Kur'an Ayetleri

chapter_number: 

2

Ayah_chapter_number: 

149

Ayahid: 

156

Sayfa No: 

23

Nüzûl Yeri: 

Nüzûl Yılı: 

content_ar: 

وَمِنْ حَيْثُ خَرَجْتَ فَوَلِّ وَجْهَكَ شَطْرَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ ۖ وَإِنَّهُ لَلْحَقُّ مِن رَّبِّكَ ۗ وَمَا اللَّهُ بِغَافِلٍ عَمَّا تَعْمَلُونَ

Çeviriyazı: 

vemin ḥayŝü ḫaracte fevelli vecheke şaṭra-lmescidi-lḥarâm. veinnehû lelḥaḳḳu mir rabbik. veme-llâhü bigâfilin `ammâ ta`melûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Hem her nereden yola çıkarsan (namazda) hemen Mescidi Haram'a doğru yüzünü çevir. Bu emir şüphesiz hak, Rabbinden olduğu gerçektir. Allah yaptıklarınızdan habersiz de değildir.

Diyanet İşleri: 

Her nereden yola çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram semtine çevir, şüphesiz bu Rabbinden bir haktır. Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Nerede bulunursan bulun, hemen yüzünü Mescidi Haram'a doğru çevir. Bu emir şüphesiz gerçektir, Rabbindendir ve Allah yaptığınız şeylerden gafil değildir.

Şaban Piriş: 

Nereden yola çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Bu, elbette Rabbinden gelen hak bir emirdir. Allah, işlediklerinizden asla habersiz değildir.

Edip Yüksel: 

Her nereden yola çıkarsan çık, (namaz için) yüzünü Kutsal Mescide doğru çevirmelisin. Bu, elbette Rabbinden gelen bir gerçektir. ALLAH yaptığınız hiç bir şeyden habersiz değildir.

Ali Bulaç: 

Her nereden çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir. Şüphesiz bu, Rabbinden olan bir haktır. Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir.

Suat Yıldırım: 

Her nereden yola çıkarsan çık, (namazda) yüzünü Mescid-i Haram tarafına döndür! Şüphesiz ki böyle yapmak, Rabbin tarafından gelen gerçektir. Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve her nereden sefere çıkarsan hemen yüzünü Mescid-i Haram tarafına döndür. Şüphe yok ki bu Rabbin cânibinden bir haktır. Ve Allah Teâlâ sizin amellerinizden gâfil değildir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Nereden çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram'a döndür. Bu, elbette Rabbinden gelen gerçektir. Allah, yaptıklarınızdan habersiz değildir.

Bekir Sadak: 

Her nereden yola cikarsan, yuzunu Mescid-i Haram semtine cevir, suphesiz bu Rabbinden bir haktir. Allah, yaptiklarinizdan gafil degildir.

İbni Kesir: 

Nereden (yola) çıkarsan yüzünü Mescid-i Haram´a doğru çevir. Şüphesiz bu, Rabbından bir haktır. Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir.

Adem Ugur: 

Nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Bu emir Rabbinden sana gelen gerçektir. (Biliniz ki) Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir.

İskender Ali Mihr: 

Nereden yola çıkarsan çık. (Namazda) vechini (yüzünü) Mescid-i Haram yönüne çevir. Bu, hiç şüphesiz Rabbinden elbette bir hak (emir)dir. Allah yaptıklarınızdan gâfil (habersiz) değildir.

Celal Yıldırım: 

Her nerede (yola) çıkarsan çık, (namazda) yüzünü Mescid-i Harâm´a çevir. Şüphesiz ki bu, Rabbin tarafından (verilen) hak (bir emir)dir. Allah yapacaklarınızdan habersiz değildir..

Tefhim ul Kuran: 

Her nereden çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir. Şüphesiz bu, Rabbinden olan bir haktır. Allah, yapmakta olduklarınızdan gafil değildir.

Fransızca: 

Et d'où que tu sortes, tourne ton visage vers la Mosquée sacrée. Oui voilà bien la vérité venant de ton Seigneur. Et Allah n'est pas inattentif à ce que vous faites.

