Kur'an Ayetleri

chapter_number: 

40

Ayah_chapter_number: 

61

Ayahid: 

4194

Sayfa No: 

474

Nüzûl Yeri: 

content_ar: 

اللَّهُ الَّذِي جَعَلَ لَكُمُ اللَّيْلَ لِتَسْكُنُوا فِيهِ وَالنَّهَارَ مُبْصِرًا ۚ إِنَّ اللَّهَ لَذُو فَضْلٍ عَلَى النَّاسِ وَلَٰكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَشْكُرُونَ

Çeviriyazı: 

allâhü-lleẕî ce`ale lekümü-lleyle liteskünû fîhi vennehâra mübṣirâ. inne-llâhe leẕû faḍlin `ale-nnâsi velâkinne ekŝera-nnâsi lâ yeşkürûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

İçinde dinlenesiniz diye geceyi, göz açıcı bir aydınlık olarak da gündüzü sizin için yaratan Allah'tır. Gerçekten Allah insanlara karşı bir lütuf sahibidir. Fakat insanların çoğu şükretmezler

Diyanet İşleri: 

Size, geceyi dinlenesiniz diye karanlık ve gündüzü aydınlık olarak yaratan Allah'tır. Doğrusu Allah insanlara karşı lütufkardır, ama insanların çoğu şükretmezler.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Öyle bir Allah'tır ki size geceyi yarattı, dinlenmeniz için ve gündüzü yarattı, göregöre işlerinizi yapmanız için; şüphe yok ki Allah, elbette insanlara karşı lütuf ve ihsan sahibidir ve fakat insanların çoğu şükretmez.

Şaban Piriş: 

İstirahat etmeniz için size geceyi yaratan, gündüzü de aydınlık yapan Allah’tır. Allah, insanlara karşı çok lütufkârdır. Fakat insanların çoğu şükretmezler.

Edip Yüksel: 

ALLAH, geceyi dinlenmeniz için yaratan ve gündüzü de aydınlık yapandır. ALLAH halka karşı büyük lütuf sahibidir, fakat halkın çoğu şükretmez.

Ali Bulaç: 

Allah, kendisinde sükun bulmanız için geceyi, aydınlık olarak da gündüzü sizin için var etti. Şüphesiz Allah, insanlara karşı (sınırsız) bir fazl sahibidir. Ancak insanların çoğu şükretmiyorlar.

Suat Yıldırım: 

Allah, sükunet bulup dinlenmeniz için geceyi yarattı.Etrafınızı görüp çalışabilmeniz için de aydınlık olan gündüzü var etti.Doğrusu Allah, insanlara büyük lütuf sahibidir, fakat insanların ekserisi şükretmezler.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Allah o zâttır ki, sizin için geceyi (karanlık) kıldı, içinde istirahat edesiniz diye ve gündüzü de gösterici kıldı. Şüphe yok ki, Allah nâs üzerine elbette fazl sahibidir. Velâkin nâsın ekserisi şükretmezler.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Allah, içinde dinlenesiniz diye sizin için geceyi yarattı. Gündüzü de aydınlık kıldı. Şu bir gerçek ki, Allah, insanlara her halde lütufkâr davranıyor fakat insanların çokları şükretmezler.

Bekir Sadak: 

Sizi topraktan, sonra nutfeden, sonra kan pihtisindan yaratan

İbni Kesir: 

Allah O´dur ki

Adem Ugur: 

İçinde dinlenesiniz diye geceyi, görmeniz için de gündüzü yaratan Allah´tır. Şüphesiz Allah, insanlara karşı lütufkârdır. Fakat insanların çoğu şükretmezler.

İskender Ali Mihr: 

O Allah ki, size geceyi içinde sükûn bulmanız için gündüzü de gösterici (aydınlık) kıldı. Muhakkak ki Allah, insanlar üzerinde mutlaka fazl sahibidir. Ve lâkin insanların çoğu şükretmezler.

Celal Yıldırım: 

O Allah ki, dinlenip sükûnet bulasınız diye geceyi

Tefhim ul Kuran: 

Allah, kendisinde sükûn bulmanız için geceyi, aydınlık olarak da gündüzü sizin için var etti. Şüphesiz Allah, insanlara karşı (sınırsız) bir fazl sahibidir. Ancak insanların çoğu şükretmiyorlar.

Fransızca: 

Allah est celui qui vous a assigné la nuit pour que vous vous y reposiez, et le jour pour y voir clair. Allah est le Pourvoyeur de grâce aux hommes, mais la plupart des gens ne sont pas reconnaissants.

