Arapça:
وَاتَّبَعْتُ مِلَّةَ آبَائِي إِبْرَاهِيمَ وَإِسْحَاقَ وَيَعْقُوبَ ۚ مَا كَانَ لَنَا أَن نُّشْرِكَ بِاللَّهِ مِن شَيْءٍ ۚ ذَٰلِكَ مِن فَضْلِ اللَّهِ عَلَيْنَا وَعَلَى النَّاسِ وَلَٰكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَشْكُرُونَ
Çeviriyazı:
vetteba`tü millete âbâî ibrâhîme veisḥâḳa veya`ḳûb. mâ kâne lenâ en nüşrike billâhi min şey'. ẕâlike min faḍli-llâhi `aleynâ ve`ale-nnâsi velâkinne ekŝera-nnâsi lâ yeşkürûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Atalarım İbrahim, İshak ve Yakub'un dinine uydum. Bizim, Allah'a hiçbir şeyi ortak tutmamız olmaz. Bu, bize ve insanlara Allah'ın bir lutfudur. Fakat insanların çoğu şükretmezler.
Diyanet İşleri:
Atalarım İbrahim, İshak ve Yakub'un dinine uydum. Allah'a herhangi bir ortak koşmak bize yaraşmaz; bu, Allah'ın bize ve insanlara olan lütfudur; fakat insanların çoğu şükretmez" dedi.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve atalarım İbrahim'in, İshak'ın ve Yakup'un dinine uydum. Hiçbir şeyi Allah'a eş tutmamıza imkan yok, bu da bize ve insanlara, Allah'ın bir lütfü, fakat insanların çoğu şükretmez.
Şaban Piriş:
Atalarım İbrahim, İshak ve Yakup’un dinine uydum. Allah’a bir şeyi şirk koşmak bize yaraşmaz. Bu, Allah’ın bize ve insanlara olan bir lütfudur. Fakat, insanların çoğu buna şükretmezler.
Edip Yüksel:
Ben, atalarım İbrahim, İshak ve Yakub'un dinine uydum. ALLAH'a herhangi bir şeyi ortak koşmak bize yakışmaz. Bu, ALLAH'ın bize ve halka olan lütfudur. Ancak insanların çoğu şükretmez.
Ali Bulaç:
Atalarım İbrahim'in, İshak'ın ve Yakub'un dinine uydum. Allah'a hiçbir şeyle şirk koşmamız bizim için olacak şey değil. Bu, bize ve insanlara Allah'ın lütuf ve ihsanındandır, ancak insanların çoğu şükretmezler.
Suat Yıldırım:
Yusuf: “Yiyeceğiniz yemek size henüz gelmeden, her birinizin rüyasının tabirini size bildirmiş olurum. Bu, Rabbimin bana öğrettiği ilimlerdendir.Ama, önce biraz beni dinleyin: Ben Allah'a iman etmeyen, âhireti de inkâr eden bir halkın dinini bir tarafa atıp, atalarım İbrâhim, İshak ve Yâkub’un dinine tabi oldum. Allah’a herhangi bir şeyi şerik saymak bizim için asla doğru olmaz. Bu tevhid inancı, Allah’ın hem bize, hem de insanlara olan ihsanıdır. Ama ne yazık ki insanların çoğu bu nimete şükretmezler.”
Ömer Nasuhi Bilmen:
«Ve babalarım İbrahim´in, İshak´ın ve Yakub´un milletine tâbi oldum. Bizim için Allah´a herhangi bir şeyden şerik edinmemiz doğru olamaz. Bu tevhid bizim üzerimize ve nâsın üzerine Allah Teâlâ´nın bir fazlıdır. Velâkin nâsın ekserisi şükretmezler.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Ve atalarım İbrahim'in, İshak'ın Yakub'un milletine uydum. Bizim herhangi birşeyi Allah'a ortak tutmamız söz konusu olamaz. İşte bu, Allah'ın bize ve diğer insanlara bir lütfudur. Ama insanların çokları şükretmiyorlar.
Bekir Sadak:
Hukumdar: «Ben, yedi semiz inegi yedi zayif inegin yedigini
İbni Kesir:
Atalarım İbrahim, İshak ve Ya´kub´un dinine uydum. Herhangi bir şeyi Allah´a şirk koşmamız bize yaraşmaz. Bu, Allah´ın bize ve insanlara olan lütfundandır. Fakat insanların çoğu şükretmezler.
