırdığın sihri bağışlasın. Allah, en hayırlı ve en bâkidir.

Edip Yüksel: 

Biz Rabbimize inandık ki hatalarımızı ve bizi zorla yaptırdığın büyücülüğü bağışlasın. ALLAH daha iyidir ve daha Süreklidir.

Ali Bulaç: 

Gerçekten biz Rabbimiz'e iman ettik; günahlarımızı ve sihir dolayısıyla bizi kendisine karşı zorlayarak-sürüklediğin (suçumuzu) bağışlasın. Allah, daha hayırlıdır ve daha süreklidir.

Suat Yıldırım: 

“Biz Rabbimize iman ettik. Onun günahlarımızı, (özellikle bizi yapmaya zorladığın sihir günahın)ı affedeceğini umuyoruz. Allah elbette daha hayırlı ve O'nun mükâfatı daha devamlıdır.”

Ömer Nasuhi Bilmen: 

«Muhakkak biz Rabbimize imân ettik ki, bizim için hatalarımızı ve bizi üzerine zorladığın sihirden dolayı yarlığasın. Ve Allah hayırlıdır ve ebedîdir.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Biz Rabbimize inandık ki, günahlarımızı ve senin bizi zorladığın büyüyü affetsin. Allah daha hayırlı, daha süreklidir.

Bekir Sadak: 

Firavun, milletini saptirdi, onlara dogru yolu gostermedi.

İbni Kesir: 

Doğrusu biz, hatalarımızı ve bize zorla yaptırdığın büyüyü bağışlaması için Rabbımıza iman ettik. Allah´ın vereceği mükafat daha hayırlı ve daha devamlıdır.

Adem Uğur: 

Bize, hatalarımızı ve senin bize zorla yaptırdığın büyüyü bağışlaması için Rabbimize iman ettik. Allah, (mükâfatı) en hayırlı ve (cezası) en sürekli olandır.

İskender Ali Mihr: 

Muhakkak ki biz, hatalarımızı ve ona karşı sihirden bize zorla (istemeyerek) yaptırdığın şeylerden (dolayı) bizi, mağfiret etsin (affetsin ve günahlarımızı sevaba çevirsin) diye Rabbimize îmân ettik. Ve Allah, daha hayırlıdır ve daha bâkidir (kalıcıdır).

Celal Yıldırım: 

Şüphesiz ki biz, suçlarımızı ve bizi zorladığın sihire karşı (meydana gelen günahlarımızı) bağışlaması için Rabbimize imân ettik. Allah en hayırlı ve baki olandır.»

Tefhim ul Kuran: 

«Gerçekten biz Rabbimize iman ettik

Fransızca: 

Nous croyons en notre Seigneur, afin qu'Il nous pardonne nos fautes ainsi que la magie à laquelle tu nous as contraints". Et Allah est meilleur et éternel.

İspanyolca: 

Creemos en nuestro Señor, para que nos perdone nuestros pecados y la magia a que nos has obligado. Alá es mejor y más duradero».

İtalyanca: 

In verità noi crediamo nel nostro Signore, ché ci perdoni i nostri peccati e la magia che ci hai imposto. Allah è migliore e duraturo».

Almanca: 

Gewiß, wir verinnerlichten den Iman an unseren HERRN, damit ER uns unsere Verfehlungen vergibt und das, wozu du uns an Magie gezwungen hast. Und ALLAH ist besser und bleibender!"

Çince: 

我们确已信仰我们的主,以便他赦免我们的过失,和在你的强迫下我们表演魔术的罪行。真主(的赏赐)是更好的,(他的刑罚)是更久的。

Hollandaca: 

Waarlijk, wij gelooven in onzen Heer, opdat hij ons onze zonden moge vergeven en de toovenarij, welke gij ons hebt gedwongen uit te oefenen; maar God kan beter beloonen en is meer dan gij in staat, de straf te verlengen.

Rusça: 

Воистину, мы уверовали в нашего Господа для того, чтобы Он простил нам наши грехи и колдовство, к которому ты нас принудил. Аллах лучше и долговечнее".

Somalice: 

annagu waxaan rumeeynay Eebahanno inuu noo dhaafo gafafkanaga iyo waxaad nagu qasabtay (fircoon) oo Sixira Eebaa Khayrroon oo hadhi.

Swahilice: 

Hakika sisi tumemuamini Mola wetu Mlezi ili atusamehe makosa yetu na uchawi ulio tulazimisha kuufanya. Na Mwenyezi Mungu ndiye Mbora na Mwenye kudumu zaidi.

