Suat Yıldırım - Türkçe Kur'an-ı Kerim - القرآن الكريم

 
00:00
Sûredeki Ayet No:
Kur'an'daki Ayet No:
Arapça

وَلَقَدْ أَخَذْنَاهُم بِالْعَذَابِ فَمَا اسْتَكَانُوا لِرَبِّهِمْ وَمَا يَتَضَرَّعُونَ

Turkish Transliteration:
Walaqad akhathnahum bialAAathabi fama istakanoo lirabbihim wama yatadarraAAoona
Suat Yıldırım:
Biz onları çeşitli azaplara da uğrattık. Buna rağmen yine de Rab'lerine boyun eğip O’na yalvarıp yakarmadılar. [6,43]
Kral Fahd:
Andolsun, biz onları sıkıntıya düşürüp azapla yakaladığımızda da yine Rablerine boyun eğmemişler ve yalvarmamışlardır.
Şaban Piriş:
Gerçekten biz onları azap ile yakaladık da yine Rablerine boyun eğmediler, O'na dua edip yalvarmadılar.
İngilizce
We inflicted Punishment on them, but they humbled not themselves to their Lord, nor do they submissively entreat (Him)!-
Fransızca:
Nous les avons certes saisis du châtiment, mais ils ne se sont pas soumis à leur Seigneur; de même qu'ils ne [Le] supplient point,