Adem Uğur:
Atalarım İbrahim, İshak ve Ya´kub´un dinine uydum. Allah´a herhangi bir şeyi ortak koşmamız bize yaraşmaz. Bu, Allah´ın bize ve insanlara olan lütfundandır. Fakat insanların çoğu şükretmezler.
İskender Ali Mihr:
Ve ben, atalarım İbrâhîm (A.S), İshak (A.S) ve Yâkub (A.S)´ın dînine tâbî oldum. Bizim, Allah´a bir şey ile şirk koşmamız olamaz. İşte bu, Allah´ın bize ve insanlara fazlındandır. Fakat insanların çoğu, şükretmezler.
Celal Yıldırım:
Atalarım İbrahim, İshâk ve Yâkub´un dinine uydum. Allah´a herhangi bir şeyi ortak koşmak bize yakışmaz. Bu da Allah´ın bize ve insanlara olan iyilik ve ihsanıdır. Ne var ki insanların çoğu şükretmezler.
Tefhim ul Kuran:
«Atalarım İbrahim´in, İshak´ın ve Yakub´un dinine uydum. Allah´a hiç bir şeyle şirk koşmamız bizim için olacak şey değil. Bu, bize ve insanlara Allah´ın lütuf ve ihsanındandır, ancak insanlardan çoğu şükretmezler.»
Fransızca:
Et j'ai suivi la religion de mes ancêtres, Abraham, Isaac et Jacob. Il ne nous convient pas d'associer à Allah quoi que ce soit. Ceci est une grâce d'Allah sur nous et sur tout le monde; mais la plupart des gens ne sont pas reconnaissants.
İspanyolca:
y he seguido la religión de mis antepasados Abraham, Isaac y Jacob. No debemos asociar nada a Alá. Este es un favor que Alá nos hace, a nosotros y a los hombres. Pero la mayoría de los hombres no agradecen.
İtalyanca:
e seguo la religione dei miei avi, Abramo, Isacco e Giacobbe. Non dobbiamo associare ad Allah alcunché. Questa è una grazia di Allah per noi e per gli uomini, ma la maggior parte di loro sono ingrati.
Almanca:
und folgte der Gemeinschaft meiner Väter Ibrahim, Ishaq und Ya'qub. Es ziemt sich für uns nicht, daß wir ALLAH gegenüber irgend etwas an Schirk betreiben. Dies ist ein Teil von ALLAHs Gunst uns und den Menschen gegenüber. Doch die meisten Menschen erweisen sich undankbar.
Çince:
我遵循我的祖先--易卜拉欣、易司哈格、叶尔孤白的宗教。我们不该以任何物配真主,这是真主施于我们和世人的恩惠,但世人大半不感谢。
Hollandaca:
Ik volg den godsdienst mijner vaderen: Abraham, Izaak en Jacob. Het is ons niet geoorloofd, iets met God te vereenigen. Deze kennis van de goddelijke eenheid is ons gegeven, door de goedheid van God omtrent ons en nopens den mensch; maar het grootste gedeelte der menschen is ondankbaar.
Rusça:
Я последовал за верой моих отцов Ибрахима (Авраама), Исхака (Исаака) и Йакуба (Иакова). Нам не подобает поклоняться никому, кроме Аллаха. Такова милость Аллаха к нам и к человечеству, но большинство людей неблагодарны.
Somalice:
waxaana raacay milladda (Diinta) Aabayaalkay Ibraahiim, Isxaaq iyo Yacquub, Nuguma habboona inaan la wadaajinno Eebe cibaadada waxna, taasina waa fadliga Eebe ee korkannaga iyo Dadkaba, laakin Dadka badankiisu kuma shugriyaan.
Swahilice:
Na nimefuata mila ya baba zangu, Ibrahim, na Is-haq, na Yaa'qub. Hatuna haki ya kumshirikisha Mwenyezi Mungu na chochote. Hiyo ni katika fadhila ya Mwenyezi Mungu juu yetu na juu ya watu; lakini watu wengi hawashukuru.