İspanyolca: 

Vengas de donde vengas, vuelve tu rostro hacia la Mezquita Sagrada. Ésta es la Verdad que viene de tu Señor. Alá está atento a lo que hacéis.

İtalyanca: 

E da qualunque luogo tu esca, volgi il tuo viso verso la Santa Moschea, ecco la verità data dal tuo Signore e Allah non è disattento a quello che fate.

Almanca: 

Und wohin auch immer du gehst, wende dich mit dem Gesicht in Richtung von Almasdschidil-haram. Und gewiß, dies ist zweifelsohne die Wahrheit von deinem HERRN. Und ALLAH ist nicht achtlos dem gegenüber, was ihr tut.

Çince: 

你无论从那里出去,都应当把你的脸转向禁寺;这确是从你的主降示的真理。真主绝不忽视你们的行为。

Hollandaca: 

En aan welke plaats gij ook komen moogt, wendt uw aangezicht naar den heiligen tempel; want dit is de waarheid die van uwen God komt, en God is niet onopmerkzaam nopens hetgeen gij doet.

Rusça: 

Откуда бы ты ни вышел, обращай лицо в сторону Заповедной мечети. Воистину, такова истина от твоего Господа. Аллах не пребывает в неведении относительно того, что вы совершаете.

Somalice: 

meelkastood u baxdo u jeedi Wajigaaga xagga Masjidka Xurmaysan, Xaqu xagga Eebahaa buu ka ahaaday Eebana Ma Mooga Waxaad Falaysaan.

Swahilice: 

Na popote wendako elekeza uso wako kwenye Msikiti Mtakatifu. Na hiyo ndiyo Haki itokayo kwa Mola wako Mlezi. Na Mwenyezi Mungu si mwenye kughafilika na mnayo yatenda.

Uygurca: 

(قەيەردىن سەپەرگە چىقمىغىن، نامىزىڭدا) يۈزۈڭنى مەسجىدى ھەرەم (يەنى كەبە) تەرەپكە قىلغىن؛ بۇ، ھەقىقەتەن، پەرۋەردىگارىڭ تەرىپىدىن كەلگەن ھەقىقەتتۇر، اﷲ سىلەرنىڭ قىلمىشىڭلاردىن غاپىل ئەمەستۇر

Japonca: 

だからあなたは,何処に行っても,顔を聖なるマスジドの方に向けなさい。これは本当に,あなたの主からの真理である。アッラーは,あなたがたの行うことに無頓着な方ではない。

Arapça (Ürdün): 

«ومن حيث خرجت» لسفر «فولِّ وجهك شطر المسجد الحرام وإنه للحق من ربك وما الله بغافل عما تعلمون» بالياء والتاء تقدم مثله وكرره لبيان تساوي حكم السفر وغيره.

Hintçe: 

और (ऐ रसूल) तुम जहाँ से जाओ (यहाँ तक मक्का से) तो भी नमाज़ मे तुम अपना मुँह मस्ज़िदे मोहतरम (काबा) की तरफ़ कर लिया करो और बेशक ये नया क़िबला तुम्हारे परवरदिगार की तरफ से हक़ है

Tayca: 

และจากที่ใดก็ตามที่เจ้าได้ออกไป ก็จงผินหน้าของเจ้าไปทางอัล-มัสยิดิลฮะรอม และแท้จริงนั้น มัน คือความจริงที่มาจากพระเจ้าของเจ้า และอัลลอฮ์นั้นไม่เป็นผู้ทรงเผลอในสิ่งที่พวกเจ้ากระทำกั้นอยู่

İbranice: 

מכל מקום (על פני הארץ) שתצא ממנו הפנה פניך (בתפילה) לעבר המסגד הקדוש. זה הצדק מעם ריבונך. ולא נעלמו מאלוהים מעשיכם

Hırvatça: 

I iz svakoga mjesta u koje dođeš, ti lice svoje u pravcu Časne džamije okreni; to je, doista, Istina od Gospodara tvoga; Allah nije nemaran prema onome što vi radite.

Rumence: 

De oriunde aţi ieşi, întoarceţi-vă faţa către Moscheea cea Sfântă. Acesta este Adevărul de la Domnul tău. Dumnezeu nu este nepăsător la ceea ce făptuiţi.

Transliteration: 

Wamin haythu kharajta fawalli wajhaka shatra almasjidi alharami wainnahu lalhaqqu min rabbika wama Allahu bighafilin AAamma taAAmaloona

Türkçe: 

Nereden çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram'a döndür. Bu, elbette Rabbinden gelen gerçektir. Allah, yaptıklarınızdan habersiz değildir.

Sahih International: 

So from wherever you go out [for prayer, O Muhammad] turn your face toward al- Masjid al-Haram, and indeed, it is the truth from your Lord. And Allah is not unaware of what you do.

İngilizce: 

From whencesoever Thou startest forth, turn Thy face in the direction of the sacred Mosque; that is indeed the truth from the Lord. And Allah is not unmindful of what ye do.

Azerbaycanca: 

(Ya Rəsulum!) Hər hansı bir yerə getdikdə, (namaz vaxtı) üzünü Məscidülhərama (Kə’bəyə) tərəf çevir! Çünki Rəbbin tərəfindən göstərilən bu qiblə haqdır. Allah gördüyünüz işlərdən xəbərsiz deyildir.

Süleyman Ateş: 

Nereden (yola) çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. Bu elbette Rabbinden gelen gerçektir. Allah, yaptıklarınızdan habersiz değildir.

Diyanet Vakfı: 

Nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Bu emir Rabbinden sana gelen gerçektir. (Biliniz ki) Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir.

Erhan Aktaş: 

Her nereden çıkarsan çık,(1) yüzünü Mescid-i Harâm tarafına çevir. Çünkü bu Rabb’inden gelen Hakk’tır. Allah, yaptıklarınızdan habersiz değildir.

Kral Fahd: 

Nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Harâm tarafına çevir. Bu emir Rabbinden sana gelen gerçektir. (Biliniz ki) Allah yaptıklarınızdan gâfil (habersiz) değildir.

Hasan Basri Çantay: 

Hangi yerden (sefere) çıkarsan (namazda) yüzünü Mescid-i haram tarafına döndür. Bu (emir de) Rabbinden (gelen) mutlak bir Hak dır. Allah, yapacaklarınızdan gaafil değildir.

Muhammed Esed: 

Böylece, nereden gelirseniz gelin, (namazda) yüzünüzü Mescid-i Haram´a doğru çevirin. Bilin ki bu (emir) Rabbinizden gelen bir hakikattir; ve Allah, yaptıklarınızdan habersiz değildir.

Gültekin Onan: 

Her nereden (yola) çıkarsan çık, (namaz için) yüzünü Mescid-i Haram´a doğru çevir. Kuşkusuz bu rabbinden gelen bir gerçektir. Tanrı, yaptıklarınızdan gafil değildir.

Ali Fikri Yavuz: 

Nereden sefere çıkarsan, namazda yüzünü Mescid-i Harâm’a doğru çevir. Bu yöneliş emri Rabbinden gelen gerçek bir haktır. Allah yaptıklarınızdan gafil değildir.

Portekizce: 

Aonde quer que te dirijas (ó Mohammad), orienta teu rosto para a Sagrada Mesquita, porque isto é a verdade do teuSenhor e Deus não está desatento a quanto fazeis.

İsveççe: 

Var du än har börjat din färd, vänd därför ditt ansikte mot den heliga Moskén - detta är din Herres sanna ord. Gud förbiser ingenting av vad ni gör.

Farsça: 

از هر جا [برای سفر یا کار دیگر] بیرون شدی، رویت را [در حال اقامه نماز] به سوی مسجد الحرام بگردان. بدون تردید این فرمان از نزد پروردگارت درست وحق است و خدا از آنچه انجام می دهید، بی خبر نیست.

Kürtçe: 

لەھەر کوێ چوویتە دەرەوە (بەسەفەر) ڕووت وەربگێڕە بۆ لای کهعبەی پیرۆز وە ئەم ڕووکردنەت ڕاستەو لە پەروەردگارتەوەیە وە خودا بێ ئاگا نیە لەوەی کە دەیکەن

Özbekçe: 

Қаердан чиқсанг ҳам, юзингни Масжидул Ҳаром томон бур. Ва, албатта, бу Роббингдан бўлган ҳақдир.

Malayca: 

Dan dari mana sahaja engkau keluar (untuk mengerjakan sembahyang), maka hadapkanlah mukamu ke arah masjid Al-Haraam (Kaabah); dan sesungguhnya perintah berkiblat ke Kaabah itu adalah benar dari Tuhanmu. Dan (ingatlah), Allah tidak sekali-kali lalai akan segala apa yang kamu lakukan.

Arnavutça: 

Nga cilido vend që të dalësh ktheje fytyrën tënde kah Faltorja e shenjtë. Kjo është e vërtetë, që vie nga Zoti yt; e Perëndia nuk është i pakujdesshëm ndaj veprave që punoni ju.

Bulgarca: 

Откъдето и да тръгнеш, обръщай лице към Свещената джамия! Това е истината от твоя Господ. Аллах не подминава вашите дела.

Sırpça: 

И из свакога места у које дођеш, ти лице своје у правцу Часног храма окрени; то је, заиста, Истина од Господара твога; Аллах није немаран према ономе што ви радите.

Çekçe: 

A ať vyjdeš odkudkoliv, obracej tvář svou směrem k Mešitě posvátné, neb ona je vskutku pravdou od Pána tvého. A není Bohu lhostejné, co děláte.

Urduca: 

تمہارا گزر جس مقام سے بھی ہو، وہیں اپنا رُخ (نماز کے وقت) مسجد حرام کی طرف پھیر دو، کیونکہ یہ تمہارے رب کا بالکل حق فیصلہ ہے اور اللہ تم لوگوں کے اعمال سے بے خبر نہیں ہے

Tacikçe: 

Аз ҳар ҷое, ки берун шавӣ, рӯи худ ба ҷониби Масҷидулҳаром кун. Ҳақ ҳамон аст, ки Парвардигорат ба он амр фармуда. Ва Худо аз корҳоятон ноогоҳ нест!

Tatarca: 

Сәфәргә кайсы урыннан чыксаң да, намаз укыганда йөзеңне кәгъбаттуллага юнәлдер! Бу эш Раббыңнан хак булган әмердер, Аллаһ сезнең эшләгән эшләрегездән гафил түгел.

Endonezyaca: 

Dan dari mana saja kamu keluar (datang), maka palingkanlah wajahmu ke arah Masjidil Haram, sesungguhnya ketentuan itu benar-benar sesuatu yang hak dari Tuhanmu. Dan Allah sekali-kali tidak lengah dari apa yang kamu kerjakan.

Amharca: 

ከየትም (ለጉዞ) ከወጣህበት ስፍራ ፊትሀን ወደ ተከበረው መስጊድ አግጣጫ አዙር፡፡ እርሱም ከጌታህ የኾነ እርግጠኛ እውነት ነው፡፡ አላህም ከምትሠሩት ሥራ ዘንጊ አይደለም፡፡

Tamilce: 

இன்னும் (நபியே!) நீர் எங்கிருந்து புறப்பட்டாலும் (தொழுகையில்) ‘அல் மஸ்ஜிதுல் ஹராம்’ பக்கம் உம் முகத்தைத் திருப்புவீராக! நிச்சயமாக இதுவோ உம் இறைவனிடமிருந்து (வந்த) உண்மையாகும். நீங்கள் செய்வதைப் பற்றி அல்லாஹ் கவனமற்றவனாக இல்லை.

Korece: 

그대가 어디로 여행을 하던하람사원으로 고개를 돌리라 이것 은 그대 주님으로부터의 진리이며 하나님은 너회가 행하는 모든 일 을 알고 계시니라

Vietnamca: 

Cho dù Ngươi (hỡi Thiên Sứ) có đi đâu về đâu thì cũng hãy quay mặt của Ngươi về hướng Masjid Haram (khi hành lễ Salah), bởi quả thật đó là chân lý đến từ Thượng Đế của Ngươi và Allah không làm ngơ trước những gì các ngươi làm.