İspanyolca: 

Alá es quien ha dispuesto para vosotros la noche para que descanséis en ella, y el día para que podáis ver claro. Sí, Alá dispensa Su favor a los hombres, pero la mayoría de los hombres no agradecen.

İtalyanca: 

Allah è Colui che ha stabilito per voi la notte affinché riposiate e il giorno affinché vediate con chiarezza. In verità Allah è colmo di grazie per gli uomini, ma la maggior parte di loro non sono riconoscenti.

Almanca: 

ALLAH ist Derjenige, Der euch die Nacht machte, damit ihr euch darin ausruht, sowie den Tag hell. Gewiß, ALLAH hat bestimmt den Menschen Gunst erwiesen. Doch die meisten Menschen erweisen sich nicht dankbar.

Çince: 

真主为你们创造黑夜,以便你们安息;创造白昼,以便你们观看;真主对于人类,确是有恩惠的,但人类大半不感谢。

Hollandaca: 

God is het, die den nacht voor u heeft aangewezen, om daarin uwen rust te nemen, en den dag om u licht te geven. Waarlijk, God is milddadig omtrent den mensch; maar het meerendeel der menschen is ondankbaar.

Rusça: 

Аллах - Тот, Кто сотворил для вас ночь, чтобы вы отдыхали в течение нее, и день для освещения. Воистину, Аллах оказывает людям милость, но большинство людей неблагодарны.

Somalice: 

Eebe waa kan idiin yeelay habeenka inaad xasiLoonaataan dhexdiisa, maalintana (Ifid) arag, Eebana waa kan wax ku galladaysta dadka, laakiin dadka badankiisu kuma mahdiyaan.

Swahilice: 

Mwenyezi Mungu aliye kufanyieni usiku ili mpate kutulia humo, na mchana wa kuonea. Hakika Mwenyezi Mungu bila ya shaka ni Mwenye fadhila juu ya watu, lakini watu wengi hawashukuru.

Uygurca: 

(كۈندۈزى ئىشلەپ يەتكەن ھارغىنلىقتىن) ئارام ئېلىشىڭلار ئۈچۈن، اﷲ سىلەرگە كېچىنى (قاراڭغۇ قىلىپ) ياراتتى، (تىرىكچىلىك يولىدا ھەرىكەتلىنىشىڭلار ئۈچۈن) كۈندۈزنى يورۇق ياراتتى. اﷲ ئىنسانلارغا ھەقىقەتەن مەرھەمەتلىكتۇر ۋە لېكىن ئىنسانلارنىڭ تولىسى (اﷲ نىڭ ئېھسانىغا شۈكۈر قىلمايدۇ، اﷲ نىڭ مەرھەمىتى ۋە نېمەتلىرىگە نانكورلۇق قىلىدۇ)

Japonca: 

アッラーこそは,あなたがたのために夜を設けて憩いの時とされ,またものが見えるように昼を設けられる方である。アッラーは人間に対し,本当に恵み深くあられる。だが人びとの多くは感謝しない。

Arapça (Ürdün): 

«الله الذي جعل لكم الليل لتسكنوا فيه والنهار مبصرا» إسناد الإبصار إليه مجازيّ لأنه يبصر فيه «إن الله لذو فضل على الناس ولكن أكثر الناس لا يشكرون» الله فلا يؤمنون.

Hintçe: 

ख़ुदा ही तो है जिसने तुम्हारे वास्ते रात बनाई ताकि तुम उसमें आराम करो और दिन को रौशन (बनाया) तकि काम करो बेशक ख़ुदा लोगों परा बड़ा फज़ल व करम वाला है, मगर अक्सर लोग उसका शुक्र नहीं अदा करते

Tayca: 

อัลลอฮฺผู้ทรงบันดาลกลางคืนให้แก่พวกเจ้า เพื่อจะได้พักผ่อนในเวลาของมัน และกลางวันเพื่อจะได้มองเห็น แท้จริงอัลลอฮฺเป็นเจ้าของความโปรดปรานแก่ปวงมนุษย์แต่ว่าส่วนมากของมนุษย์ไม่ขอบคุณ

İbranice: 

אלוהים אשר עשה לכם את הלילה למנוחתכם ואת היום לראייה, כי הוא שופע חסד לבני האדם, אך רוב בני האדם אינם מודים לו

Hırvatça: 

Allah vam je dao noć da se u njoj odmarate, a dan da vidite. Allah je neizmjerno darežljiv prema ljudima, ali većina ljudi ne zahvaljuje.

Rumence: 

Dumnezeu v-a făcut vouă noaptea ca să vă odihniţi, iar ziua ca să vedeţi. Dumnezeu este Stăpânul harului pe care îl pogoară asupra oamenilor, însă cei mai mulţi oameni nu sunt mulţumitori.

Transliteration: 

Allahu allathee jaAAala lakumu allayla litaskunoo feehi waalnnahara mubsiran inna Allaha lathoo fadlin AAala alnnasi walakinna akthara alnnasi la yashkuroona

Türkçe: 

Allah, içinde dinlenesiniz diye sizin için geceyi yarattı. Gündüzü de aydınlık kıldı. Şu bir gerçek ki, Allah, insanlara her halde lütufkâr davranıyor fakat insanların çokları şükretmezler.

Sahih International: 

It is Allah who made for you the night that you may rest therein and the day giving sight. Indeed, Allah is full of bounty to the people, but most of the people are not grateful.

İngilizce: 

It is Allah Who has made the Night for you, that ye may rest therein, and the days as that which helps (you) to see. Verily Allah is full of Grace and Bounty to men: yet most men give no thanks.

Azerbaycanca: 

Sizin dincəlməyiniz üçün gecəni (qaranlıq) və (ruzi qazanmağınız, əlləşib vuruşmağınız üçün) gündüzü işıqlı yaradan Allahdır. Allah insanlara lütfkardır, lakin insanların çoxu (Onun lütfünə) şükür etməz!

Süleyman Ateş: 

Allah O'dur ki size geceyi, içinde istirahat etmeniz için (serin ve karanlık); gündüzü de (işinizi) görmeniz için aydınlık yaptı. Şüphesiz Allah, insanlara lutufkardır; fakat insanların çoğu şükretmezler.

Diyanet Vakfı: 

İçinde dinlenesiniz diye geceyi, görmeniz için de gündüzü yaratan Allah'tır. Şüphesiz Allah, insanlara karşı lütufkardır. Fakat insanların çoğu şükretmezler.

Erhan Aktaş: 

Allah, dinginlik bulmanız için geceyi karanlık, gündüzü de aydınlık yapandır. Allah, insanlara karşı lütuf sahibidir. Ancak insanların çoğu şükretmezler.

Kral Fahd: 

İçinde dinlenesiniz diye geceyi, görmeniz için de gündüzü yaratan Allah'tır. Şüphesiz Allah, insanlara karşı lütufkârdır. Fakat insanların çoğu şükretmezler.

Hasan Basri Çantay: 

Allah, sizin için, içinde dinlenesiniz diye geceyi, gör (üb işlenmeniz (e vaasıta) olarak gündüzü yaratandır. Şübhesiz ki Allah insanlar üzerinde lütf-ü inayet saahibidir. Fakat insanların çoğu şükretmezler.

Muhammed Esed: 

Geceyi dinlenmeniz ve gündüzü de görmeniz için yaratan Allah´tır. Allah insanlara karşı sonsuz derecede lütufkardır ama çoğu insan (bunu görmeyecek kadar) nankördür.

Gültekin Onan: 

Tanrı, kendisinde sükun bulmanız için geceyi, aydınlık olarak da gündüzü sizin için var etti. Şüphesiz Tanrı, insanlara karşı bir fazl sahibidir. Ancak insanların çoğu şükretmiyorlar.

Ali Fikri Yavuz: 

Allah O’dur ki, içinde dinlenesiniz diye geceyi, göresiniz diye gündüzü, sizin için yarattı. Gerçekten Allah insanlara ihsan sahibidir, fakat insanların çoğu buna şükretmezler.

Portekizce: 

Deus foi Quem fez a noite, para que repousásseis, e o dia, para (vos) ajudar a ver. Certamente Deus é Agraciante paracom os humanos. Porém, a maioria deles não Lhe agradece.

İsveççe: 

Det är Gud som för er har skapat natten så att ni skall få vila, och dagen så att ni kan se klart. Ja, Guds nåd flödar sannerligen över människorna, men de flesta av dem är inte tacksamma.

Farsça: 

خداست که شب را برای شما پدید آورد تا در آن بیارامید، و روز را روشن و بینش بخش قرار داد [تا در آن به کارهای لازم بپردازید]؛ بی تردید خدا نسبت به مردم دارای فضل و احسان است، ولی بیشتر مردم سپاس گزاری نمی کنند.

Kürtçe: 

خوا ئەو زاتەیە شەوی داناوە بۆ ئێوە تائارامی تێدا بگرن وە ڕۆژیشی ڕوناك کردۆتەوە (بۆ ژیان پەیدا کردن) بەڕاستی خوا خاوەن چاکەو میھرەبانیە بەسەر خەڵکەوە بەڵام زۆربەی ئادەمی سوپاس گوزار نین

Özbekçe: 

Аллоҳ сизга сукунат топишингиз учун кечани, кўрсатувчи этиб кундузни қилиб берган зотдир. Албатта, Аллоҳ одамларга нисбатан фазлу карам соҳибидир. Лекин одамларнинг кўплари билмаслар.

Malayca: 

Allah yang menjadikan malam untuk kamu supaya kamu berehat padanya, dan menjadikan siang terang-benderang (supaya kamu berusaha). Sesungguhnya Allah sentiasa melimpah-limpah kurniaNya kepada manusia seluruhnya, akan tetapi kebanyakan manusia tidak bersyukur.

Arnavutça: 

Perëndia, për ju ka bërë natën për të pushuar, e ditën të ndritshme për të parë (dhe punuar). Me të vërtetë, Perëndia është dhurues i madh ndaj njerëzve, por shumica e njerëzve nuk falenderohen.

Bulgarca: 

Аллах е, Който стори за вас нощта, за да почивате в нея, и деня - светъл. Аллах е владетел на благодат за хората. Ала повечето хора са непризнателни.

Sırpça: 

Аллах вам је дао ноћ да се у њој одмарате, а дан да видите. Аллах је неизмерно дарежљив према људима, али већина људи не захваљује.

Çekçe: 

Bůh je ten, jenž pro vás učinil noc, abyste v ní odpočívali, a den, abyste v něm jasně viděli. A věru je Bůh vůči lidem pln dobrodiní, avšak mnozí nejsou za to vděční.

Urduca: 

وہ اللہ ہی تو ہے جس نے تمہارے لیے رات بنائی تاکہ اس میں سکون حاصل کرو، اور دن کو روشن کیا حقیقت یہ ہے کہ اللہ لوگوں پر بڑا فضل فرمانے والا ہے مگر اکثر لوگ شکر ادا نہیں کرتے

Tacikçe: 

Худост, он ки шабро бароятон офарид, то дар он биёромед ва рӯзро равшаноӣ бахшид. Худо фазли худ ба мардум арзонӣ медорад. Вале бештари мардум шукркунанда нестанд.

Tatarca: 

Аллаһ сезгә тынычланып ял итәргә караңгы кичне халык кылды, вә көндезне кәсеп итәр өчен сезгә якты кылды, Аллаһ кешеләргә юмартлык иясе, ләкин күбрәк кешеләр бу нигъмәтләргә шөкер итмиләр.

Endonezyaca: 

Allah-lah yang menjadikan malam untuk kamu supaya kamu beristirahat padanya; dan menjadikan siang terang benderang. Sesungguhnya Allah benar-benar mempunyal karunia yang dilimpahkan atas manusia, akan tetapi kebanyakan manusia tidak bersyukur.

Amharca: 

አላህ ያ ለእናንተ ሌሊትን በውስጡ ልታርፉበት (ጨለማ) ቀንንም (ልትሠሩበት) የሚያሳይ ያደረገላችሁ ነው፡፡ አላህ በሰዎች ላይ በእርግጥ የችሮታ ባለቤት ነውና፡፡ ግን አብዛኛዎቹ ሰዎች አያመሰግኑም፡፡

Tamilce: 

அல்லாஹ்தான் உங்களுக்கு இரவை - அதில் நீங்கள் ஓய்வு எடுப்பதற்காகவும்; - இன்னும், பகலை வெளிச்சமுள்ளதாகவும் ஆக்கினான். நிச்சயமாக அல்லாஹ் மக்கள் மீது அருளுடையவன் ஆவான். என்றாலும், மனிதர்களில் அதிகமானவர்கள் (அல்லாஹ்விற்கு) நன்றி செலுத்த மாட்டார்கள்.

Korece: 

밤을 두어 너희로 하여금 휴식을 갖게 하고 낮을 두어 보게 하신 분이 바로 하나님이시라 실 로 하나님은 백성들에게 풍요로운은혜를 베푸시나 많은 사람들이 감사할 줄 모르더라

Vietnamca: 

Allah là Đấng đã tạo ra cho các ngươi ban đêm để các ngươi nghỉ ngơi và ban ngày để các ngươi nhìn và quan sát. Quả thật, Allah có vô vàn thiên lộc cho loài người nhưng đa số nhân loại không biết tri ân.