Uygurca:
مەن ئەجدادلىرىم - ئىبراھىم، ئىسھاق، يەئقۇبلارنىڭ دىنىغا ئەگەشتىم، ھېچقانداق نەرسىنى اﷲ قا شېرىك كەلتۈرۈش بىزگە لايىق ئەمەس، بۇ اﷲ نىڭ بىزگە ۋە ئىنسانلارغا قىلغان مەرھەمىتىدۇر، لېكىن ئىنسانلارنىڭ تولىسى شۈكۈر قىلمايدۇ
Japonca:
そしてわたしは祖先,イブラーヒーム,イスハークまたヤアコーブの信条に従う。わたしたちは,アッラーにどんな同位者も決して配すべきではない。これはわたしたち,また凡ての人びとに与えられたアッラーの恩恵である。だが人びとの多くはこれに感謝しない。
Arapça (Ürdün):
«واتبعت ملة آبائي إبراهيم وإسحاق ويعقوب ما كان» ينبغي «لنا أن نشرك بالله من» زائدة «شيء» لعصمتنا «ذلك» التوحيد «من فضل الله علينا وعلى الناس ولكن أكثر الناس» وهم الكفار «لا يشكرون» الله فيشركون ثم صرح بدعائهما إلى الإيمان فقال.
Hintçe:
और मैं तो अपने बाप दादा इबराहीम व इसहाक़ व याक़ूब के मज़हब पर चलने वाला हूँ मुनासिब नहीं कि हम ख़ुदा के साथ किसी चीज़ को (उसका) शरीक बनाएँ ये भी ख़ुदा की एक बड़ी मेहरबानी है हम पर भी और तमाम लोगों पर मगर बहुतेरे लोग उसका युक्रिया (भी) अदा नहीं करते
Tayca:
และฉันได้ดำเนินตามแนวทางของบรรพบุรุษของฉัน คือ อิบรอฮีมและอิสฮากและยะอฺกูบ ไม่เป็นการบังควรแก่เราที่จะตั้งภาคีด้วยสิ่งใดต่ออัลลอฮ์ นั่นคือความโปรดปรานของอัลลอฮ์แก่เราและมนุษยชาติ แต่ส่วนใหญ่ของมนุษย์ไม่ขอบคุณ
İbranice:
והאמנתי בדת אבותיי, אברהם, יצחק, ויעקוב, ואסור היה לנו לשתף עם אלוהים אף אליל. זה החסד של אלוהים עלינו ועל כל האנשים , ואולם רוב האנשים לא יכירו טובה
Hırvatça:
i slijedim vjeru predaka svojih, Ibrahima i Ishaka i Jakuba; nama ne priliči da ikoga Allahu u obožavanju pridružujemo. To je iz Allahove darežljivosti prema nama i ostalim ljudima, ali većina ljudi ne zahvaljuje."
Rumence:
Eu am urmat strămoşilor mei, Abraham, Isaac şi Iacob. Nu se cade să-i alăturăm ceva lui Dumnezeu. Acesta este harul lui Dumnezeu asupra noastră şi asupra oamenilor.
Transliteration:
WaittabaAAtu millata abaee ibraheema waishaqa wayaAAqooba ma kana lana an nushrika biAllahi min shayin thalika min fadli Allahi AAalayna waAAala alnnasi walakinna akthara alnnasi la yashkuroona
Türkçe:
"Ve atalarım İbrahim'in, İshak'ın Yakub'un milletine uydum. Bizim herhangi birşeyi Allah'a ortak tutmamız söz konusu olamaz. İşte bu, Allah'ın bize ve diğer insanlara bir lütfudur. Ama insanların çokları şükretmiyorlar."
Sahih International:
And I have followed the religion of my fathers, Abraham, Isaac and Jacob. And it was not for us to associate anything with Allah. That is from the favor of Allah upon us and upon the people, but most of the people are not grateful.
İngilizce:
And I follow the ways of my fathers,- Abraham, Isaac, and Jacob; and never could we attribute any partners whatever to Allah: that (comes) of the grace of Allah to us and to mankind: yet most men are not grateful.
Azerbaycanca:
Mən ata-babalarım İbrahim, İshaq və Yə’qubun dininə tabe oldum. Bizə heç bir şeyi Allaha şərik qoşmaq yaraşmaz. Bu (tövhid) Allahın bizə və (bütün) insanlara bəxş etdiyi ne’mətdir, lakin insanların əksəriyyəti (Ona) şükür etməz!
Süleyman Ateş:
Atalarım İbrahim, İshak ve Ya'kub'un dinine uydum. Bizim, herhangi bir şeyi Allah'a ortak koşmağa hakkımız yoktur. Bu (tevhid), bize ve bütün insanlara Allah'ın bir lutfudur, ama insanların çoğu şükretmezler.