Uygurca: 

بىزنىڭ خاتالىقىمىزنى، سېنىڭ مەجبۇرلىشىڭ ئارقىسىدا بىزنىڭ سېھىر كۆرسەتكەنلىكىمىزدىن ئىبارەت گۇناھىمىزنى مەغپىرەت قىلسۇن دەپ بىز ھەقىقەتەن پەرۋەردىگارىمىزغا ئىمان ئېيتتۇق، اﷲ نىڭ (ساۋابىنى سېنىڭ مۇكاپاتىڭدىن) ئارتۇقتۇر؛ اﷲ نىڭ (ئازابى سېنىڭ جازايىڭدىن) دائىمىيدۇر»

Japonca: 

本当にわたしたちが主を信仰するのは,わたしたちの誤ちの御赦しを請い,またあなたが無理じいでした魔術に対して,御赦しを請うためであります。アッラーは至善にして永久に生きられる方であられます。」

Arapça (Ürdün): 

«إنا آمنا بربنا ليغفر لنا خطايانا» من الإشراك وغيره «وما أكرهتنا عليه من السحر» تعلما وعملاً لمعارضة موسى «والله خير» منك ثوابا إذا أطيع «وأبقى» منك عذابا إذا عصي.

Hintçe: 

(और कहा) हम तो अपने परवरदिगार पर इसलिए ईमान लाए हैं ताकि हमारे वास्ते सारे गुनाह माफ़ कर दे और (ख़ास कर) जिस पर तूने हमें मजबूर किया था और खुदा ही सबसे बेहतर है

Tayca: 

“แท้จริง เราได้ศรัทธาต่อพระเจ้าของเราเพื่อพระองค์จะทรงอภัยความผิดต่าง ๆ ของเราให้แก่เรา และทรงอภัยสิ่งที่ท่านได้บังคับให้เรากระทำเกี่ยวกับเรื่องมายากล และอัลลอฮฺนั้นทรงเป็นผู้ดีเลิศยิ่งและทรงยั่งยืนตลอดไป”

İbranice: 

ואנו מאמינים בריבוננו כדי שיסלח לנו .ה.ט על חטאינו ועל הקסמים אשר הכרחת אותנו לבצע (נגד משה,) כי אלוהים הוא הטוב ביותר והנצחי

Hırvatça: 

Mi vjerujemo u Gospodara našeg da bi nam grijehe naše oprostio i vradžbine na koje si nas ti primorao. A Allah je bolji i trajnije nagrađuje."

Rumence: 

Noi credem în Domnul nostru ca El să ne ierte nouă greşelile noastre şi vrăjile la care tu ne-ai silit.” Dumnezeu este Bun şi Veşnic!

Transliteration: 

Inna amanna birabbina liyaghfira lana khatayana wama akrahtana AAalayhi mina alssihri waAllahu khayrun waabqa

Türkçe: 

"Biz Rabbimize inandık ki, günahlarımızı ve senin bizi zorladığın büyüyü affetsin. Allah daha hayırlı, daha süreklidir."

Sahih International: 

Indeed, we have believed in our Lord that He may forgive us our sins and what you compelled us [to do] of magic. And Allah is better and more enduring."

İngilizce: 

For us, we have believed in our Lord: may He forgive us our faults, and the magic to which thou didst compel us: for Allah is Best and Most Abiding.

Azerbaycanca: 

Biz, həqiqətən, Rəbbimizə iman gətirdik ki, O bizi günahlarımıza və sənin bizi məcbur etdiyin sehrə (sehrlə məşğul olmağımıza) görə bağışlasın/ Allah (sən Fir’ondan) daha xeyirli və (Onun günahkarlara verəcəyi əzab) daha baqidir!”

Süleyman Ateş: 

Biz Rabbimize inandık ki (O) bizim günahlarımızı ve senin bizi yapmaya zorladığın büyüyü bağışlasın. (Elbette) Allah daha hayırlı ve (O'nun mükafatı ve cezası) daha süreklidir.

Diyanet Vakfı: 

"Bize, hatalarımızı ve senin bize zorla yaptırdığın büyüyü bağışlaması için Rabbimize iman ettik. Allah, (mükafatı) en hayırlı ve (cezası) en sürekli olandır."

Erhan Aktaş: 

“Biz, yanlışlarımız ve bize sihirle zorla yaptırdığın kötü şeyler için Rabb’imizin bizi bağışlayacağına inanıyoruz. Allah hayırlı ve kalıcı olandır.”

Kral Fahd: 

«Bize, hatalarımızı ve senin bize zorla yaptırdığın büyüyü bağışlaması için Rabbimize iman ettik. Allah, (mükâfatı) en hayırlı ve (cezası) en sürekli olandır.»

Hasan Basri Çantay: 

«Biz günâhlarımızı ve bizi zorladığın sihri yarlığaması için Rabbimize gerçek îman etdik. Allah (ın sevabı seninkinden) daha hayırlı, (azâbı da seninkinden) daha süreklidir».

Muhammed Esed: 

Bize gelince, açıkçası biz, hatalarımızı ve bize sihir alanında zorla yaptırdığın şeyleri bağışlaması umuduyla Rabbimize inandık: çünkü Allah (umut bağlananların) en hayırlısı ve en kalıcısıdır".

Gültekin Onan: 

&quot

Ali Fikri Yavuz: 

Doğrusu biz, hem günahlarımıza, hem bizi zorladığın sihre karşı, bizi bağışlasın diye Rabbimize iman ettik. Allah (sevabca senden) daha hayırlı ve (azab verme bakımından da) daha devamlıdır.

Portekizce: 

Nós cremos em nosso Senhor, Que talvez perdoe os nossos pecados, bem como a magia que nos obrigastes a fazer,porque Deus é preferível e mais persistente.

İsveççe: 

Vi tror nu på vår Herre och [ber Honom] om förlåtelse för våra synder och för den trolldom som du har tvingat oss att bedriva. Gud är den Bäste och Han lever i evighet."

Farsça: 

بی تردید ما به پروردگارمان ایمان آوردیم تا خطاهایمان و آن جادویی که ما را به آن واداشتی بر ما بیامرزد؛ وخدا بهتر وپایدارتر است.

Kürtçe: 

بەراستی ئێمە باوەڕمان ھێنا بەپەروەردگارمان بۆ ئەوەی لەتاوانەکانمان خۆش ببێت ھەروەھا لەو جادوەش کە بەزۆر پێت دەکردین وەخوای گەورە (پاداشتی) چاکترەو بەردەوامترە

Özbekçe: 

Албатта, биз Роббимиз хатоларимизни ва сен бизни мажбур қилган сеҳрни мағфират қилиши учун иймон келтирдик. Аллоҳ яхши ва боқийдир», дедилар.

Malayca: 

"Sesungguhnya kami telah beriman kepada Tuhan kami, supaya diampunkanNya kesalahan-kesalahan kami, dan dosa-dosa sihir yang engkau paksakan kami melakukannya. Dan Allah jualah yang lebih baik dan lebih kekal balasan pahalaNya.

Arnavutça: 

Na besojmë Zotin tonë, që të na falë gabimet tona dhe magjitë, në të cilat na ke detyruar ti (Faraon). E, Perëndia është më i miri dhe më i vazhdueshmi (në shpërblime dhe dënime).

Bulgarca: 

Ние наистина повярвахме в нашия Господ, за да ни опрости греховете и магията, на която ти ни принуди. Аллах е най-добър и най-дълговечен.”

Sırpça: 

Ми верујемо у нашег Господара да би нам наше грехе опростио и враџбине на које си нас ти приморао. А Аллах најбоље награђује и казна Његова је вечна.”

Çekçe: 

Uvěřili jsme v Pána svého, aby nám odpustil naše hříchy a kouzelnictví, k němuž jsi nás ty donutil. A Bůh je lepší a trvalejší!

Urduca: 

ہم تو اپنے رب پر ایمان لے آئے تاکہ وہ ہماری خطائیں معاف کر دے اور اس جادوگری سے، جس پر تو نے ہمیں مجبور کیا تھا، درگزر فرمائے اللہ ہی اچھا ہے اور وہی باقی رہنے والا ہے"

Tacikçe: 

Инак ба Парвардигори худ имон овардем то аз хатоҳои мо ва он ҷодугарӣ, ки моро ба он водоштӣ, даргузарад, ки Худо беҳтару пойдортар аст».

Tatarca: 

Тәхкыйк без Раббыбызга иман китердек, хаталарыбызны гафу итсен өчен дәхи Мусага каршы синең тарафтан көчләнеп кылган сихеребезне гафу итсен өчен, бит Аллаһ сәваб бирүдә хәерле вә ґәзаб кылуда даимрәкдер.

Endonezyaca: 

Sesungguhnya kami telah beriman kepada Tuhan kami, agar Dia mengampuni kesalahan-kesalahan kami dan sihir yang telah kamu paksakan kepada kami melakukannya. Dan Allah lebih baik (pahala-Nya) dan lebih kekal (azab-Nya)".

Amharca: 

«ኃጢአቶቻችንንና ከድግምትም በእርሱ ላይ ያስገደድከንን ለእኛ ይምረን ዘንድ እኛ በጌታችን አምነናል፡፡ አላህም በጣም በላጭ ነው፤ (ቅጣቱም) በጣም የሚዘወትር ነው» አሉ፡፡

Tamilce: 

“நிச்சயமாக நாங்கள் எங்கள் இறைவனை நம்பிக்கை கொண்டோம், அவன் எங்களுக்கு எங்கள் பாவங்களையும் சூனியம் செய்வதற்கு நீ எங்களை நிர்ப்பந்தித்ததையும் அவன் மன்னிக்க வேண்டும் என்பதற்காக. அல்லாஹ், (நற்கூலி கொடுப்பதில்) மிகச் சிறந்தவன், (தண்டிப்பதில்) மிக நிரந்தரமானவன்.”

Korece: 

실로 우리는 주님을 믿으며 우리의 죄와 당신이 강요하였던 마술을 용서받을 것이니 하나님은선이요 영원하심이라

Vietnamca: 

“Quả thật, chúng tôi đã tin nơi Thượng Đế của chúng tôi. Chúng tôi mong rằng Ngài sẽ tha thứ cho chúng tôi về tội lỗi của chúng tôi và những hành vi phù phép của trò ảo thuật mà ngài đã bắt ép chúng tôi làm. Bởi vì Allah là Đấng Ưu Việt và Vĩnh Cửu.”

Ayet Linkleri: 

Rubu tag: 

Hizb tag: