content_ar:
وَلِلَّهِ يَسْجُدُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ مِن دَابَّةٍ وَالْمَلَائِكَةُ وَهُمْ لَا يَسْتَكْبِرُونَ
Çeviriyazı:
velillâhi yescüdü mâ fi-ssemâvâti vemâ fi-l'arḍi min dâbbetiv velmelâiketü vehüm lâ yestekbirûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Göklerde ve yer yüzünde bulunan canlılar ve bütün melekler, kibirlenmeden Allah'a secde ederler.
Diyanet İşleri:
Göklerde ve yerde bulunan her canlı ve melekler, büyüklük taslamaksızın Allah'a secde ederler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve Allah'a secde etmededir göklerde ne varsa ve yeryüzünde yürüyen ne varsa ve melekler de ululanmadan Allah'a secde etmededir.
Şaban Piriş:
Göklerde ve yerde olan tüm canlılar ve melekler hiç büyüklenmeden Allah’a secde ederler.
Edip Yüksel:
Göklerde ve yerde bulunan tüm yaratıklar ve melekler ALLAH'a secde ederler ve büyüklük taslamazlar.
Ali Bulaç:
Göklerde ve yerde olan ne varsa, canlılar ve melekler Allah'a secde ederler ve onlar büyüklük taslamazlar.
Suat Yıldırım:
Hem göklerde ve yerde ne varsa hepsi, herhangi bir canlı olsun, melaike olsun hepsi Allah'a secde eder, asla kibirlenmezler.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve Allah için göklerde olanlar ve canlı yürür şeylerden yerde olanlar ve melekler secde ederler ve onlar kibirlenmezler.
Yaşar Nuri Öztürk:
Göklerdeki ve yerdeki canlı şeyler de melekler de yalnız Allah'a secde ederler ve hiç de büyüklük taslamazlar.
Bekir Sadak:
(54-55) Sikintilarinizi giderince de, icinizden bazilari kendilerine verdigimize nankorluk ederek Rablerine es kosarlar. Gecinin bakalim, yakinda ogreneceksiniz.
İbni Kesir:
Göklerde ve yerde bulunan canlılar ve melekler, büyüklük taslamaksızın Allah´a secde ederler.
Adem Ugur:
Göklerde bulunanlar, yerdeki canlılar ve bütün melekler, büyüklük taslamadan Allah´a secde ederler.
İskender Ali Mihr:
Semalarda olanlar ve yeryüzünde olan dabbelerin (yürüyen canlıların) hepsi ve melekler, Allah´a secde ederler. Ve onlar, kibirlenmezler.
Celal Yıldırım:
Göklerde ve yerde, gerek canlılardan, gerekse meleklerden ne varsa hepsi de büyüklük taslamaksızın Allah´a secde ederler.
Tefhim ul Kuran:
Göklerde ve yerde olan ne varsa, canlılar ve melekler Allah´a secde ederler ve onlar büyüklük taslamazlar.
Fransızca:
Et c'est devant Allah que se prosterne tout être vivant dans les cieux, et sur la terre; ainsi que les Anges qui ne s'enflent pas d'orgueil .
İspanyolca:
Lo que está en los cielos y en la tierra se prosterna ante Alá: todo animal y los ángeles. Y éstos sin altivez.
İtalyanca:
Si prosterna davanti ad Allah tutto ciò che c'è nei cieli, tutti gli animali della terra e gli angeli che non sono affatto orgogliosi:
Almanca:
Und für ALLAH vollzieht Sudschud alles, was in den Himmeln ist und was auf Erden ist, von den sich darauf bewegenden Lebewesen sowie die Engel, während sie sich darüber nicht erheben.
Çince:
天地间的动物和天神们,都只为真主而叩头,他们不敢自大。
Hollandaca:
Alles wat zich, zoowel in den hemel als op de aarde, beweegt, die dieren en ook de engelen aanbidt God, en zij zijn niet door trotschheid opgeblazen.
Rusça:
Перед Аллахом падают ниц все обитатели небес и земли, животные и ангелы, и они не проявляют высокомерия.
Somalice:
Eebe waxaa u Sujuuda waxa Samooyinka iyo Dhulka ku sugan oo dhul socoda iyo Malaa'ig iskamana wayneeyaan (Sujuuddiisa).
Swahilice:
Na vyote viliomo katika mbingu na katika ardhi, tangu wanyama mpaka Malaika, vinamsujuidia Mwenyezi Mungu, na wala havitakabari.
Uygurca:
ئاسمانلاردىكى ۋە زېمىندىكى ھايۋاناتلار، پەرىشتىلەر اﷲ قا سەجدە قىلىدۇ، ئۇلار (اﷲ قا سەجدە قىلىشتىن) چوڭچىلىق قىلىپ باش تارتمايدۇ
Japonca:
本当に天にあり地にある凡ての生きものも,また天使たちも(アッラーにサジダし),かれらは(主の御前で)高慢ではない。
Arapça (Ürdün):
«ولله يسجد ما في السماوات وما في والأرض من دابة» أي نسمة تدب عليها أي تخضع له بما يراد منها، وغلب في الإتيان بما لا يعقل لكثرته «والملائكة» خصهم بالذكر تفضيلاً «وهم لا يستكبرون» يتكبرون عن عبادته.
Hintçe:
और जितनी चीज़ें (चादँ सूरज वग़ैरह) आसमानों में हैं और जितने जानवर ज़मीन में हैं सब ख़ुदा ही के आगे सर सजूद हैं और फरिश्ते तो (है ही) और वह हुक्में ख़ुदा से सरकशी नहीं करते (49) (सजदा)
Tayca:
และสิงที่อยู่ในชั้นฟ้าทั้งหลายและสิ่งที่อยู่ในแผ่นดิน ที่เป็นสัตว์โลกทั้งหลายและมะลาอิกะฮ์จะสุญูดต่ออัลลอฮ์ โดยที่พวกมันจะไม่หยิ่งผยอง
İbranice:
ולאלוהים סוגדים כל אשר בשמים ובארץ, מכל בעלי חיים ועד המלאכים והם לא יתנשאו
Hırvatça:
Allahu sedždu čini sve živo na nebesima i na Zemlji, i meleci, a oni se ne ohole,
Rumence:
Orice vietate din ceruri şi de pe pământ se prosternează înaintea lui Dumnezeu, chiar şi îngerii care nu sunt îngâmfaţi.
Transliteration:
Walillahi yasjudu ma fee alssamawati wama fee alardi min dabbatin waalmalaikatu wahum la yastakbiroona