Diyanet Vakfı:
Atalarım İbrahim, İshak ve Ya'kub'un dinine uydum. Allah'a herhangi bir şeyi ortak koşmamız bize yaraşmaz. Bu, Allah'ın bize ve insanlara olan lütfundandır. Fakat insanların çoğu şükretmezler.
Erhan Aktaş:
“Atalarım İbrâhîm, İshâk ve Ya’kûb’un milletini seçtim. Allah’a, herhangi bir şeyi ortak koşmak bize yakışmaz. Bu, Allah’ın bize ve insanlara olan lütfudur. Ne var ki, insanların çoğu yine de şükretmiyorlar!”
Kral Fahd:
Atalarım İbrahim, İshak ve Ya'kub'un dinine uydum. Allah'a herhangi bir şeyi ortak koşmamız bize yaraşmaz. Bu, Allah'ın bize ve insanlara olan lütfundandır. Fakat insanların çoğu şükretmezler.
Hasan Basri Çantay:
«Atalarım İbrâhîmin, İshaakın, Ya´kubun dînine uydum. Allaha her hangi bir şey´i ortak tutmamız bizim için (doğru) olmaz. Bu (tevhîd), bize ve insanlara Allahın lütf-ü ınâyetindendir. Fakat insanların çoğu (buna karşı) şükretmezler».
Muhammed Esed:
ve atalarım İbrahim, İshak ve Yakub´un yolunu tuttum. (Çünkü) tanrısal nitelikleri Allah´tan başka herhangi bir varlığa yakıştırmak bizlere yakışmaz: Allah´ın bize ve bütün insanlığa bahşettiği lütfun bir (sonucudur) bu, ama insanların çoğu bu (lütfun) değerini bilmez.
Gültekin Onan:
"
Ali Fikri Yavuz:
Atalarım
Portekizce:
E sigo o credo dos meus antepassados: Abraão, Isaac e Jacó, porque não admitimos parceiros junto a Deus. Tal é agraça de Deus para conosco, assim como para os humanos; porém, a maioria dos humanos não Lhe agradece.
İsveççe:
och jag bekänner den tro som var mina förfäders, Abrahams, Isaks och Jakobs tro: det är otänkbart för oss att sätta något, vad det än kan vara, vid Guds sida. Denna [tro] är Guds nådiga gåva till oss och till alla människor, men de flesta människor är inte tacksamma.
Farsça:
و [از ابتدا] از آیین پدرانم ابراهیم و اسحاق و یعقوب پیروی کرده ام، برای ما شایسته نیست که چیزی را شریک خدا قرار دهیم. این از فضل خدا بر ما و بر مردم است، ولی بیشتر مردم ناسپاسند.
Kürtçe:
وە شوێنی ئاینی باوو باپیرانم کەوتووم کە (ئاینی) ئیبراھیم و ئیسحاق و یەعقوبە شایستە و شیاونیە بۆمان (بۆ شوێنکەوتوانی ئیبراھیم) کەھیچ شتێک بکەین بەھاوبەش بۆ خوا ئەمەش چاکە و بەھرەی خوایە بەسەر ئێمەوە, وە بەسەر خەڵکیشەوە بەڵام زۆربەی خەڵکی سوپاسی خوا ناکەن
Özbekçe:
Ва оталарим Иброҳим, Исҳоқ ва Яъқубнинг миллати-динига эргашдим. Биз учун Аллоҳга бирор нарсани шерик қилиш мумкин эмас эди. Бу бизга ва одамларга Аллоҳ берган фазл эди. Лекин одамларнинг кўплари шукр қилмаслар. (Юсуф (а. с.) бу сўзлари билан куфрни тарк этибгина қолмай, ҳидоят, иймон йўлига юриш зарурлигини ҳам қамоқдаги шерикларига англатмоқдалар. Уларни куфр миллатини ташлаб, иймон миллатига эргашишга даъват қилмоқдалар.)
Malayca:
"Dan aku menurut ugama bapa dan datuk nenekku: Ibrahim dan Ishak serta Yaakub. Tidaklah sepatutnya kita mempersekutukan sesuatupun dengan Allah. Mentauhid - mengesakan Allah ialah hasil dari limpah kurnia Allah kepada kita dan kepada umat manusia. Tetapi kebanyakan manusia tidak bersyukur.
Arnavutça:
dhe besoj fenë e të parëve të mi – Ibrahimit, Is’hakut dhe Jakubit; për ne nuk bënë që Perëndisë t’i bëjmë shok – asgjë. Kjo është dhuntia e Perëndisë ndaj nesh dhe njerëzve tjerë, por shumica e njerëzve nuk janë mirënjohës.
Bulgarca:
И последвах вярата на моите предци Ибрахим и Исхак, и Якуб. Не бива да съдружаваме нищо с Аллах. Това е благодатта на Аллах към нас и към хората. Ала повечето хора са непризнателни.
Sırpça:
и следим веру својих предака, Аврама и Исака и Јакова; није на нама да поред Аллаха било шта обожавамо. То је из Аллахове дарежљивости према нама и осталим људима, али већина људи не захваљује.“
Çekçe:
Pak následoval jsem náboženství předků svých, Abrahama, Izáka a Jakuba. A nehodí se pro nás, abychom cokoliv k Bohu přidružovali a v tom milost Boží je k nám i lidem, však mnozí lidé jsou nevděční.
Urduca:
اپنے بزرگوں، ابراہیمؑ، اسحاقؑ اور یعقوبؑ کا طریقہ اختیار کیا ہے ہمارا یہ کام نہیں ہے کہ اللہ کے ساتھ کسی کو شریک ٹھیرائیں در حقیقت یہ اللہ کا فضل ہے ہم پر اور تمام انسانوں پر (کہ اس نے اپنے سوا کسی کا بندہ ہمیں نہیں بنایا) مگر اکثر لوگ شکر نہیں کرتے
Tacikçe:
Ман пайрави дини падаронам Иброҳиму Исҳоқу Яъқуб ҳастам ва моро нашояд, ки ҳеҷ чизро шарики Худо қарор диҳем. Ин фазилатест, ки Худо бар мову бар мардуми дигар арзонӣ доштааст, вале бештари мардум ношукранд.
Tatarca:
Вә мин кердем ата-бабаларым Ягькуб, Исхак, Ибраһимләр диненә, Аллаһуга берәр мәхлукны тиңдәш итү безнең өчен һич тә дөрес вә лаек түгел. Ошбу хак диндә булуыбыз безгә вә башка кешеләргә Аллаһуның юмартлыгы вә рәхмәте, ләкин күп кешеләр бу зур нигъмәт дип белмиләр һәм Аллаһуга шөкер итмиләр.
Endonezyaca:
Dan aku pengikut agama bapak-bapakku yaitu Ibrahim, Ishak dan Ya'qub. Tiadalah patut bagi kami (para Nabi) mempersekutukan sesuatu apapun dengan Allah. Yang demikian itu adalah dari karunia Allah kepada kami dan kepada manusia (seluruhnya); tetapi kebanyakan manusia tidak mensyukuri (Nya).
Amharca:
«የአባቶቼንም የኢብራሂምንና የኢስሐቅን፣ የያዕቆብንም ሃይማኖት ተከትያለሁ፡፡ ለእኛ በአላህ ምንንም ማጋራት አይገባንም ያ (አለማጋራት) በእኛ ላይና በሰዎቹ ላይ የአላህ ችሮታ ነው፡፡ ግን አብዛኞቹ ሰዎች አያመሰግኑም፡፡
Tamilce:
இன்னும், நான் என் மூதாதைகளாகிய இப்ராஹீம், இஸ்ஹாக், யஅகூப் உடைய மார்க்கத்தை பின்பற்றினேன். நாங்கள் அல்லாஹ்விற்கு எதையும் இணைவைப்பது எங்களுக்குத் தகுமானதல்ல. இ(ந்த ஓர் இறை நம்பிக்கையை பின்பற்றுவ)து எங்களுக்கும் (உலக) மக்களுக்கும் கிடைத்த அல்லாஹ்வின் அருளாகும். எனினும், மக்களில் அதிகமானவர்கள், (அல்லாஹ்விற்கு) நன்றி செலுத்த மாட்டார்கள்.
Korece:
나의 선조인 아브라함과 이 삭과 야곱의 길을 따르며 하나님 을 조금도 불신치 아니 했노라 그것은 우리와 모든 백성에게 내린 하나님 은혜라 그러나 많은 백성 이 감사할 줄 모르더라
Vietnamca:
“Tôi đã theo tín ngưỡng của ông cha của tôi: Ibrahim, Is-haaq và Ya’qub. Tất cả chúng tôi không tổ hợp với Allah bất cứ thứ gì. Đấy là hồng phúc mà Allah đã ban cho chúng tôi và toàn nhân loại nhưng hầu hết nhân loại không biết ơn (Ngài).”
Ayet Linkleri: