
vettîni vezzeytûn.
Türkçe:
Yemin olsun incire, zeytine,
İngilizce:
By the Fig and the Olive,
Fransızca:
Par le figuier et l'olivier !
Almanca:
Bei den Feigen und den Oliven,
Rusça:
Клянусь смоковницей и оливой!
Arapça:
بِّسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ وَالتِّينِ وَالزَّيْتُونِ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Tîn'e ve Zeytun'a,
Diyanet Vakfı:
İncire, zeytine,

veṭûri sînîn.
Türkçe:
Tûr-i Sîna'ya,
İngilizce:
And the Mount of Sinai,
Fransızca:
Et par le Mont Sinin !
Almanca:
bei dem Tur-Berg von Sinin ,
Rusça:
Клянусь горой Синаем!
Arapça:
وَطُورِ سِينِينَ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Sina dağına
Diyanet Vakfı:
Sina dağına,

vehâẕe-lbeledi-l'emîn.
Türkçe:
Ve şu güvenli kente ki,
İngilizce:
And this City of security,-
Fransızca:
Et par cette Cité sûre !
Almanca:
bei dieser sicheren Stadt!
Rusça:
Клянусь этим безопасным городом (Меккой)!
Arapça:
وَهَٰذَا الْبَلَدِ الْأَمِينِ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Ve bu güvenli beldeye andolsun ki,
Diyanet Vakfı:
Ve şu emin beldeye yemin ederim ki,

leḳad ḫalaḳne-l'insâne fî aḥseni taḳvîm.
Türkçe:
Biz insanı, gerçekten en güzel bir biçimde yarattık.
İngilizce:
We have indeed created man in the best of moulds,
Fransızca:
Nous avons certes créé l'homme dans la forme la plus parfaite.
Almanca:
Gewiß, bereits erschufen WIR den Menschen in bestem Aufrechtstehen,
Rusça:
Мы сотворили человека в прекраснейшем облике.
Arapça:
لَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ فِي أَحْسَنِ تَقْوِيمٍ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Biz insanı en güzel biçimde yarattık.
Diyanet Vakfı:
Biz insanı en güzel biçimde yarattık.

ŝümme radednâhü esfele sâfilîn.
Türkçe:
Sonra da onu düşüklerin en düşüğüne/aşağıların en aşağısına çevirip attık.
İngilizce:
Then do We abase him (to be) the lowest of the low,-
Fransızca:
Ensuite, Nous l'avons ramené au niveau le plus bas,
Almanca:
dann kehrten WIR ihn zum Untersten des Unteren zurück,
Rusça:
Потом Мы низвергнем его в нижайшее из низких мест,
Arapça:
ثُمَّ رَدَدْنَاهُ أَسْفَلَ سَافِلِينَ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Sonra da çevirdik aşağıların aşağısına attık.
Diyanet Vakfı:
Sonra da çevirdik aşağıların aşağısına attık.

ille-lleẕîne âmenû ve`amilu-ṣṣâliḥâti felehüm ecrun gayru memnûn.
Türkçe:
İman edip hayra ve barışa yönelik iş üretenler müstesna. Bunlar için kesintisiz bir ödül vardır.
İngilizce:
Except such as believe and do righteous deeds: For they shall have a reward unfailing.
Fransızca:
sauf ceux qui croient et accomplissent les bonnes oeuvres : ceux-là auront une récompense jamais interrompue.
Almanca:
außer denjenigen, die den Iman verinnerlicht und gottgefällig Gutes getan haben, so ist für sie eine nicht endende Belohnung bestimmt.
Rusça:
за исключением тех, которые уверовали и совершали праведные деяния. Им уготована награда неиссякаемая.
Arapça:
إِلَّا الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ فَلَهُمْ أَجْرٌ غَيْرُ مَمْنُونٍ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Ancak iman edip iyi işler yapanlar başka; onlar için kesintisiz bir ecir vardır.
Diyanet Vakfı:
Fakat iman edip salih amel işleyenler için eksilmeyen devamlı bir ecir vardır.

femâ yükeẕẕibüke ba`dü biddîn.
Türkçe:
Böyle iken dini sana ne yalanlatır?
İngilizce:
Then what can, after this, contradict thee, as to the judgment (to come)?
Fransızca:
Après cela, qu'est-ce qui te fait traiter la rétribution de mensonge ?
Almanca:
Also was läßt dich noch den Din ableugnen?!
Rusça:
Что же после этого заставляет тебя считать ложью воздаяние?
Arapça:
فَمَا يُكَذِّبُكَ بَعْدُ بِالدِّينِ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
O halde sana dini ne yalanlatır?
Diyanet Vakfı:
Artık bundan sonra, ceza günü konusunda seni kim yalanlayabilir?

eleyse-llâhü biaḥkemi-lḥâkimîn.
Türkçe:
Allah, yargıçların en güzel hüküm vereni değil mi?
İngilizce:
Is not Allah the wisest of judges?
Fransızca:
Allah n'est-Il pas le plus sage des Juges ?
Almanca:
Ist ALLAH etwa nicht Der am besten Urteilende der Urteilenden?!
Rusça:
Разве Аллах не является Наимудрейшим Судьей?
Arapça:
أَلَيْسَ اللَّهُ بِأَحْكَمِ الْحَاكِمِينَ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Allah, hakimlerin hakimi değil mi?
Diyanet Vakfı:
Allah, hüküm verenlerin en üstünü değil midir?
